7-A'raf Suresi 148. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Ve Mûsa´nın kavmi, O´ndan sonra ziynet takımlarından bir buzağı böğürmesi olan bir heykel edindiler. Onlar görmediler mi ki, o kendileriyle konuşamaz ve onlara bir yol gösteremezdi. Onu (ilâh) edindiler ve zalimler oluverdiler. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ve Musa'nın kavmi ondan sonra ziynet takımlarından bir buzağı, böğürmesi olan bir heykel edindiler. Onlar görmediler mi ki, o kendileriyle konuşamaz ve onlara bir yol gösteremezdi. Onu -ilâh- edindiler ve zâlimler oluverdiler. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler, Hz. Musa'nın geçici olarak ayrılmasının ardından İsrail oğullarının bir buzağı heykeline tapınmak cehaletini gösterdiklerini ve bilahara pişmanlık gösterip tevbe ettiklerini ve af dilediklerini beyan buyurmaktadır. Şöyle ki: (Ve Musa'nın kavmi ondan) Hz. Musa'nın Tür'a gittiğinden (sonra) vaktiyle kıptilerden emânet alıp onların helaki üzerine kendilerinde kalmış olan (ziynet takımlarından) Samiri namındaki bir münafıkın yapmasıyle (bir buzağı) buzağı gibi sesi (böğürmesi olan bir heykel edindiler.) bu iri heykel, bir rivayete göre öyle bir hünerle yapılmış ki, içerisine hava girince inek yavrusu gibi ses çıkarmaya başlamış. Diğer bir rivayete göre de bu heykelin aşağısında bir buzağı bulundurulmuş o buzağının sesi bu heykelin içinden dışarıya akseder olduğu için bu heykelin böğürmekte olduğu sanılmıştır. Diğer bir rivayete göre de Firavn'un denizde boğulacağı zaman Cibrili Emin bir at üzerinde cisimlenerek görülmüş, Samiri bunun farkında olup Hz. Cibril'in atının ayağının bastığı topraktan bir avuç almış, bunu yaptığı heykelin içine bırakmış, bunun tesiriyle bir harika olarak o heykel canlanmış, et kan sahibi olmuş, buzağılar gibi ses vermiştir. Bu rivayetlerden hangisinin doğru olduğunu Allah'ın ilmine havale ederiz.
Bu heykeli yapan Samiri adında bir şahıs ise de Hz. Harun'dan veya seçkin birkaç zatın dışındakilerde bu buzağıya taptıkları için bunun böyle meydana getirilmesi hepsine isnat edilmiştir.
Cenâb-ı Hak, o kavmi kınamak ve onların öyle beyinsizce hallerini teşhir etmek için buyuruyor ki: (Onlar) O heykele tapanlar, (görmediler mi ki) anlamadılar mı ki (o kendileriyle konuşamaz) kendilerine bir şey söyleyip anlatamaz (ve onlara bir yol gösteremez.) onları bir doğru yola sevkedecek emir ve yasakla bulunamaz. Artık ne gariptir ki, (Onu) öyle bir hayvan heykelini kendilerine (ilâh) mabut kabul (edindiler ve) o hareketleriyle (zâlimler oluverdiler.) ibâdete lâyık olmayan birşeye mâbutluk isnad ederek ibâdeti gerçek yerinin dışına yönelttiler, onlar evvelce de böyle cahilce hareketleriyle zalimlerden olmuşlardı.
|