KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ
KUR'AN-I KERİMİN 369. SAYFASΙNA GÖRE AYET VE MEALLERİ Nİ SΙRALAMA >
MEAL SAYFALARI
1 2 3
4 5 6
7 8 9
10 11 12
13 14 15
16 17 18
19 20 21
22 23 24
25 26 27
28 29 30
31 32 33
34 35 36
37 38 39
40 41 42
43 44 45
46 47 48
49 50 51
52 53 54
55 56 57
58 59 60
61 62 63
64 65 66
67 68 69
70 71 72
73 74 75
76 77 78
79 80 81
82 83 84
85 86 87
88 89 90
91 92 93
94 95 96
97 98 99
100 101 102
103 104 105
106 107 108
109 110 111
112 113 114
115 116 117
118 119 120
121 122 123
124 125 126
127 128 129
130 131 132
133 134 135
136 137 138
139 140 141
142 143 144
145 146 147
148 149 150
151 152 153
154 155 156
157 158 159
160 161 162
163 164 165
166 167 168
169 170 171
172 173 174
175 176 177
178 179 180
181 182 183
184 185 186
187 188 189
190 191 192
193 194 195
196 197 198
199 200 201
202 203 204
205 206 207
208 209 210
211 212 213
214 215 216
217 218 219
220 221 222
223 224 225
226 227 228
229 230 231
232 233 234
235 236 237
238 239 240
241 242 243
244 245 246
247 248 249
250 251 252
253 254 255
256 257 258
259 260 261
262 263 264
265 266 267
268 269 270
271 272 273
274 275 276
277 278 279
280 281 282
283 284 285
286 287 288
289 290 291
292 293 294
295 296 297
298 299 300
301 302 303
304 305 306
307 308 309
310 311 312
313 314 315
316 317 318
319 320 321
322 323 324
325 326 327
328 329 330
331 332 333
334 335 336
337 338 339
340 341 342
343 344 345
346 347 348
349 350 351
352 353 354
355 356 357
358 359 360
361 362 363
364 365 366
367 368 369
370 371 372
373 374 375
376 377 378
379 380 381
382 383 384
385 386 387
388 389 390
391 392 393
394 395 396
397 398 399
400 401 402
403 404 405
406 407 408
409 410 411
412 413 414
415 416 417
418 419 420
421 422 423
424 425 426
427 428 429
430 431 432
433 434 435
436 437 438
439 440 441
442 443 444
445 446 447
448 449 450
451 452 453
454 455 456
457 458 459
460 461 462
463 464 465
466 467 468
469 470 471
472 473 474
475 476 477
478 479 480
481 482 483
484 485 486
487 488 489
490 491 492
493 494 495
496 497 498
499 500 501
502 503 504
505 506 507
508 509 510
511 512 513
514 515 516
517 518 519
520 521 522
523 524 525
526 527 528
529 530 531
532 533 534
535 536 537
538 539 540
541 542 543
544 545 546
547 548 549
550 551 552
553 554 555
556 557 558
559 560 561
562 563 564
565 566 567
568 569 570
571 572 573
574 575 576
577 578 579
580 581 582
583 584 585
586 587 588
589 590 591
592 593 594
595 596 597
598 599 600
601 602 603
604
SURE
AYET NO
ARAPÇA DİYANET VAKFI ELMALILI HAMDI CELAL YILDIRIM  SULEYMAN ATES O NASUHI BILMEN CÜZ
SAYFA
Şuara Suresi

61.Ayet
فَلَمَّا تَرَاءَى الْجَمْعَانِ قَالَ أَصْحَابُ مُوسَىٰ إِنَّا لَمُدْرَكُونَ -61 İki topluluk birbirini görünce Mûsâ’nın arkadaşları, “Eyvah yakalandık” dediler. Vaktâ ki iki cem´ıyyet biribirine göründü Musânın eshabı yakalandık dediler İki topluluk birbirini görünce, Musa´nın arkadaşları, «eyvah ! Elbette yetişilmekteyiz» dediler. İki topluluk (yaklaşıp) birbirini görünce Mûsâ´nın adamları: "İşte yakalandık!" dediler. Vaktâ ki, iki tâife birbirini gördü. Mûsa´nın ashâbı dedi ki: «Şüphe yok, bizler elbette yetişilmiş (yakalanmış)leriz. 19 / 369
Şuara Suresi

