6-En'am Suresi 35. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Ve eğer senin üzerine, onların kaçınmaları ağır gelmiş ise artık muktedir isen yerde bir menfez, veya gökte bir merdiven araştırıp da onlara bir âyet getirecek isen (haydi getir) ve eğer Allah Teâlâ dilese idi onları hidâyet üzerine toplardı. Sakın cahillerden olma. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ve eğer senin üzerine onların yüz çevirmeleri ağır gelmiş ise artık yapabilirsen yerde bir tünel, veya gökte bir merdiven araştırıp da onlara bir mucize getirecek isen -haydi getir- ve eğer Allah T e âlâ dilese idi onları hidâyet üzerine toplardı. Sakın câhillerden olma. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler de dinî hükümleri kabul etmek için kabiliyetin lâzım olduğunu, bu kabiliyetten mahrum olanlar ise irşat ve ikaz etmenin mümkün olamayacağını bildirmektedir. Ve bir takım kabiliyetsiz inkarcıların hâllerinden üzüntü duyan Yüce Peygamberin temiz ve hüzünlü kalbine teselli vermektedir. Şöyle ki: (Ve eğer) Habibim!. Ya Muhammedi. Aleyhisselâm (senin üzerine onların) o inkarcıların (yüz çevirmeleri) seni ve tebliğ ettiğin hükümleri kabulden kaçınmaları sana (ağır gelmiş) senin için fazla üzüntüye sebebiyet vermiş (ise) de sen mazeretlisin, onlara karşı lâzım gelen delilleri ileri sürmüş bulunmaktasın, başka ne yapacaksın!, (artık yapabilirsen) Çalış (yerde bir tünel) yer altında bir mevki (veya gökte) yükseklere doğru (bir merdiven araştırıp da onlara) o inkarcılara yer altından veya gök üstünden isteyip durdukları şekilde (bir mucize getirecek isen) bunu getirmeğe kudretin varsa (haydi getir) fakat Allah Teâlâ sana bu kudreti vermemiştir. Bununla beraber o istedikleri hârikaları vücude getirsen bile yine imân etmez, yine senden kaçınırlar, bunlar birer sihirdir derler, şayet imân etseler de o mecburi bir imân olacağı için yine kendilerine fâlde vermez, (ve eğer Allah Teâlâ) Onların hidâyetlerini (dileseydi onları) zorlayan, mecbur eden bir âyet, bir alâmel meydana getirmekle (hidâyet üzere toplardı.) onları hidâyete erdirirdi. Fakal onların hidâyetini dilememiştir. Çünki o halde onların imanları, zorlama yoluyla olmuş kendilerinin irâde ve ihtiyarlariyle alâkadar bulunmamış olurdu. Onlar öyle zorlayıc hârikaları görmeden imân etmeliydiler. Binaenaleyh Resulüm!, (sakın) fazla uzun tüye kapılıp da bu husustaki ilâhî hikmeti düşünemeyen (câhillerden olma) onlarır öyle hidayetten mahrumiyetleri, kendi kötü hareketlerinin bir cezasıdır, bir neticesidir Sen peygamberlik vazifesini yerine getirmiş olduğundan dolayı müsterih olabilirsin.
|