KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ

10-YUNUS SURESI (109 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109
Yunus Suresi 97 Ayet ve Mealleri
10-YUNUS SURESI - 97. AYET    Mekke
وَلَوْ جَاءَتْهُمْ كُلُّ آيَةٍ حَتَّىٰ يَرَوُا الْعَذَابَ الْأَلِيمَ -97
Ve lev caethüm küllü ayetin hatta yeravül azabel elım
Ve lev câethum kullu âyetin hattâ yerevûl azâbel elîm(elîme).
10-Yunus Suresi 97. Ayeti Kerime Mealleri
A. GÖLPINARLI : Kendilerine her çeşit deliller, mucizeler gösterilse de elemli azâbı görmedikçe.
ADEM UĞUR : Kendilerine (istedikleri) bütün mucizeler gelmiş olsa bile, elem verici azabı görünceye kadar inanmayacaklardır.
ALİ FIKRİ YAVUZ : Onlara bütün mûcizeler gelse bile; tâ acıklı azabı görecekleri ana kadar...
BEKİR SADAK :(96-97) Dogrusu Rabbinin soz verdigi azabi hak edenler, can yakici azabi gorene kadar kendilerine her turlu belge gelse bile inanmazlar.
CELAL YILDIRIM : (96-97) Onlar ki haklarında Rabbin sözü gerçekleşti, kendilerine her türlü âyet (belge ve mu´cize) de gelse, elem verici azabı görmedikçe (emin olunuz ki) inanmazlar .
DİYANET : (96-97) Şüphesiz, haklarında Rabbinin sözü (hükmü) gerçekleşmiş olanlar, kendilerine bütün mucizeler gelse bile, elem dolu azabı görünceye kadar inanmazlar.
DİYANET VAKFI : (96-97) Gerçekten haklarında Rabbinin sözü (hükmü) sabit olanlar, kendilerine (istedikleri) bütün mucizeler gelmiş olsa bile, elem verici azabı görünceye kadar inanmayacaklardır.
DİYANET İSLERİ : Doğrusu Rabbinin söz verdiği azabı hak edenler, can yakıcı azabı görene kadar kendilerine her türlü belge gelse bile inanmazlar.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): Velevse kendilerine her âyet gelmiş olsun, tâ o elîm azâbı görecekleri âna kadar
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : (evet imana gelmezler) -kendilerine her türlü mucize gelse bile- o acı azabı görecekleri ana kadar.
GÜLTEKİN ONAN : Onlara her ayet getirilse bile... Acı azabı görünceye kadar.
H. BASRİ ÇANTAY : (96-97) Üzerlerine Rabbinin kesilmesi hak olmuş bulunanlar (yok mu?) onlar, velev kendilerine her (hangi bir) âyet gelmiş olsun, acıklı bir azâb görecekleri (zamâ) na kadar îman etmezler.
MUHAMMET ESED : Kendilerine her türlü kanıtlayıcı belge gelse bile, ta ki (öte dünyada kendilerini bekleyen) o çok can yakıcı azabı gözleriyle görünceye kadar...
Ö NASUHİ BİLMEN : Velev ki, onlara her âyet gelsin. Pek acıklı azabı görünceye kadar (küfürlerinde devam ederler).
SUAT YILDIRIM : (96-97) (Kâfir olarak ölüp cehenneme gideceklerine dair) haklarında Rabbinin hükmü kesinleşmiş olanlar, her türlü mûcize de önlerine gelse, gayet acı azabı görmedikçe iman etmezler.
SÜLEYMAN ATEŞ : Onlara bütün âyetler gelmiş olsa bile, acı azâbı görünceye kadar (inanmazlar).
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : Tüm ayetler onlara gelse bile. Ta, o korkunç azabı görünceye kadar...
FİZİLAL : Onlara bütün uyarıcı mesajlar gelse bile. Ancak acıklı azabı görünce iman ederler.
İBNİ KESİR : Onlara her türlü ayet gelse bile elem verici azabı görünceye kadar.
TEFHİMÜL KURAN : Onlara her ayet getirilse bile.. Acıklı azabı görünceye kadar.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014