62.Ayet
قَالَ كَلَّا ۖ إِنَّ مَعِيَ رَبِّي سَيَهْدِينِ -62 Mûsâ, “Hayır! Rabbim şüphesiz benimledir, bana yol gösterecektir” dedi. Hayır asla, dedi: rabbım muhakkak benimledir, bana yolunu gösterecektir Musâ (onlara): «Hayır, şüpheniz olmasın ki Rabbim bizimledir; (O, kurtuluş) yolu gösterecektir» dedi. (Mûsâ): "Hayır, dedi, Rabbim benimle beraberdir. Bana yol gösterecektir." (Hazreti Mûsa da) Dedi ki: «Asla. Muhakkak ki Rabbim benim ile beraberdir, beni yakında selâmete erdirecektir.» 19 / 369
Şuara Suresi

63.Ayet
فَأَوْحَيْنَا إِلَىٰ مُوسَىٰ أَنِ اضْرِبْ بِعَصَاكَ الْبَحْرَ ۖ فَانْفَلَقَ فَكَانَ كُلُّ فِرْقٍ كَالطَّوْدِ الْعَظِيمِ -63 Bunun üzerine Mûsâ’ya, “Asan ile denize vur” diye vahyettik. Deniz derhal yarıldı. Her parçası koca bir dağ gibiydi. Bunun üzerine Musâya «vur Asan ile denize» diye vahyeyledik, vurunca bir infilak etti her bölük koca bir dağ gibi oluverdi Bunun üzerine Musâ´ya: «Asâ´nı denize vur!» diye vahyettik. Böylece deniz yarılıverdi de her parçası büyük bir dağ gibi (yükselip kaldı). Mûsâ´ya: "Değneğinle denize vur!" diye vahyettik. (Vurunca deniz) yarıldı, (on iki yol açıldı). Her bölüm, kocaman bir dağ gibi oldu. Artık Mûsa´ya vahyettik ki, asan ile denize vur, (vurunca) derhal yarıldı, hemen her parça pek büyük dağ gibi oluverdi. 19 / 369
Şuara Suresi

64.Ayet
وَأَزْلَفْنَا ثَمَّ الْآخَرِينَ -64 Ötekileri de oraya yaklaştırdık. Ötekileri de buraya yanaştırmıştık Ötekilerini de oraya yaklaştırdık. Ötekileri de buraya yaklaştırdık (Mûsâ ve adamlarının ardından, düşmanları da bu denizde açılan yollara girdiler). Ötekilerini de buraya yaklaştırmıştık. 19 / 369
Şuara Suresi

65.Ayet
وَأَنْجَيْنَا مُوسَىٰ وَمَنْ مَعَهُ أَجْمَعِينَ -65 Mûsâ’yı ve beraberindekilerin hepsini kurtardık. Musâyı ve maıyyetindekileri tamamen necata çıkardık Musa´yı ve beraberindekilerinin hepsini kurtardık. Mûsâ´yı ve beraberinde olanları tamamen kurtardık. Ve Mûsa´yı ve O´nunla beraber olanların cümlesini necâta erdirdik. 19 / 369
Şuara Suresi

66.Ayet
ثُمَّ أَغْرَقْنَا الْآخَرِينَ -66 Sonra ötekileri suda boğduk. Sonra da ötekileri gark ettik Sonra da diğerlerini (denizde) boğduk. Sonra ötekilerini boğduk (Mûsâ ve adamları karaya çıkınca deniz kapandı, Fir´avn ve adamları boğuldu). Sonra ötekilerini garkettik. 19 / 369
Şuara Suresi

67.Ayet
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَةً ۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُمْ مُؤْمِنِينَ -67 Bunda şüphesiz bir ibret vardır. Ama pek çokları iman etmiş değillerdi. Şübhesiz bunda mutlak bir âyet var, öyle iken ekserîsi mü´min olmadı Şüphesiz ki bu olayda öğüt ve ibret vardır; (ne varki kalanların) çoğu imân etmiş değillerdir. Muhakkak ki bunda bir ibret vardır, ama çokları inanmazlar. Şüphe yok ki, bunda elbette bir ibret vardır. Halbuki, onların ekserisi imân etmiş kimseler olmadı. 19 / 369
Şuara Suresi

68.Ayet
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ -68 Şüphesiz ki senin Rabbin elbette mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir. Ve şübhesiz ki rabbın o öyle azîz öyle rahîm Rabbın, gerçekten O´dur yegâne üstün, yegâne güçlü ; O´dur çok rahmet sahibi. Şüphesiz Rabbin, işte üstün O´dur, merhamet eden O´dur. Ve şüphe yok ki, Rabbin elbette O, azîzdir, rahîmdir. 19 / 369
Şuara Suresi

