SURE AYET NO |
ARAPÇA |
DİYANET VAKFI |
ELMALILI HAMDI |
CELAL YILDIRIM |
SULEYMAN ATES |
O NASUHI BILMEN |
CÜZ SAYFA |
Secde Suresi
1.Ayet |
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ الم -1 |
Elif Lâm Mîm. |
Elif, Lâm, mim. |
Elif - Lâm - Mîm. |
Elif lâm mim. |
Elif, Lâm, Mîm. |
21 / 414 |
Secde Suresi
2.Ayet |
تَنْزِيلُ الْكِتَابِ لَا رَيْبَ فِيهِ مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ -2 |
Kendisinde hiçbir şüphe bulunmayan bu Kitab’ın indirilişi, âlemlerin Rabbi tarafındandır. |
İndirilişi bu kitabın, şübhe yok bunda, rabbül´âlemîndendir |
Bu Kitab´ın âlemlerin Rabbından indirildiğinde hiçbir şüphe yoktur. |
Şüphe yok ki Kitabın indirilişi, âlemlerin Rabbi tarafındandır. |
Bu kitabın indirilişi, bunda şüphe yok ki, âlemlerin Rabbindendir. |
21 / 414 |
Secde Suresi
3.Ayet |
أَمْ يَقُولُونَ افْتَرَاهُ ۚ بَلْ هُوَ الْحَقُّ مِنْ رَبِّكَ لِتُنْذِرَ قَوْمًا مَا أَتَاهُمْ مِنْ نَذِيرٍ مِنْ قَبْلِكَ لَعَلَّهُمْ يَهْتَدُونَ -3 |
Yoksa “Onu Muhammed uydurdu” mu diyorlar? Hayır o, kendilerine senden önce hiçbir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi uyarman için, doğru yolu bulsunlar diye Rabbin tarafından indirilmiş gerçektir. |
Yoksa onu uydurdu mu diyorlar? Hayır, haktır o, rabbındandır, kendilerine senden önce kocundurucu Peygamber gelmemiş olan bir kavmi kocundurasın diye gerek ki hidayeti kabul edeler |
Yoksa O´nu (Peygamber) uydurdu mu diyorlar?! Hayır, senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmeyen bir milleti uyarman için O, Rabbından (indirilen) hakkın (gerçeğin ve doğru yolun) kendisidir. Ola ki doğru yolu bulurlar. |
Yoksa "Onu uydurdu" mu diyorlar? Hayır, o senden önce kendilerine hiçbir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi, doğru yola gelirler umuduyla uyarman için Rabbin tarafından (sana indirilen) gerçektir. |
Yoksa, «O´nu uydurdu,» mu diyorlar? Hayır. O, Hak´tır, Rabbindendir. Bir kavmi korkutasın ki, senden evvel kendilerine korkutur bir zât gelmiş değildir. Gerektir ki, onlar ihtida ediversinler. |
21 / 414 |
Secde Suresi
4.Ayet |
اللَّهُ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَا فِي سِتَّةِ أَيَّامٍ ثُمَّ اسْتَوَىٰ عَلَى الْعَرْشِ ۖ مَا لَكُمْ مِنْ دُونِهِ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا شَفِيعٍ ۚ أَفَلَا تَتَذَكَّرُونَ -4 |
Allah, gökleri ve yeri, ikisi arasındakileri altı gün içinde (altı evrede) yaratan sonra da Arş’a kurulandır. Sizin için O’ndan başka hiçbir dost, hiçbir şefaatçi yoktur. Hâlâ düşünüp öğüt almayacak mısınız? |
Allah, o ki Gökleri ve Yeri altı günde yaratmış, sonra Arş üzerine istivâ buyurmuştur, sizin için ondan başka ne bir veliy vardır, ne bir şefi´, artık düşünmez misiniz? |
