38-Sad Suresi 19. Ayeti Kerime Mealleri |
A. GÖLPINARLI : |
Ve kuşlar da toplanmıştı, hepsi de ona itâat ederdi. |
ADEM UĞUR : |
Kuşları da toplu halde onun emri altına vermiştik. Hepsi de ona uyarak zikir ve tesbih ederlerdi. |
ALİ FIKRİ YAVUZ : |
Kuşları da toplu olarak onun emrine bağlı kıldık. (Dağlardan ve kuşlardan) her biri onun tesbihi sebebiyle devamlı tesbih ediyordu. |
BEKİR SADAK : | (18-19) Dogrusu Biz, aksam sabah onunla beraber tesbih eden daglari, kuslari da toplu halde onun buyrugu altina vermistik. Herbiri ona yonelmekteydi. |
CELAL YILDIRIM : |
Kuşları da toplu halde ona boyun eğdirdik. Hepsi de ona yönelip uyum içinde bulunurlardı. |
DİYANET : |
(18-19) Kendisiyle birlikte tesbih etsinler diye biz, dağları ve toplanıp gelen kuşları Dâvûd’un emrine verdik. Onların her biri Allah’a yönelmişlerdi. |
DİYANET VAKFI : |
(18-19) Doğrusu biz akşam sabah onunla beraber tesbih eden dağları, toplu halde kuşları onun emri altına vermiştik. Hepsi O´na yönelmiştir. |
DİYANET İSLERİ : |
Doğrusu Biz, akşam sabah onunla beraber tesbih eden dağları, kuşları da toplu halde onun buyruğu altına vermiştik. Her biri ona yönelmekteydi. |
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): |
Kuşları da toplu olarak, hepsi onun için terci´ yapar (evvab) idi |
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : |
Kuşları da toplu olarak (onun emrine vermiştik). Hepsi onun için terci yapardı (ona uyarak ahenkle içli zikir ve tesbih ederlerdi). |
GÜLTEKİN ONAN : |
Ve toplanıp gelen kuşları da. Onların hepsi [Tanrı´yı tesbih etmede uyum içinde] yönelip dönmekte (evvab) idiler. |
H. BASRİ ÇANTAY : |
(Her yandan ona doğru) toplanıb gelen kuşları da (kendisine râm etdik). (Gerek o dağlardan, gerek bu kuşlardan) herbiri (itaatle ona) dönücü idi. |
MUHAMMET ESED : |
ve (aynı şekilde) bölük bölük kuşları da. Bunlar (hep birlikte) O´na, (kendilerini yaratmış olana,) tekrar tekrar yönelirlerdi. |
Ö NASUHİ BİLMEN : |
Kuşları da toplanmış olarak (O´na tâbi kıldık). Hepsi de O´na rücu ediciler idi. |
SUAT YILDIRIM : |
(18-19) Biz sabah akşam kendisiyle zikir ve ibadet etmeleri için dağları, toplu haldeki kuşları onun hizmetine vermiştik. Her biri onun âhengine katılır, beraber zikrederlerdi. |
SÜLEYMAN ATEŞ : |
Toplanıp gelen kuşları da (ona râm etmiştik). Hepsi onun nağmesine katılır (beraber tesbih ederler)di. |
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : |
Kuşlar da toplu halde onunla beraberdi. Hepsi, onun tespih nağmelerine katılırdı. |
FİZİLAL : |
Her taraftan toplanıp gelen kuşları da onun buyruğu altına vermiştik. Her biri ona yönelmekteydi. |
İBNİ KESİR : |
Kuşları da toplu olarak. Her biri ona yönelmişti. |
TEFHİMÜL KURAN : |
Ve toplanıp gelen kuşları da. Hepsi de onunla (Allah´ı tesbih etmede uyum içinde) yönelip dönmekte olanlar idi. |