18-Kehf Suresi 78. Ayeti Kerime Mealleri |
A. GÖLPINARLI : |
O zât, işte dedi, seninle benim aramda artık ayrılık bu. Sabredemediğin şeylerin iç yüzünü haber vereyim sana. |
ADEM UĞUR : |
(Hızır) şöyle dedi: "İşte bu, benimle senin aramızın ayrılmasıdır. Şimdi sana, sabredemediğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim." |
ALİ FIKRİ YAVUZ : |
Hızır şöyle dedi: “-İşte bu itiraz, seninle benim aramın ayrılmasına sebep olmuştur. Sana, o sabredemeğin şeylerin iç yüzünü haber vereyim: |
BEKİR SADAK : | O soyle soyledi: «Iste bu, seninle benim ayrilmamizi gerektiriyor; dayanamadigin islerin yorumunu sana anlatacagim» |
CELAL YILDIRIM : |
O kul: «İşte bu benimle senin ayrılmamız! O sabredemediğin şeylerin yorumunu sana anlatacağım : |
DİYANET : |
Adam, “İşte bu birbirimizden ayrılmamız demektir” dedi. “Şimdi sana sabredemediğin şeylerin içyüzünü anlatacağım.” |
DİYANET VAKFI : |
(Hızır) şöyle dedi: «İşte bu, benimle senin aramızın ayrılmasıdır. Şimdi sana, sabredemediğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim.» |
DİYANET İSLERİ : |
O şöyle söyledi: "İşte bu, seninle benim ayrılmamızı gerektiriyor; dayanamadığın işlerin yorumunu sana anlatacağım" |
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): |
İşte dedi: bu, seninle benim aramın ayrılması. Sana o sabredemediğin şeylerin te´vilini haber vereyim. |
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : |
O: «İşte bu, seninle benim ayrılmamız olacak! Şimdi sana o sabredemediğin şeylerin iç yüzünü haber vereyim. |
GÜLTEKİN ONAN : |
Dedi ki: "İşte bu, benimle senin aranda ayrılma (zamanı)mız. Sana, üzerinde sabır göstermeye güç yetiremeyeceğin bir yorumu haber vereceğim. |
H. BASRİ ÇANTAY : |
«İşte, dedi, bu benimle senin ayrılışımızdır. Sana üzerinde asla sabredemediğin şeylerin iç yüzünü haber vereceğim»: |
MUHAMMET ESED : |
(Bilge:) "İşte böylece seninle yol ayrımına gelmiş olduk." dedi, "Şimdi sana, sabır göstermediğin (bütün o olayların) iç yüzünü açıklayacağım: |
Ö NASUHİ BİLMEN : |
Dedi ki: «İşte bu, benimle senin aramızın ayrılışıdır. Üzerine sabra muktedir olamadığın şeylerin izahını sana haber vereceğim.» |
SUAT YILDIRIM : |
Hızır: "İşte" dedi, "seninle ayrılmamızın vakti gelmiş bulunuyor.Şimdi sana hakkında sabırsızlık gösterdiğin o meselelerin içyüzlerini tek tek bildireceğim: |
SÜLEYMAN ATEŞ : |
"İşte, dedi bu, benimle senin aramızın ayrılmasıdır. Şimdi sana sabredemeğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim." |
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : |
Dedi ki: "İşte bu, seninle benim aramın ayrılmasıdır. Şimdi sana tahammül edemediğin şeylerin içyüzünü haber vereceğim." |
FİZİLAL : |
O kulumuz, Musa´ya dedi ki; «Bu olay, birbirimizden ayrılmamızın sebebidir. Şimdi sana sabırla karşılayamadığın olayların nedenlerini açıklayacağım. |
İBNİ KESİR : |
O dedi ki: İşte bu; seninle benim ayrılışımızdır. Dayanamadığın işlerin içyüzünü sana anlatacağım. |
TEFHİMÜL KURAN : |
Dedi ki: «İşte bu, benimle senin aranda ayrılma (zamanı)mız. Sana, üzerinde sabır göstermeye güç yetiremeyeceğin bir yorumu haber vereceğim. |