26-Şuara Suresi 99. Ayeti Kerime Mealleri |
A. GÖLPINARLI : |
Bizi, ancak o mücrimler saptırdı. |
ADEM UĞUR : |
Bizi ancak o günahkârlar saptırdı. |
ALİ FIKRİ YAVUZ : |
Bizi ancak (kendilerine uyduğumuz bizden önceki) mücrimler sapıttı. |
BEKİR SADAK : | (96-102) Orada putlariyla cekiserek: «Vallahi biz apacik bir sapiklikta idik; cunku biz sizi alemlerin Rabbine esit tutmustuk; bizi saptiranlar ancak suclulardir; simdi sefaatcimiz, yakin bir dostumuz yoktur; keski geriye bir donusumuz olsa da inananlarda |
CELAL YILDIRIM : |
Ve bizi ancak suçlu günahkârlar saptırdı. |
DİYANET : |
“Bizi ancak (önderlerimiz olan) suçlular saptırdı.” |
DİYANET VAKFI : |
Bizi ancak o günahkârlar saptırdı. |
DİYANET İSLERİ : |
Orada putlarıyla çekişerek: "Vallahi biz apaçık bir sapıklıkta idik; çünkü biz sizi Alemlerin Rabbine eşit tutmuştuk; bizi saptıranlar ancak suçlulardır; şimdi şefaatçimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keşke geriye bir dönüşümüz olsa da inananlardan olsak" derler. |
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): |
Ve bizi hep o mücrimler şaşırtmıştı |
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : |
Ve bizi hep o suçlular şaşırtmıştı. |
GÜLTEKİN ONAN : |
"Bizi suçlu günahkarlardan başka saptıran olmadı." |
H. BASRİ ÇANTAY : |
«Bizi o mücrimlerden başkası sapdırmadı». |
MUHAMMET ESED : |
yine de (sizi tanrılaştırarak) yoldan çıkmamıza günah (önderlerimiz) sebep oldu! |
Ö NASUHİ BİLMEN : |
«Ve bizi ancak o mücrimler sapıtmış oldular.» |
SUAT YILDIRIM : |
(96-102) Orada putlarıyla çekişirken şöyle derler "Vallahi de, tallahi de biz besbelli bir sapıklık içinde imişiz!" "Çünkü biz sizi Rabbülâlemin ile bir tutuyorduk. Ama bizi saptıranlar da, o mücrimler oldu." "Şimdi artık ne şefaatçimiz var bizim, ne candan bir dostumuz!" "Ah! Ne olurdu, imkân olsa da dünyaya bir dönsek ve müminlerden olsaydık!" |
SÜLEYMAN ATEŞ : |
"Ama bizi saptıran o suçlulardır." |
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : |
"Bizi saptıran, o suçlulardan başkası değildi." |
FİZİLAL : |
Bizi ağır suçlular yoldan çıkarmışlardır. |
İBNİ KESİR : |
Ve bizi suçlulardan başka da saptıran olmamıştı. |
TEFHİMÜL KURAN : |
«Bizi suçlu günahkârlardan başka saptıran da olmadı.» |