69.Ayet
وَاتْلُ عَلَيْهِمْ نَبَأَ إِبْرَاهِيمَ -69 Ey Muhammed! Onlara İbrahim’in haberini de oku. Onlara İbrahimin kıssasını da oku Onlara İbrahim´le ilgili haberi de oku. Onlara İbrâhim´in haberini de oku: Onlara İbrahim´in de kıssasını oku. 19 / 369
Şuara Suresi

70.Ayet
إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ مَا تَعْبُدُونَ -70 Hani o, babasına ve kavmine, “Neye tapıyorsunuz?” demişti. O bir vakıt babasına ve kavmine: siz neye taparsınız? dedi Hani İbrâhim babasına ve kavmine dedi ki: «Neye tapıyorsunuz ?» Babasına ve kavmine: "Neye tapıyorsunuz?" demişti. O vakit ki, babasına ve kavmine dedi ki: «Neye ibadet ediyorsunuz?» 19 / 369
Şuara Suresi

71.Ayet
قَالُوا نَعْبُدُ أَصْنَامًا فَنَظَلُّ لَهَا عَاكِفِينَ -71 “Putlara tapıyoruz ve onlara tapmağa devam edeceğiz” demişlerdi. Bir takım putlara taparız da dediler: onlar sayesinde toplanırız «Putlara tapıyoruz ve hep onlar için toplanıp üzerlerine kapanırcasına tapmaya devam ediyoruz» dediler. "Putlara tapıyoruz, onların önünde ibâdete duruyoruz." dediler. Dediler ki: «Putlara ibadet ediyoruz. Onlara (ibadete) devam edip duruyoruz.» 19 / 369
Şuara Suresi

72.Ayet
قَالَ هَلْ يَسْمَعُونَكُمْ إِذْ تَدْعُونَ -72 İbrahim, dedi ki: “Onlara yalvardığınızda sizi işitiyorlar mı?” Onlar, dedi: dua ettiğiniz vakıt işidirler mi? (72-73) İbrâhim onlara: «Duâ ettiğinizde sizi duyuyorlar mı veya size yarar ya da zarar verebiliyorlar mı ?» dedi. "Peki, dedi, siz du´â ettiğiniz zaman onlar sizi işitiyorlar mı?" Dedi ki: «Onlara dua ettiğiniz zaman sizi işitiyorlar mı?» 19 / 369
Şuara Suresi

73.Ayet
أَوْ يَنْفَعُونَكُمْ أَوْ يَضُرُّونَ -73 “Yahut size fayda veya zararları dokunur mu?” Veya size bir menfeat verir yâhud bir zarar ederler mi (72-73) İbrâhim onlara: «Duâ ettiğinizde sizi duyuyorlar mı veya size yarar ya da zarar verebiliyorlar mı ?» dedi. "Yahut size fayda veya zarar verebiliyorlar mı?" «Yahut size bir menfaat mi veya bir zarar mı verebiliyorlar?» 19 / 369
Şuara Suresi

74.Ayet
قَالُوا بَلْ وَجَدْنَا آبَاءَنَا كَذَٰلِكَ يَفْعَلُونَ -74 “Hayır, ama biz babalarımızı böyle yaparken bulduk” dediler. Yok dediler: atalarımızı bulduk, böyle yapıyorlardı «Hayır, biz babalarımızı böyle yaparlarken bulduk» dediler. "Hayır, ama babalarımızın böyle yaptıklarını gördük, (onun için biz de böyle yapıyoruz)." dediler. Dediler ki: «Yok, biz babalarımızı böylece yaparlar bulduk.» 19 / 369
Şuara Suresi

75.Ayet
قَالَ أَفَرَأَيْتُمْ مَا كُنْتُمْ تَعْبُدُونَ -75 (75-76) İbrahim, şöyle dedi: “Sizin ve geçmiş atalarınızın taptığı şeyleri gördünüz mü?” Şimdi, dedi: gördünüz a o sizin ve eski atalarınızın taptıklarınızı (75-76) İbrâhim : «Sizin ve önceki atalarınızın nelere taptıklarını (üzerinde düşünüp onların neler olduklarını iyice) görüp anladınız mı ? "İşte gördünüz mü neye tapıyorsunuz?" dedi. Dedi ki: «Şimdi neye ibadet eder olduğunuzu görmüş oldunuz mu?» 19 / 369
Şuara Suresi

