KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

3-AL-I İMRAN SURESI (200 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Al-i İmran Suresi 104  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 3/104
3-AL-I İMRAN SURESI - 104. AYET    Medine
وَلْتَكُنْ مِنْكُمْ أُمَّةٌ يَدْعُونَ إِلَى الْخَيْرِ وَيَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَيَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنْكَرِ ۚ وَأُولَٰئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ -104
Velteküm minküm ümmetüy yed´une ilel hayri ve ye´mürune bil ma´rufi ve yenhevne anil münker* ve ülaike hümül müflihun
3-Al-i İmran Suresi 104. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve sizden hayra davet eder, ma´ruf ile, münkerden nehy eyler bir cemaat bulunsun, işte felâh bulucular onlardır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve sizden hayra davet eder, iyiliği emreder, kötülüğü nehy eyler bir cemaat bulunsun işte felah bulucular onlardır..
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler, İslâm milletini başka milletler gibi ayrılığa düşmekten men etmektedir. Bilâkis bu İslâm milleti arasında pek iyi niyetle hareket ederek bütün insanlığı irşat edecek, ittihat ve ittifaka davet eyleyecek zümrelerin bulunmasını em reyi em ektedir. Şöyle ki: Ey Mu ham m ed ümmeti! Siz daima birlik ve dayanışma içinde olunuz (ve sizden) insanları (hayra) dünyevî ve uhrevî menfaatlere (davet eder) delâlette, tavsiyede bulunur ve (iyiliği) meşru, makul, faideli şeyleri lütuf kârca bir biçimde (emir) eder. Ve (kötülükten) gayri meşru, gayri ahlâkî şeylerin yapılmasından (nehy eyler) bunların terkini, fenalığını ihtar eyler (bir cemaat) bir seçkin zümre (bulunsun) umum insanların uyanması, aydınlanması, istifadesi bu gibi zatların bulunmasına bağlıdır (ve işte felah bulucular), kemâliyle felah ve kurtuluşa erenler (onlardır.) Böyle insanları hayra davet edip kötü şeyi yasaklayan nasihatçi iyi niyetli olan zatlardır, mücahitlerdir. Nitekim muhterem, mü et eh it İmam Ahmet tbni Ham bel d en rivayet edilmiştir ki: Peygamber Efendimiz, bir gün minberde iken "insanların hayırlısı kimdir" diye sorulmuş, Rasilli Ekrem Hazretleri de şöyle cevap vermiştir: İnsanların en hayırlısı, onlara iyiliği emir, onları kötülükten alıkoyandır, ve onların Allah Teâlâ'dan en fazla sakınandır, ve silai rahme en fazla riayet eyleyenidir. Velhâsıl: Bütün müslümanlar birbiri hakkında iyi niyetli olduğu gibi içlerinden bir kısım seçkin zevat da daima emri mâruf ve nehyi münkerde bulunarak İslâm milletinin diyanetine, ahlâkına, içtimaiyatına hizmette bulunmalıdır. Ve bu hizmet bütün milletçe takdir ve yüce edilmelidir. Gerçekten de iyiliği emr, kötülüğü yasaklamak bu rahmete ermiş ümmet için bir büyük dini vazifedir. Bu vazife esasen bütün müslümanlara yöneliktir. Fakat ümmetin fertlerinden her biri bu vazifeyi ifa edebilecek bir iktidarda bulunmaz. Bu mühim vazifeyi güzelce yapabilmek için ilim ister, tecrübe ister, hakimane hitapta bulunmak melekesi ister, umum halkın ihtiyacını takdir etmek kabiliyeti ister. Binaenaleyh bu kutsal vazife, kifaye yoluyla farzdır. Bir halk arasında bunlardan bir zümrenin bu vazifeyi ifa etmesiyle bu fârize ifa edilmiş olur. Böyle bir vazife hiç ifa edilmediği takdirde ise bütün millete dinî sorumluluk gelir, hepsi de günahkâr olur. Bu vazife en büyük bir hayırseverliktir, insanî değerlerin tecellisine, İslâm milletinin aydınlanmasına, terakkisine, bir kardeşlik dahilinde yaşamasına hadimdir. Maalesef bunu takdir edem iyen I er de bulunur. Binaenaleyh bir muhitte kötü şeyi yasaklama vecibesi, eğer mümkün ise el ile yapılır, bu mümkün değilse dil ile yapılır. Buda kabil değilse, o fenalık kalb ile red edilir ve kötülenir.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014