KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

3-AL-I İMRAN SURESI (200 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Al-i İmran Suresi 137  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 3/137
3-AL-I İMRAN SURESI - 137. AYET    Medine
قَدْ خَلَتْ مِنْ قَبْلِكُمْ سُنَنٌ فَسِيرُوا فِي الْأَرْضِ فَانْظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُكَذِّبِينَ -137
Kad halet mim kabliküm sünenün fe sıru fil erdı fenzuru keyfe kane akıbetül mükezzibın
3-Al-i İmran Suresi 137. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Muhakkak sizden evvel birçok vak´alar gelip geçmiştir. Artık yerde dolaşınız da bakınız ki, tekzîp edenlerin akıbetleri nasıl olmuştur?
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Muhakkak sizden evvel birçok olaylar gelip geçmiştir. Artık yerde dolaşınız da bakınız ki, yalanlayanların âkibetleri nasıl olmuştur.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler de m üs I umanları gayrete getirmektedir, İslâmiyet üzere sebatkâr bulundukça nice yüksek başarılara ulaşacaklarını müjdelemektedir. Ve Uhud gazvesinde bazı zatların şehit veya yaralı düştüklerinden dolayı gevşekliğe, hüzün ve kedere düşmelerini tavsiye buyurmaktadır. Şöyle ki: Ey Mu ham m ed Ümmeti! (Muhakkak sizden evvel) insanlık âleminde (birçok) tarihî, feci (olaylar gelip geçmiştir) din düşmanları olan nice kavimler bir müddet ihmal edilmişler ise de sonra yakalanıp lâyık oldukları azaplara kavuşturulmuşlardır. İşte Uhud gazvesinde İslâm düşmanlarının bir galibiyet göstermeleri de geçici olmuştur, onlar da bir felâkete uğrayacaklardır. (Artık) Ey m üs l umanlar! (Terde) yer yüzünde, çeşitli ülkelerde (dolaşınız da bakınız ki) Peygamberleri, ilâhî hükümleri (yalanlayanların) hak dine karşı isyan edenlerin (âkibetleri) son günleri (nasıl olmuştur) onlar ne acı felâketlere, mağlûbiyetlere uğramışlardır. Binaenaleyh o gibi din düşmanlarına bir vakte kadar hikmet gereği mühlet verilse de onlar nihayet lâyık oldukları acı âkibetlere kavuşacaklardır. Artık ey müslümanlar!. Siz ümitsizliğe düşmeyiniz, dayanıklıyı elden bırakmayınız.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014