KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

6-EN'AM SURESI (165 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali En'am Suresi 160  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 6/160
6-EN'AM SURESI - 160. AYET    Mekke
مَنْ جَاءَ بِالْحَسَنَةِ فَلَهُ عَشْرُ أَمْثَالِهَا ۖ وَمَنْ جَاءَ بِالسَّيِّئَةِ فَلَا يُجْزَىٰ إِلَّا مِثْلَهَا وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ -160
Men cae bil haseneti fe lehu aşru emsaliha ve men cae bis seyyieti fe la yücza illa misleha ve hüm la yuzlemun
6-En'am Suresi 160. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Her kim bir iyilik ile gelirse kendisi için onun on misli vardır. Ve her kim bir kötülük ile gelirse o ancak onun misli ile cezalandırılır. Ve onlar zulme uğramazlar.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Her kini bir iyilik ile gelirse kendisi için onun on misli vardır. Ve her kim bir kötülük ile gelirse o ancak onun misli ile cezalandırılır. Ve onlar zulme uğramazlar.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
(Her kim) herhangi bir mü'min (bir iyilik ile) âhiret âlemine (gelirse kendisi için) ilâhî bir lütuf olmak üzere (onun) o yaptığı iyiliğin, güzel amelin en az (on misli.) sevap vardır. (Ve her kim bir kötülük ile gelirse) Dinin yasaklarından birini işlemiş olursa âhirette (o ancak onun misli ile cezalandırılır.) o kötülüğün dengi olan bir azaba çarptırılır. (Ve onlar) Sevaplarının eksilmesi ve cezalarının arttırılması suretiyle (zulme uğramazlar.) haklarında adalete aykırı bir muamele yapılmaz. Meselâ: Bir müslüman bir günah işlerse onun dengi bir cezayı hak etmiş olur. Cenâb-ı Hak aff etmezse yalnız o cezaya uğrar çünkü bir müslüman, yaptığı günahın devamını istemez, ondan kurtulmak arzusunda bulunur. Bu cihetle yalnız bir misli cezayı hak etmiş bulunur. Fakat bir müslüman, bir ibâdette, güzel bir muamelede bulunursa bunun karşılığında ilâhî bir lütuf olarak en az on kat mükâfata kavuşur. Bir kâfirin yapacağı herhangi bir muamele ise dinî bir mahiyeti taşımamaktadır. Binaenaleyh o muameleden dolayı dünyada bir mükâfata ulaşsa da âhirette ulaşamayacaktır. Küfürle yan yana olan bir muamele, bir ibâdet, bir itaat sayılamaz. Fakat onun küfrü kendi azim ve kanaatine göre dâimidir, dünyada ebediyen yaşayacak olsa o kanaatte bulunacağına karar vermiş bulunmaktadır. Binaenaleyh onun bu kararı sonsuz olduğundan onun azabı da sonsuz bulunacaktır. Bu cihetle aralarında bir eşitlik vardır.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014