O Allah ki, gökleri, yeri ve ikisi arasındaki şeyleri altı gün (=de-vir)de yarattı, sonra da Arş üzerine saltanatını kurdu. Sizin için O´ndan başka ne bir dost ve sahip, ne de bir şefaatçi vardır. Artık iyice düşünmez misiniz? |
O (Allâh) ki gökleri, yeri ve bunlar arasında bulunanları altı günde yarattı; sonra Arş´a istivâ etti. Sizin, O´ndan başka bir dostunuz, şefâ´atçiniz yoktur. Düşünüp öğüt almıyor musunuz? |
Allah, o zâttır ki, gökleri ve yeri ve bunların aralarında bulunanları altı günde yaratmıştır, sonra da arş üzerine istiva buyurmuştur. Sizin için O´ndan başka bir velî ve bir şefaatci yoktur. Artık iyice düşünmez misiniz? |
21 / 414 |
Secde Suresi
5.Ayet |
يُدَبِّرُ الْأَمْرَ مِنَ السَّمَاءِ إِلَى الْأَرْضِ ثُمَّ يَعْرُجُ إِلَيْهِ فِي يَوْمٍ كَانَ مِقْدَارُهُ أَلْفَ سَنَةٍ مِمَّا تَعُدُّونَ -5 |
Gökten yere kadar bütün işleri Allah yürütür. Sonra bu işler, süresi sizin hesabınızla bin yıl olan bir günde O’na yükselir. |
Semâdan Zemine (yukarıdan aşağıya) emri tebdir eder, sonra da o ona urûc eyler bir günde ki mikdarı sizin sayınızdan bin sene eder |
Gökten yere bütün işleri O düzenleyip yönetir. Sonra da işler, sizin hesabınıza göre bin yıl kadar süren bir günde O´na yükselir. |
(Allâh) Emri gökten yere tedbir eder (buyruğunu indirir). Sonra emir, sizin hesabınızca bin yıl süren bir gün içinde O´na çıkar. |
Bütün işleri gökten yere kadar tedbir eder. Sonra o (iş) O´na bir günde yükselir. Onun (günün) miktarı, sizin saydığınızdan bin yıl (kadar) bulunmuştur. |
21 / 414 |
Secde Suresi
6.Ayet |
ذَٰلِكَ عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ -6 |
İşte Allah, gaybı da görünen âlemi de bilendir, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir. |
Odur işte gaybi de şehadeti de bilen, azîz rahîm |
İşte bu (Allah) görünmeyeni de, görüneni de bilendir. O çok üstündür, çok güçlüdür, çok rahmet edendir. |
İşte görünmeyeni de, görüneni de bilen, güçlü ve esirgeyici olan O´dur. |
İşte O´dur, görünmeyeni de görüneni de bilen, izzetli, merhametli olan. |
21 / 414 |
Secde Suresi
7.Ayet |
الَّذِي أَحْسَنَ كُلَّ شَيْءٍ خَلَقَهُ ۖ وَبَدَأَ خَلْقَ الْإِنْسَانِ مِنْ طِينٍ -7 |
O ki, yarattığı her şeyi güzel yaptı. İnsanı yaratmaya da çamurdan başladı. |
O ki yarattığı her şey´i güzel yarattı ve insanı yaratmağa bir çamurdan başladı |
O ki yarattığı her şeyi güzel yarattı ve insanı yaratmaya çamurdan başladı. |
O´dur ki, yarattığı herşeyi güzel yaptı ve insanı yaratmağa çamurdan başladı. |
O ki, yarattığı herşeyi güzel kıldı ve insanın yaradılışına çamurdan başladı. |
21 / 414 |
Secde Suresi
8.Ayet |
ثُمَّ جَعَلَ نَسْلَهُ مِنْ سُلَالَةٍ مِنْ مَاءٍ مَهِينٍ -8 |
Sonra onun neslini bir öz sudan, değersiz bir sudan yarattı. |
Sonra da bir sülâleden, bir hakıyr sudan neslini yaptı |
