SURE AYET NO |
ARAPÇA |
DİYANET VAKFI |
ELMALILI HAMDI |
CELAL YILDIRIM |
SULEYMAN ATES |
O NASUHI BILMEN |
CÜZ SAYFA |
Yunus Suresi
62.Ayet |
أَلَا إِنَّ أَوْلِيَاءَ اللَّهِ لَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَ -62 |
Bilesiniz ki, Allah’ın dostlarına hiçbir korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de. |
Uyan! ki Allahın evliyası ne üzerlerine korku vardır ne de onlar mahzun olurlar |
Haberiniz olsun ki, Allah dostlarına hiçbir korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir de. |
İyi bil ki, Allâh´ın velilerine (sevdiklerine) korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir. |
Haberiniz olsun ki, muhakkak Allah Teâlâ´nın velîleri için bir korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklardır. |
11 / 215 |
Yunus Suresi
63.Ayet |
الَّذِينَ آمَنُوا وَكَانُوا يَتَّقُونَ -63 |
Onlar iman etmiş ve Allah’a karşı gelmekten sakınmış olanlardır. |
Onlar ki Allaha iyman etmişlerdir ve hep takvâ ile korunur dururlar |
Onlar (o Allah´ın dostları) ki, dosdoğru imân ettiler ve hep Allah´ tan korkup (fenalıklardan) sakındılar. |
Onlar ki, inandılar ve korunurlardı. |
Onlar ki, imân etmişlerdir ve ittika eder olmuşlardır. |
11 / 215 |
Yunus Suresi
64.Ayet |
لَهُمُ الْبُشْرَىٰ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَفِي الْآخِرَةِ ۚ لَا تَبْدِيلَ لِكَلِمَاتِ اللَّهِ ۚ ذَٰلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ -64 |
Dünya hayatında da, ahirette de onlar için müjde vardır. Allah’ın sözlerinde hiçbir değişme yoktur. İşte bu büyük başarıdır. |
Müjde onların Dünya hayatta da Âhırette de, Allahın kelimatına tebdil yok o işte fevzi azim o |
Dünya hayatında da, Âhiret´te de müjde onlara ! Allah´ın sözlerinde hiçbir değişme, değiştirme yoktur ve işte bu büyük bir kurtuluş ve başarıdır. |
Dünyâ hayâtında da, âhirette de müjde onlara! Allâh´ın kelimeleri değişmez (O´nun verdiği söz, mutlaka yerine getirilir). İşte bu, büyük kurtuluştur. |
Onlar için dünya hayatında da ve ahirette de (tam bir) müjde vardır. Allah Teâlâ´nın kelimeleri için değişmek yoktur.İşte en büyük necât budur. |
11 / 215 |
Yunus Suresi
65.Ayet |
وَلَا يَحْزُنْكَ قَوْلُهُمْ ۘ إِنَّ الْعِزَّةَ لِلَّهِ جَمِيعًا ۚ هُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ -65 |
Onların (inkârcıların) sözleri seni üzmesin. Çünkü bütün güç Allah’ındır. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. |
Ötekilerin lâfları seni mahzûn etmesin, çünkü ızzet, hep Allâhındır, o hepsini işitiyor, hepsini biliyor |
O inkarcıların sözü seni üzmesin. Çünkü gerçekten bütün kuvvet ve kudret, üstünlük ve hâkimiyet Allah´ındır. O, her şeyi işitendir, bilendir. |
Onların sözü seni üzmesin, üstünlük tamamen Allâh´ındır. İşiten ve bilen O´dur. |
Ve onların lâkırdıları seni mahzun etmesin. Şüphe yok ki, bütün izzet Allah Teâlâ´nındır. O kemaliyle işiticidir ve bilicidir. |
11 / 215 |
Yunus Suresi
66.Ayet |
أَلَا إِنَّ لِلَّهِ مَنْ فِي السَّمَاوَاتِ وَمَنْ فِي الْأَرْضِ ۗ وَمَا يَتَّبِعُ الَّذِينَ يَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ شُرَكَاءَ ۚ إِنْ يَتَّبِعُونَ إِلَّا الظَّنَّ وَإِنْ هُمْ إِلَّا يَخْرُصُونَ -66 |
Bilesiniz ki göklerde kim var, yerde kim varsa, hep Allah’ındır. Allah’tan başkasına tapanlar (gerçekte) Allah’a koştukları ortaklara tâbi olmuyorlar. Şüphesiz onlar ancak zanna uyuyorlar ve sadece yalan söylüyorlar. |
Uyan: Göklerde kim var, Yerde kim varsa hep Allahındır, Allahdan başkasına tapanlar dahi, şeriklerin tebaası olmazlar, ancak zanne teba´ıyyet ederler ve ancak kendi mızraklarıyle ölçer yalan söylerler |
Haberiniz olsun ki, göklerde olanlar da, yerde olanlar da şüphesiz ki Allah´ındır. Allah´tan başkasına tapınanlar, ortak edindiklerine (de gerçek anlamda) uymazlar; onlar ancak zanna uyarlar, onlar ancak yalan uydurup söylerler. |
İyi bilki, göklerde ve yerde kim varsa hepsi Allâh´ındır. Allah´tan başkasına yalvaranlar (gerçekte koştukları) ortaklara uymuyorlar, onlar sadece zanna uyuyorlar, (hayallerine kapılıyorlar) ve onlar sadece saçmalıyorlar. |
