21-Enbiya Suresi 61. Ayeti Kerime Mealleri |
A. GÖLPINARLI : |
Öyleyse dediler, onu halkın gözü önüne getirin de söylediği söze tanıklıkta bulunsunlar. |
ADEM UĞUR : |
O halde, dediler, onu hemen insanların gözü önüne getirin. Belki şahitlik ederler. |
ALİ FIKRİ YAVUZ : |
(Nemrud ve kavminin ileri gelenleri şöyle) dediler: “- Öyle ise, onu insanların gözleri önüne getirin, belki (yaptığı işe) şahidlik ederler.” |
BEKİR SADAK : | (60-61) Bazilari: «Ibrahim denen bir gencin onlari diline doladigini duymustuk» deyince, «O halde bunlarin sahidlik edebilmeleri icin onu halkin gozu onune getirin» dediler. |
CELAL YILDIRIM : |
Bunların şahitlik etmeleri ic!n onu halkın önüne getirin, dediler. |
DİYANET : |
(Bir kısmı da) “O hâlde haydi, onu insanların gözü önüne getirin. Belki (bu konuda) şahitlik ederler” dediler. |
DİYANET VAKFI : |
O halde, dediler, onu hemen insanların gözü önüne getirin. Belki şahitlik ederler. |
DİYANET İSLERİ : |
Bazıları: "İbrahim denen bir gencin onları diline doladığını duymuştuk" deyince, "O halde bunların şahidlik edebilmeleri için onu halkın gözü önüne getirin" dediler. |
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): |
Haydin dediler: getirin onu nâsın gözleri önüne belki şehadet ederler |
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : |
hadi onu halkın gözleri önüne getirin, belki (onlar da aleyhinde) şehadet ederler.» dediler. |
GÜLTEKİN ONAN : |
Dediler ki: "Öyleyse, onu insanların gözü önüne getirin ki ona (nasıl bir ceza vereceğimize) şahid olsunlar." |
H. BASRİ ÇANTAY : |
Dediler: «O halde onu insanların gözleri önüne getirin. Olur ki onlar da (aleyhinde) şâhidlik ederler». |
MUHAMMET ESED : |
(Berikiler:) "Onu insanların karşısına çıkarın, (aleyhine) tanıklık etsinler!" dediler. |
Ö NASUHİ BİLMEN : |
«Haydin dediler. O´nu nâsın gözleri önüne getiriniz; umulur ki onlar şehâdette bulunurlar.» |
SUAT YILDIRIM : |
"Haydin, dediler, getirin onu halkın huzuruna ki çekeceği cezaya onlar da şahit olsunlar." |
SÜLEYMAN ATEŞ : |
"Onu insanların gözü önüne getirin de (nasıl cezâlandırılacağına) tanık olsunlar" dediler. |
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : |
Dediler: "Halkın gözleri önüne getirin onu ki, açıkça görebilsinler." |
FİZİLAL : |
O halde onu yakalayıp halkın karşısına getiriniz ki, herkes bu suçunun tanığı olsun dediler. |
İBNİ KESİR : |
Dediler ki: O halde bunların şahidlik edebilmeleri için onu insanların gözleri önüne getirin. |
TEFHİMÜL KURAN : |
Dediler ki: «Öyleyse, onu insanların gözü önüne getirin ki ona (nasıl bir ceza vereceğimize) şahid olsunlar.» |