KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

3-AL-I İMRAN SURESI (200 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Al-i İmran Suresi 139  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 3/139
3-AL-I İMRAN SURESI - 139. AYET    Medine
وَلَا تَهِنُوا وَلَا تَحْزَنُوا وَأَنْتُمُ الْأَعْلَوْنَ إِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِنِينَ -139
Ve la tehinu ve la tahzenu ve entümül a´levne in küntüm mü´minın
3-Al-i İmran Suresi 139. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve fütur getirmeyiniz ve mahzun olmayınız ve siz mü´minler iseniz çok yükselmiş olanlar ancak sizlersiniz.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve gevşeklik göstermeyiniz ve üzüntüye kapılmayınız ve siz mü'minler iseniz çok yükselmiş olanlar ancak sizlersiniz...
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Artık ey ehli imân!. Kur'ân-ı Kerim'in açıklamalarına dikkat ediniz, geçmiş ümmetlerin tarihî hayatını düşününüz, Uhud gazvesindeki bazı hadiseleri düşünüp ümitsizliğe düşmeyiniz (ve) düşmanlarınızla savaş hususunda (gevşeklik göstermeyiniz ve) size isabet etmiş olan bazı elem verici olaylardan dolayı (üzüntüye kapılmayınız ve siz mü'minler iseniz) siz kuvvetli bir imâna sahip iseniz veya Cenab'ı Hak'kın size zafer ve galibiyet ihsan edeceğine dair ilâhî vadisini tasdik etmiş iseniz şüphe yok ki (çok yükselmiş olanlar) Allah katında yüce mertebelere ulaşanlar (ancak sizlersiniz) çünkü siz hak üzere bulunmaktasınız, savaşınız Allah içindir. Allah'ın dinini yaymak ve yüceltmek içindir. Düşmanlarınız ise bâtıla hizmet etmektedirler. Onların savaşları şeytan içindir. Ey müslümanlar sizden şehit olanların makamları cennettir, düşmanlarınızın gidecekleri yerler ise mutlaka cehennemdir. Artık Ey müslümanlar!. Bu yüksek mertebenizi düşününüz, ona göre din uğrunda fedakârlıktan geri durmayınız. Akibet sizin içindir. Nitekim bu ilâhî müjde, asrı saadette ve daha sonra gerçekleşmiş, asırlardan beri hakimiyetten mahrum perişan bir halde yaşayan bir insanlık kitlesi Islâmiyeti kabul eder etmez doğuda ve batıda hakimiyeti elde etmişlerdir. Bu akibeti vaktiyle müjdelemiş olan Kurân-ı Kerim'in ebedî bir mucize olduğu bu suretle de ortaya çıkmıştır. Binaenaleyh müslümanlar, asla ümitsizliğe düşmemelidirler. İslâm dininin yüksek emirlerine hakkıyla uydukları takdirde birçok nimetlere, ve zaferlere kavuşacaklardır.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014