KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

3-AL-I İMRAN SURESI (200 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Al-i İmran Suresi 127  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 3/127
3-AL-I İMRAN SURESI - 127. AYET    Medine
لِيَقْطَعَ طَرَفًا مِنَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَوْ يَكْبِتَهُمْ فَيَنْقَلِبُوا خَائِبِينَ -127
Li yaktaa tarafem minellezıne keferu ev yekbitehüm fe yenkalibu haibın
3-Al-i İmran Suresi 127. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Tâ ki, o küfredenlerden bir kısmını kessin, veya onları mağlûp etsin de hâip ve hâsir oldukları halde geri dönüp gitsinler.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Tâki, o küfredenlerden bir kısmını kessin, veya onları mağlûp etsin de bozguna uğramış oldukları halde geri dönüp gitsinler.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bir de Ey müslümanlar! Cenab'ı Hak, size bu zaferi ihsan edecek (tâki o küfredenlerin bir kısmını) bir gurubunu (kessin) onları harp meydanında parçalasın, helak etsin, kısmen esarete düşürsün (veya onları mağlûp) hezimetle, korku ve dehşette zillete mâruz (etsin de bozguna uğramış,) umduklarına kavuşmaktan mahrum (oldukları halde geri dönüp güsinler) yurtlarına Öyle mağlûp ve ümitsiz bir halde dönsünler. Yâni: Onlar kısmen öl dürtsün, esarete mâruz olsunlar, kısmen de zelilce bir halde geri dönebilsinler. Böyle: (ve = veya) tabirleri bu gibi yerlerde terdit bir fikri (İki ihtimalle anlatmak) için değil tenvî (çeşitlendirmek) içindir. Yani: Düşmanların felâketleri böyle muhtelif surette vuku bulacaktır. Nitekim öyle de vuku bulmuştur

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014