76.Ayet
أَنْتُمْ وَآبَاؤُكُمُ الْأَقْدَمُونَ -76 (75-76) İbrahim, şöyle dedi: “Sizin ve geçmiş atalarınızın taptığı şeyleri gördünüz mü?” (76-77) Hep onlar benim düşmanım ancak o rabbül´âlemîn başka (75-76) İbrâhim : «Sizin ve önceki atalarınızın nelere taptıklarını (üzerinde düşünüp onların neler olduklarını iyice) görüp anladınız mı ? "Siz ve eski atalarınız?" «Sizin ve eski atalarınızın?» 19 / 369
Şuara Suresi

77.Ayet
فَإِنَّهُمْ عَدُوٌّ لِي إِلَّا رَبَّ الْعَالَمِينَ -77 “Şüphesiz onlar benim düşmanımdır. Ancak âlemlerin Rabbi olan Allah, dostumdur.” (76-77) Hep onlar benim düşmanım ancak o rabbül´âlemîn başka Şüpheniz olmasın ki o taptıklarınız benim düşmanımdır; ancak âlemlerin Rabbı müstesna. (O benim yegâne dostumdur). "Onlar benim düşmanımdır. Yalnız âlemlerin Rabbi (benim dostumdur)." «İşte onlar, benim için şüphe yok bir düşmandır, alemlerin Rabbi ise müstesna». 19 / 369
Şuara Suresi

78.Ayet
الَّذِي خَلَقَنِي فَهُوَ يَهْدِينِ -78 “O, beni yaratan ve bana doğru yolu gösterendir.” O ki beni yarattı sonra da bana o hidayet eder O ki beni yaratmış ve beni doğru yola iletmiştir. "Beni yaratan ve bana yol gösteren O´dur." «O (Rabbülâlemin) ki, beni yarattı, elbette beni hidâyete iletecek olan O´dur.» 19 / 369
Şuara Suresi

79.Ayet
وَالَّذِي هُوَ يُطْعِمُنِي وَيَسْقِينِ -79 “O, bana yediren ve içirendir.” Ve o ki bana o, yedirir, o içirir, O ki beni yedirir ve içirir. "Bana yediren ve içiren O´dur." «Ve O´dur ki, bana o taam ihsan eder ve beni suya nâil buyurur.» 19 / 369
Şuara Suresi

80.Ayet
وَإِذَا مَرِضْتُ فَهُوَ يَشْفِينِ -80 “Hastalandığımda da O bana şifa verir.” Hastalandığım vakıt da bana o şifa verir Hastalandığım zaman O bana şifâ verir. "Hastalandığım zaman bana şifâ veren O´dur." «Ve hasta olduğum zaman bana ancak o şifa verir.» 19 / 369
Şuara Suresi

81.Ayet
وَالَّذِي يُمِيتُنِي ثُمَّ يُحْيِينِ -81 “O, benim canımı alacak ve sonra diriltecek olandır.” Ve o ki beni öldürür, sonra beni yine diriltir O ki beni öldürür, sonra da diriltir. "Beni öldürecek, sonra diriltecek O´dur." «Ve O´dur ki, beni öldürür. Sonra da beni diritir.» 19 / 369
Şuara Suresi

82.Ayet
وَالَّذِي أَطْمَعُ أَنْ يَغْفِرَ لِي خَطِيئَتِي يَوْمَ الدِّينِ -82 “O, hesap gününde, hatalarımı bağışlayacağını umduğumdur.” Ve o ki ceza günü ben onun günahımı afiv buyurmasını niyaz ederim O ki, hesap-cezâ günü günah ve kusurlarımı bağışlamasını ummaktayım» dedi. "Cezâ günü hatâmı bağışlayacağını umduğum da O´dur." «Ve O´dur ki, cem gününde benim için kusurumu af ve setretmesini umarım (niyaz ederim.)» 19 / 369
Şuara Suresi

83.Ayet
رَبِّ هَبْ لِي حُكْمًا وَأَلْحِقْنِي بِالصَّالِحِينَ -83 “Ey Rabbim! Bana bir hikmet bahşet ve beni salih kimseler arasına kat.” Yarab, bana bir huküm ıhsan et ve beni sâlihine ilhak buyur Rabbim! Bana hüküm-hikmet ver ve beni iyi-yararlı kişilere eriştir. "Rabbim, bana hüküm (hükümdarlık, bilgi) ver ve beni Sâlihler arasına kat." «Yarabbi! Bana bir hikmet bahşet ve beni sâlihlere ilhak buyur.» 19 / 369
KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014