KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ

26-ŞUARA SURESI (227 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208
209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227
Şuara Suresi 200 Ayet ve Mealleri
26-ŞUARA SURESI - 200. AYET    Mekke
كَذَٰلِكَ سَلَكْنَاهُ فِي قُلُوبِ الْمُجْرِمِينَ -200
Kezalike seleknahü fı kulubil mücrimın
Kezâlike seleknâhu fî kulûbil mucrimîn(mucrimîne).
26-Şuara Suresi 200. Ayeti Kerime Mealleri
A. GÖLPINARLI : Biz, böylece Kur´ân´ı, mücrimlerin gönüllerine kadar işlettik.
ADEM UĞUR : Onu günahkârların kalplerine böyle soktuk.
ALİ FIKRİ YAVUZ : Biz, o küfrü mücrimlerin kalblerine öyle sokmuşuz ki,
BEKİR SADAK :(200-20) 2 Suclularin kalblerine Kuran´i boylece sokariz da, can yakici azabi gormedikce ona inanmazlar. Bu azap onlara haberleri olmadan geliverecektir.
CELAL YILDIRIM : (200-201) İşte biz onu (=inkâr ve sapıklığı) böylece suçlu günahkârların kalblerine aktarıp soktuk da elem verici azabı görmedikçe mümkün değil ona inanmazlar.
DİYANET : İşte böylece biz onu (Kur’an’ı) suçluların kalbine soktuk.
DİYANET VAKFI : (200-201) Onu günahkârların kalplerine böyle soktuk. Onun için, acıklı azabı görünceye kadar ona iman etmezler.
DİYANET İSLERİ : Suçluların kalblerine Kuran'ı böylece sokarız da, can yakıcı azabı görmedikçe ona inanmazlar. Bu azap onlara haberleri olmadan geliverecektir.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): Biz onu mücrimlerin kalblerine öyle sokmuşuzdur.
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : Biz onu suçluların kalbine öyle sokmuşuzdur.
GÜLTEKİN ONAN : Biz onu, suçlu günahkarların kalbine işte böyle işlettik.
H. BASRİ ÇANTAY : Biz (küfrü) o günahkârların kalbine Öyle bir sokduk ki,
MUHAMMET ESED : Biz bu (mesajı)n o günahkarların kalplerinden (bir yankı bulmadan) geçip gitmesine yol açtık:
Ö NASUHİ BİLMEN : İşte öylece onu (küfrü) günahkârların kalplerine sokmuşuzdur.
SUAT YILDIRIM : (200-201) İşte aynen bunun gibi, Biz o yalanlamayı suçlu kâfirlerin kalplerine öyle bir soktuk ki, o can yakıcı azaba girmedikçe ona iman etmezler.
SÜLEYMAN ATEŞ : Biz onu, suçluların kalblerine öyle soktuk.
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : Biz onu suçluların kalplerine işte böyle yolladık.
FİZİLAL : Böylece inanmamayı ağır suçluların kalplerine aşıladık.
İBNİ KESİR : İşte böylece onu suçluların kalbine sokarız.
TEFHİMÜL KURAN : Biz onu, suçlu günahkârların kalbine işte böyle geçirip yürüttük.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014