KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ

52-TUR SURESI (49 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49
Tur Suresi 29 Ayet ve Mealleri
52-TUR SURESI - 29. AYET    Mekke
فَذَكِّرْ فَمَا أَنْتَ بِنِعْمَتِ رَبِّكَ بِكَاهِنٍ وَلَا مَجْنُونٍ -29
Fe zekkir fema ente bi nı´meti rabbike bi kahiniv ve la mecnun
Fe zekkir fe mâ ente bi ni’meti rabbike bi kâhinin ve lâ mecnûn (mecnûnin).
52-Tur Suresi 29. Ayeti Kerime Mealleri
A. GÖLPINARLI : Artık öğüt ver, gerçekten de Rabbinin nîmeti sâyesinde sen, ne kâhinsin, ne deli.
ADEM UĞUR : (Resûlüm!) Sen öğüt ver. Rabbinin lütfuyla sen ne bir kâhinsin, ne de bir deli.
ALİ FIKRİ YAVUZ : O halde (Ey Rasûlüm, sen) öğüd ve nasihata devam et; çünkü sen, Rabbinin (nübüvvet ve İslâm) nimeti sayesinde ne kâhinsin, ne mecnûn...
BEKİR SADAK :Ogut ver; Rabbinin nimetiyle sen, ne kahinsin ne de delisin.
CELAL YILDIRIM : Sen öğüt vermeye devam et. Sen, Rabbin nîmetiyle ne bir kâhinsin, ne de deli...
DİYANET : (Ey Muhammed!) O hâlde, sen öğüt ver. Rabbinin nimeti sayesinde, sen ne bir kâhinsin, ne de bir deli.
DİYANET VAKFI : (Resûlüm!) Sen öğüt ver. Rabbinin lütfuyla sen ne bir kâhinsin, ne de bir deli.
DİYANET İSLERİ : Öğüt ver; Rabbinin nimetiyle sen, ne kahinsin ne de delisin.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): O halde va´z-u tezkire devam et, çünkü sen, rabbının ni´meti hakkı için, ne kâhinsin ne de mecnun
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : O halde anlatıp öğüt vermeye devam et; çünkü sen, Rabbinin nimeti hakkı için, ne kahinsin ne de mecnun!
GÜLTEKİN ONAN : Şu halde sen, öğüt verip hatırlat; çünkü sen, rabbinin nimetiyle ne kahinsin, ne mecnun.
H. BASRİ ÇANTAY : (Habîbim) sen hemen öğüt vermekde devam et. Öyle ya, sen Rabbinin ni´meti sayesinde ne bir kâhin, ne de bir mecnun değilsin.
MUHAMMET ESED : Öyleyse (ey Muhammed! Bütün insanlara) öğüt ver! Çünkü, Rabbinin rahmetiyle, sen ne bir kahinsin, ne de bir deli.
Ö NASUHİ BİLMEN : (29-30) Artık sen öğüt vermeğe devam et! Çünkü sen Rabbin nîmeti hakkı için ne bir kâhînsin ve ne de bir mecnûn. Yoksa diyorlar mı ki, «O bir şairdir, onun hakkında zamanın ızdırap veren felaketini bekliyoruz?»
SUAT YILDIRIM : Ey Resulüm, sen irşad ve nasihatina devam et! Sen Rabbinin ihsanı sayesinde kâfirlerin iddia ettikleri gibi kâhin de değilsin, deli de değilsin.
SÜLEYMAN ATEŞ : (Ey Muhammed), Sen hatırlat, öğüt ver. Rabbinin ni´meti sayesinde sen ne kâhinsin, ne de mecnun.
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : Artık hatırlat, öğüt ver! Rabbinin nimetine yemin olsun ki, sen ne kâhinsin ne de cin çarpmış.
FİZİLAL : Ey Muhammed! Sen hatırlat, öğüt ver. Rabbinin nimetiyle sen, ne kahinsin ne de delisin.
İBNİ KESİR : Sen; öğüt ver. Rabbının nimeti sayesinde sen; ne bir kahinsin, ne de bir deli.
TEFHİMÜL KURAN : Şu halde sen, öğüt verip hatırlat; çünkü sen, Rabbinin nimetiyle ne bir kâhinsin, ne de bir mecnun.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014