38-Sad Suresi 39. Ayeti Kerime Mealleri |
A. GÖLPINARLI : |
Bu, bizim vergimizdir demiştik, istersen sayısız olarak sen de ihsân et; istersen elini yum, verme. |
ADEM UĞUR : |
İşte bu bizim bağışımızdır. İster ver, ister (elinde) tut; hesapsızdır dedik. |
ALİ FIKRİ YAVUZ : |
(Biz buyurduk ki): “- Bu bizim ihsanımızdır. Artık dilediğine hesabsız olarak ver, yahud tut (verme, ey Süleyman). |
BEKİR SADAK : | «ste Bizim bagisimiz budur; ister ver, ister tut, hesapsizdir.» dedik. |
CELAL YILDIRIM : |
(Ey Süleyman !) İşte bu bizim vergimizdir, sen de bol bol ver veya yanında tut, hesapsızdır. |
DİYANET : |
“İşte bu bizim ihsanımızdır. Artık sen de (istediğine) hesapsızca ver yahut verme” dedik. |
DİYANET VAKFI : |
«İşte bu bizim bağışımızdır. İster ver, ister (elinde) tut; hesapsızdır» dedik. |
DİYANET İSLERİ : |
"İşte Bizim bağışımız budur; ister ver, ister tut, hesapsızdır." dedik. |
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): |
Bu işte, dedik: bizim atâmız artık diler kerem et, diler imsâk, hisabı yok. |
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : |
İşte bu bizim ihsanımızdır. Artık dilersen başkasına ver, dilersen verme. Hesabı yok, dedik. |
GÜLTEKİN ONAN : |
"İşte bu, bizim vergimizdir. (Ey Süleyman) Artık sen de hesaba vurmaksızın, ver ya da tut." |
H. BASRİ ÇANTAY : |
(Dedik ki:) «Bu, bizim vergimizdir. Artık (dilediğine) hesabsız ver, yahud tut (kıs)». |
MUHAMMET ESED : |
(Ve ona dedik:) "Bu Bizim hediyemizdir, onu hiçbir hesap yapmadan başkalarına dilediğin gibi vermen yahut elinde tutman sana kalmıştır!" |
Ö NASUHİ BİLMEN : |
(Dedik ki:) «Bu Bizim ihsanımızdır. Artık dilediğine hesapsız ikram et ve tutuver.» |
SUAT YILDIRIM : |
Buyurduk: "Süleyman! İşte bu, sana ihsanımızdır. İster dağıt, ister yanında tut, bu hesapsızdır." |
SÜLEYMAN ATEŞ : |
"Bu bizim ihsânımızdır. Artık dilediğine ver veya verme, hesapsızdır." (dedik). |
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : |
Bu, bizim lütfumuzdur; ister ver, ister elinde tut. Hesap yok... |
FİZİLAL : |
İşte bizim bağışımız budur; «ister ver, ister tut, hesapsızdır» dedik. |
İBNİ KESİR : |
Bu, bizim bağışımızdır. Artık ister hesabsızca ver, ister tut. |
TEFHİMÜL KURAN : |
«İşte bu, bizim vergimizdir. (Ey Süleyman) Artık sen de hesaba vurmaksızın, ver ya da tut.» |