Agâh olunuz ki, göklerde kim var ise ve yerde kim var ise şüphe yok ki, Allah Teâlâ´nındır. Allah Teâlâ´dan başkasına tapanlar da şeriklere tebaiyyet etmiş olmazlar. Onlar zandan başkasına tebaiyyet etmiyorlar ve onlar yalan söyler kimselerden başka değildirler. |
11 / 215 |
Yunus Suresi
67.Ayet |
هُوَ الَّذِي جَعَلَ لَكُمُ اللَّيْلَ لِتَسْكُنُوا فِيهِ وَالنَّهَارَ مُبْصِرًا ۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَاتٍ لِقَوْمٍ يَسْمَعُونَ -67 |
O, içinde dinlenesiniz diye geceyi sizin için (karanlık); gündüzü ise aydınlık kılandır. Şüphesiz bunda işiten bir toplum için ibretler vardır. |
O, odur ki içinde durub dinlenesiniz diye sizin için geceyi yaptı, gündüzü de göz açıcı, elbette bunda dinliyecek bir kavm için bir çok âyetler var |
Geceyi dinlenip sükûnet bulmanız için (karanlık), gündüzü de (çalışıp hayatınızı kazanmanız için) aydınlık yapan O´dur. Şüphesiz ki bunda kulak verip anlamak isteyen bir millet için âyetler (açık belgeler) vardır. |
Geceyi sizin istirahat etmenize elverişli, gündüzü de (geçiminizi sağlamanız için) aydınlık yapan O´dur. Şüphesiz, bunda işiten bir toplum için ibretler vardır. |
O, o zâttır ki, sizin için geceyi kılmıştır ki, onda istirahat edesiniz. Gündüzü de gösterici (ziyâdar) kılmıştır. Şüphe yok ki, bunda işiticiler olan bir kavim için elbette âyetler vardır. |
11 / 215 |
Yunus Suresi
68.Ayet |
قَالُوا اتَّخَذَ اللَّهُ وَلَدًا ۗ سُبْحَانَهُ ۖ هُوَ الْغَنِيُّ ۖ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ ۚ إِنْ عِنْدَكُمْ مِنْ سُلْطَانٍ بِهَٰذَا ۚ أَتَقُولُونَ عَلَى اللَّهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ -68 |
“Allah, bir çocuk edindi” dediler. O, bundan uzaktır. O, her bakımdan sınırsız zengindir. Göklerdeki her şey, yerdeki her şey O’nundur. Bu konuda elinizde hiçbir delil de yoktur. Allah’a karşı bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz? |
Dediler ki: «Allah, veled edindi.» hâşâ o sübhân, ganiy o, Göklerdeki ve Yerdeki hep onun elinizde ona dair hiç bir burhan yoktur, Allaha karşı ılm ile isbat edemiyeceğiz şey mi isnad ediyorsunuz? |
Allah çocuk edindi, dediler. Allah çocuk edinmekten pâk ve yücedir. O mutlak ganiydir (hiçbir şeye muhtaç değildir). Göklerdeki de, yerdeki de O´nundur. Bu iddianıza karşılık yanınızda hiçbir ilmî delil yoktur. Allah´a karşı bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? |
"Allâh, çocuk edindi," dediler. Hâşâ, Allâh bundan uzaktır, O zengindir (hiçbir şeye muhtaç değildir). Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O´nundur. Bu hususta hiçbir deliliniz yok. Allâh hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz? |
Dediler ki: «Allah Teâlâ (kendisine) veled ittihaz etti.» Hâşâ, O bundan münezzehtir, O müstağnidir. Göklerde olanlar da ve yerde olanlar da O´nundur. Sizin yanınızda buna dair hiçbir hüccet yoktur. Allah Teâlâ´ya karşı bilmeyeceğiniz bir şeyi söyler misiniz? |
11 / 215 |
Yunus Suresi
69.Ayet |
قُلْ إِنَّ الَّذِينَ يَفْتَرُونَ عَلَى اللَّهِ الْكَذِبَ لَا يُفْلِحُونَ -69 |
De ki: “Allah hakkında yalan uyduranlar asla kurtuluşa eremezler.” |
De ki: elbette yalanı Allaha iftira edenler felâh bulmazlar |
De ki: Allah´a karşı yalan uydurup duranlar, korktuklarından kurtulup umduklarına erişemezler. |
De ki: "Allâh hakkında yalan uyduranlar, iflâh olmazlar!" |
De ki: «O kimseler ki, Allah Teâlâ´ya karşı yalan söylemek kasdinde bulunurlar. Şüphe yok ki, felâh bulamazlar.» |
11 / 215 |
Yunus Suresi
70.Ayet |
مَتَاعٌ فِي الدُّنْيَا ثُمَّ إِلَيْنَا مَرْجِعُهُمْ ثُمَّ نُذِيقُهُمُ الْعَذَابَ الشَّدِيدَ بِمَا كَانُوا يَكْفُرُونَ -70 |
Onlar için dünyada (geçici) bir yararlanma vardır. Sonra dönüşleri bizedir. Sonra da, inkâr etmekte olduklarına karşılık onlara şiddetli azabı tattıracağız. |
Dünyada cüz´î bir zevk, sonra dönüşleri bizedir, sonra biz onlara o küfürlerinden dolayı azâbı tattıracağız |
Dünya pek az bir zevkli geçimdir ; sonra da dönüşleri ancak bizedir. Sonra da küfretmekte olduklarına karşılık onlara pek şiddetli azabı tattıracağız. |
Dünyâda biraz geçinir, sonra bize dönerler. Sonra da biz, inkârlarından dolayı onlara şiddetli azâbı taddırırız. |
(Onlar için) Dünyada cüz´i bir varlık, sonra dönüşleri Bizedir. Sonra onlara küfreder olduklarından dolayı şiddetli azabı tattıracağızdır. |
11 / 215 |