KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

3-AL-I İMRAN SURESI (200 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Al-i İmran Suresi 144  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 3/144
3-AL-I İMRAN SURESI - 144. AYET    Medine
وَمَا مُحَمَّدٌ إِلَّا رَسُولٌ قَدْ خَلَتْ مِنْ قَبْلِهِ الرُّسُلُ ۚ أَفَإِنْ مَاتَ أَوْ قُتِلَ انْقَلَبْتُمْ عَلَىٰ أَعْقَابِكُمْ ۚ وَمَنْ يَنْقَلِبْ عَلَىٰ عَقِبَيْهِ فَلَنْ يَضُرَّ اللَّهَ شَيْئًا ۗ وَسَيَجْزِي اللَّهُ الشَّاكِرِينَ -144
Ve ma muhammedün illa rasul* kad halet min kablihir rusül* e fe im mate ev kutilenkalebtüm ala a´kabiküm* ve mey yenkalib ala akıbeyhi fe ley yedurrallahe şey´a* ve seyeczillahüş şakirın
3-Al-i İmran Suresi 144. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve Muhammed de ancak bir peygamberdir. Ondan evvel de peygamberler gelip geçmiştir. Eğer o ölse veya öldürülse siz gerisin geriye mi dönüvereceksiniz? Ve her kim gerisin geriye dönerse elbette Allah Teâlâ´ya hiç bir zarar vermiş olamaz. Ve Allah Teâlâ şükredenlere mükâfaat verecektir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve Mu ham m ed de ancak bir peygamberdir. Ondan evvel de peygamberler gelip geçmiştir. Eğer o ölse veya öldürülse siz gerisin geriye mi dönüvereceksiniz?. Ve her kim gerisin geriye dönerse elbette Allah Teâlâ'ya hiçbir zarar vermiş olamaz. Ve Allah Teâlâ şükreden I ere mükâfat verecektir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu âyeti kerime de Uhud gazvesindeki yenilgiye sebebiyet vermiş olan bir kısım İslâm erleri hakkında bir kınamayı içermektedir ve bütün müslümanlar için uyanışa vesile olacak bir hakikati bildirmektedir. Şöyle ki: Ey bütün müslümanlar!. Ve ey Uhud gazvesinde bulunmuş olan İslâm mücahitler!!. Malumdur ki, bütün insanlar bu dünyada geçici bir zaman için yaşarlar, sonra da âh i ret âlemine çıkar giderler. Binaenaleyh Hz. Mu ham m ed de bir mübarek insandır. (Ve Mu ham m ed de ancak bir Peygamberdir) Peygamberlik vazifesine ve şerefine sahiptir. Yoksa ilahlık sıfatına sahip ve ölümden kurtulmuş değildir. (Ondan evvel de) Hz. Muhammed'den önce de nice (peygamberler gelip geçmiştir) Hz. Adem'den Hz. Muhammed'in zamanına kadar dünyaya gelmiş olan bütün peygamberler bilahara vefat edip ebediyet âlemine göç eylemişlerdir. Böyle bir akıbet, yalnız Hz. Muhamed'e mahsus değildir. Binaenaleyh (eğer o) Hz. Mu ham m ed de vakti gelip t e (ölse veya) faraza düşmanları tarafından (öldürülse siz) ümitsizliğe düşerek (gerisin geriye mi dönüvereceksiniz?) Cenâb-ı Hak muhafaza buyursun dinden mi döneceksiniz? Cahiliyet haline mi geri gideceksiniz? Böyle bir hareket hiç caiz makul, sizlere lâyık olur mu?. (Ve) bununla beraber (her kim gerisin geriye dönerse) tekrar küfür ve şirke dönerse kendisinin zararına, helakin a, hizmet etmiş olur. (Elbette Allah Teâlâ'ya hiçbir zarar vermiş olamaz). Cenâb-ı Hak kimsenin imanına hâşâ muhtaç değildir. İmândan mahrum kalan, küfür ve inkâr halinde yaşayan kimseler kendilerini zararlara, felâketlere düşürmüş olurlar. (Ve Allah Teâlâ) kerimdir rahimdir. Sırf ilâhî yardımının gereği olmak üzere (şükredenlere) elde ettikleri imânın değerini bilip Cenâb-ı Hak'ka şükürlerini arz edenlere dünyada da, âhirette de (mükâfat verecektir). Artık aklı başında olan bir insan, bunu düşünmelidir. Cenâb-ı Hak'kın mükâfatına kavuşmayı en yüce bir gaye bilmelidir. Bunun aksine hareket edenler kendilerini ebedî felâketlere uğratmış olurlar. Evet!. Cenâb-ı Hak'kın hiçbir kimseye ihtiyacı yoktur. Fakat maddî ve manevî nice ihtiyaçlar içinde yaşayan insanlar, kendi hayatlarını, kendi istikballerini düşünmeli, İslâmiyet nîmetinin değerini bilmeli, o sayede istikballerini temin etmiş bulunmalıdırlar. Bundan başka kurtuluş çaresi yoktur. Artık Uluıd gazvesinde Rasüli Ekrem'in şehit düştüğüne dair düşmanların uydurma şayialarına bakıp dacihad meydanından ayrılmış olan bir kısım İslâm erlerinin bu hareketleri de elbette uygun değildir. Bilâkis Rasüli Ekrem Efendimiz şehit düşmüş olsa idi yine İslâm mücahitlerinin Allah yolunda cihada devam etmeleri lâzım gelirdi. Nitekim ashabı kiramdan En es ibni Nadr böyle hareket etmiş "Rasüli Ekrem şehit düştü ise Rabbi bakidir; dini yaşamaktadır" diyerek şehit oluncaya kadar düşmanlara kılına ile saldırıp durmuştur. Ve yine vaktiyle birçok peygamberler vefat etmiş oldukları halde bir kısım ümmetleri onların izlerini takip edip durmuşlardır, geri dönmemişlerdir. Allah'a ham d olsun ki İslâm milleti peygamberin vefatından beri asırlarca dini İslâm'a sarılarak müslümanlıklarını muhafazaya çalışmışlardır. Bunun aksine hareket, müslümanlar için bir felâkettir, bir ebedî helaktir. Cenab'ı Hak cümlemizi uyanıklıktan ayırmasın, âmin…

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014