KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

6-EN'AM SURESI (165 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali En'am Suresi 25  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 6/25
6-EN'AM SURESI - 25. AYET    Mekke
وَمِنْهُمْ مَنْ يَسْتَمِعُ إِلَيْكَ ۖ وَجَعَلْنَا عَلَىٰ قُلُوبِهِمْ أَكِنَّةً أَنْ يَفْقَهُوهُ وَفِي آذَانِهِمْ وَقْرًا ۚ وَإِنْ يَرَوْا كُلَّ آيَةٍ لَا يُؤْمِنُوا بِهَا ۚ حَتَّىٰ إِذَا جَاءُوكَ يُجَادِلُونَكَ يَقُولُ الَّذِينَ كَفَرُوا إِنْ هَٰذَا إِلَّا أَسَاطِيرُ الْأَوَّلِينَ -25
Ve minhüm mey yestemiu ileyk ve cealna ala kulubihim ekinneten ey yefkahuhü ve fı azanihim vakra ve iy yerav külle ayetil la yü´minu biha hatta iza cauke yücadiluneke yekulüllezıne keferu in haza illa esatıyrul evvelın
6-En'am Suresi 25. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve onlardan seni dinleyenler vardır. Fakat onların kalbleri üzerine onu hakkı yalanlamalarına mani olacak kat kat perdeler ve kulaklarının içine de ağırlık koymuşuzdur. Ve eğer her bir mûcizeyi görseler ona yine inanmazlar. Hatta sana geldiklerinde seninle mücadelede bulunurlar. Kâfir olanlar der ki: «Bu, eskilerin uydurmalarından başka değildir.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve onlardan seni dinleyenler vardır. Fakat onların kalbleri üzerine onu hakkıyla anlamalarına mâni olacak kat kat perdeler ve kulaklarının içine de ağırlık koymuşuzdur. Ve eğer her bir mucizeyi görseler ona yine inanmazlar. Hattâ sana geldiklerinde seninle mücadelede bulunurlar. Kâfir olanlar der ki: Bu eskilerin uydurmalarından başka bir şey değildir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler de müşriklerin Kur'an'ı Kerim hakkındaki pek cahilce iddialarını çirkin bulmakta ve yalanlamaktadır. Ve onların Kur'an'ın beyanlarına karşı olan hareketleriyle kendi nefislerini bilmeksizin helake götürmüş olduklarını bildirmektedir. Şöyle ki: Habibim!. (Ve onlardan) o müşriklerden (seni dinleyenler) senin okuduğun Kur'an'ı dinleyip duranlar (vardır) artık ondan istifâde etmeli değil mi idiler!. (Fakat) yapmış oldukları kötü hareketlerinden, İslâmiyet'e karşı takındıkları düşmanca vaziyetlerden dolayı manevî bir ceza olmak üzere (onların kalbleri üzerine onu) o Kur'an-ı Kerim'i (hakkiyle anlamalarına) ona göre inançlarını düzeltmelerine (mâni olacak kat kat perdier ve kulaklarının içine ağırlık) sağırlık (koymuşuzdur) artık onlar, o Kur'an'ı Kerim'den istifâde edip müslüman olma şerefine kavuşacak bir kabiliyette değildirler, (ve eğer) Onlar (her bir mucizeyi görseler ona yine inanmazlar) herbirini inkâr ederek küfrlerinde İsrar eder dururlar. (Hattâ,) Habibim!. Onların âyetleri yalanlamış, küfrlerinde İsrarı bir derecededir ki, (sana geldiklerinde seninle mücadelede bulunurlar) kibir ve inatlarından dolayı seni inkâra devam ederler. Ve o (Kâfîr olanlar der ki: Bu) Kur'an kitabı (eskilerin) geçmiş kavimlerin (uydurmalarından) onların yazmış oldukları yalan hikâyelerden hurafalardan, saçmalıklardan (başka bir şey değildir) işte o dinsizler, o hayvanlara, heykellere tapan beyinsiz kimseler, kendi alçaklıklarını görmezler de Kur'an-ı Kerim gibi en güzel, en doğru, en hikmetli, en ebedî bir mucizeyi inkâr etmekle dinsizliğin ne kadar alçak basamağına düşmüş olduklarını göstermiş olurlar. § İbni Abbas Hazretlerinden rivayet olunuyor ki: Ebu Süfyan, Velid ibnil Mugayire, İbni Rebia, Ebu Cehil ve Nadr İbni Haris gibi bir cemaat, Rasülü Ekrem'in yanında bulunup okuduğu Kur'an-ı Kerim'i dinlemişler. Aralarında bulunan ve hurafeler kabilinden hikâyeleri nakledip duran Nadr'e sormuşlar: "Muhammed: Aleyhisselâm" Ne söylüyor?. Nedir o okuduğu şeyler?. Nadr da: "ben ne dediğini bilemiyorum, yalnız iki dudağı kımıldanıyordu, benim size hikâye ettiğim gibi geçmiş kavimlerin esatirini: Yani hurafelerini söyleyip duruyordu" demiş. Ebu Süfyan ise "hayır, ben onun söylediklerinin bir kısmını hak görüyorum" demekle Ebu Cehil: "Asla: hak değil" demek alçaklığında bulunmuş. Bunun üzerine bu âyeti kerime nazil olmuş, o beyinsiz dinsizlerin uğursuz, cahilce iddialarını yaymış ve çirkin bulmuştur.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014