KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

3-AL-I İMRAN SURESI (200 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Al-i İmran Suresi 17  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 3/17
3-AL-I İMRAN SURESI - 17. AYET    Medine
الصَّابِرِينَ وَالصَّادِقِينَ وَالْقَانِتِينَ وَالْمُنْفِقِينَ وَالْمُسْتَغْفِرِينَ بِالْأَسْحَارِ -17
Essabirıne ves sadikıyne vel kanitıne vel münfikıyne vel müstağfirıne bil eshar
3-Al-i İmran Suresi 17. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Onlar sabredicilerdir, sâdıktırlar, ibadetlere müdavimdirler, infak edenlerdir, seher vakitlerinde de istiğfarda bulunanlardır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Onlar, sabır edicilerdir, sadıktırlar, ibâdetlere devam edenlerdir, infak edenlerdir, seher vakitlerinde de istiğfarda bulunanlardır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
(Onlar) yani o takva sahibi zatlar (sabır edicilerdir.) Kendilerine gelen sıkıntılara tehammül edicidirler ve (sadıktırlar.) Sözleri, özleri doğrudur, gizli ve acil; olarak sadakat sahibidirler. (İbadetlere devam edenlerdir) Kanıt, yani: İlâhî emirlere karşı itaatkârdırlar. (İnfak edenlerdir) mallarından fakir ve zayıflara sadaka verir ve yardımda bulunurlar. (Seher vakitlerinde de istiğfarda) namazda, niyazda ilâhî affı istirhamda (bulunanlardır.) İşte takva sahibi olan zatlar, bu seçkin vasıflara sahip bulunurlar. Ne güzel bir hayat tarzı! § Sabır: Acıya katlanmak, hoşa gitmeyen hallerde telâş göstermeyip sızlanmadan tahammül etmektir. Akıl ve şeriatın uygun görmediği hususlarda nefsi tutmak ve men ederek onları işlemekten kaçınmaktır. Günahlardan kaçınarak nefsin bu konudaki temayüllerine karşı direnmeye (sabır anil maaşi) denir. Gelen musibetlere, kederlere tahammül etmeye de (sabr alel' mesaib) denilir ki karşıtı ce'zadır. Maamafih sabır genel manalı bir kelimedir. Yerine göre şecaat, kanaat, sır saklama, gönül genişliği mânasında da kullanılır. Sabrın sonu zaferdir. Müdafaası mümkün, din ve ahlâka aykırı olan şeylere karşı tahammül etmek ise sabır değil, bir meskenettir. 'Sensin eden imdat ile memnun zuefayı" "Dîl katre'i simab şud ey sabr gücai" § Seher: Fecrin doğusundan biraz evvelki vakittir ki, güneş tekrar doğmaya, insanlık âlemine yeni bir hayati faaliyeti gelmeye yüz tutmuş olur. Bu, bir feyizli andır, temiz ruhların neşelenecekleri bir zamandır. Kalplere bir ilâhi zevk ve ferahlığın tesir edeceği ruhanî bir demdir. Binaenaleyh böyle bir zamanda gaflet uykusundan uyanarak namaz kılmak, zikir ve teşbihle bulunmak, Cenâb-ı Hakka kullukta bulunarak dua ve niyaza devam etmek ne güzide bir harekettir. Nasıl, güzide olmasın ki, bu anda yapılan ibâdetlere, istiğfarlara Kur'an lisânı ile büyük bir kıymet veriliyor. Artık bu pek kıymetli bir zamanın feyizlerinden nasip almaya çalışmalı değil miyiz? "Ref eder did ar ve çilinden nikahın vakti s'u'b.h" "Anı seyreyler o kim bidâr olur vakti seher" Sabah vakti, yüzünden peçesini kaldırır. Seher vaktinde uyanık olan kimse onu seyreder.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014