Sonra onun neslini bayağı bir suyun süzülen (sperma haline gelen)inden meydana getirdi. |
Sonra onun neslini bir özden, hakir bir su(yun özü)nden yaptı. |
Sonra onun zürriyetini bir nutfeden, hakîr (zayıf) bir sudan yaptı. |
21 / 414 |
Secde Suresi
9.Ayet |
ثُمَّ سَوَّاهُ وَنَفَخَ فِيهِ مِنْ رُوحِهِ ۖ وَجَعَلَ لَكُمُ السَّمْعَ وَالْأَبْصَارَ وَالْأَفْئِدَةَ ۚ قَلِيلًا مَا تَشْكُرُونَ -9 |
Sonra onu şekillendirip ona ruhundan üfledi. Sizin için işitme, görme ve idrak duygularını yarattı. Ne kadar az şükrediyorsunuz! |
Sonra onu tesviye edib içine ruhundan nefh buyurdu ve sizin için o işitmeyi, o görmeleri ve gönülleri yaptı, siz pek az şükrediyorsunuz |
Sonra da düzeltip kılığına soktu ve kendi ruhundan ona üfledi de (böylece) size işiten kulaklar, gören gözler, anlayan kalbler var kıldı. Buna rağmen ne de az şükrediyorsunuz! |
Sonra ona biçim verdi, ona kendi ruhundan üfledi. Ve sizin için kulak(lar), gözler ve gönüller yarattı. Ne kadar az şükrediyorsunuz! |
Sonra onu düzeltti ve içerisine ruhundan üfürdü ve sizin için işitmeyi ve gözleri ve gönülleri yarattı. Pek az şükredersiniz. |
21 / 414 |
Secde Suresi
10.Ayet |
وَقَالُوا أَإِذَا ضَلَلْنَا فِي الْأَرْضِ أَإِنَّا لَفِي خَلْقٍ جَدِيدٍ ۚ بَلْ هُمْ بِلِقَاءِ رَبِّهِمْ كَافِرُونَ -10 |
(Kâfirler dediler ki:) “Biz toprakta yok olduktan sonra mı, biz mi yeniden yaratılacakmışız? Hayır, onlar Rablerine kavuşmayı inkâr etmektedirler. |
Bir de: â! Arzda gaib olduğumuzda mı? Cidden biz mi muhakkak yeni bir hılkatte olacağız? dediler, fakat onlar rablarının likasını (huzuruna varacaklarını) inkâr eden kâfirlerdir |
Dediler ki: Yeryüzünde toprağa karışıp belirsiz hale geldiğimizde mi yeniden yaratılacağız ? Hayır, (onlar buna inanmamakla) Rablarına kavuşmayı inkâr ediyorlar. |
"Biz toprakta kaybolduktan sonra, yeni bir yaratılış içinde mi olacağız?" dediler. Doğrusu onlar, Rablerine kavuşmayı inkâr edenlerdir. |
Ve dediler ki: «Biz yerde gaib olduğumuz zaman mı, muhakkak biz mi bir yeni yaradılışta bulunacağız?» Evet. Onlar Rablerine kavuşmayı inkar eden kimselerdir. |
21 / 414 |
Secde Suresi
11.Ayet |
قُلْ يَتَوَفَّاكُمْ مَلَكُ الْمَوْتِ الَّذِي وُكِّلَ بِكُمْ ثُمَّ إِلَىٰ رَبِّكُمْ تُرْجَعُونَ -11 |
De ki: “Sizin için görevlendirilen ölüm meleği canınızı alacak, sonra Rabbinize döndürüleceksiniz.” |
De ki size müvekkel kılınmış olan melekül´mevt canınızı alacak, sonra döndürülüb rabbınıza götürüleceksiniz |
De ki: Sizin (ruhunuzu almaya) görevli kılınan Ölüm Meleği canınızı alır, sonra da Rabbınıza döndürülürsünüz. |
De ki: "Üzerinize vekil edilen ölüm meleği, canınızı alır, sonra Rabbinize döndürülürsünüz." |
De ki: «Size müvekkel olan ölüm meleği, sizin canınızı alacaktır. Sonra da Rabbinize döndürüleceksiniz.» |
21 / 414 |