KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

6-EN'AM SURESI (165 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali En'am Suresi 6  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 6/6
6-EN'AM SURESI - 6. AYET    Mekke
أَلَمْ يَرَوْا كَمْ أَهْلَكْنَا مِنْ قَبْلِهِمْ مِنْ قَرْنٍ مَكَّنَّاهُمْ فِي الْأَرْضِ مَا لَمْ نُمَكِّنْ لَكُمْ وَأَرْسَلْنَا السَّمَاءَ عَلَيْهِمْ مِدْرَارًا وَجَعَلْنَا الْأَنْهَارَ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهِمْ فَأَهْلَكْنَاهُمْ بِذُنُوبِهِمْ وَأَنْشَأْنَا مِنْ بَعْدِهِمْ قَرْنًا آخَرِينَ -6
E lem yerav kem ehlekna min kablihim min karnim mekkennahüm fil erdı ma lem nümekkil leküm ve erselnes semae aleyhim midrara ve cealnel enhara tecrı min tahtihim fe ehleknahüm bi zünubihim ve enşe´na mim ba´dihim karnen aharın
6-En'am Suresi 6. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Görmediler mi onlardan evvel kaç nesli helâk ettik, o nesillere yeryüzünde size vermediğimiz imkanları vermiş idik ve onların üzerine göğü bol bol salıvermiştik ve ırmakları onların altlarından akar bir halde kılmıştık, sonra onları günahları sebebiyle helâk ettik ve onlardan sonra birer başka başka nesli vücuda getirdik.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Görmediler mi onlardan evvel kaç nesil helak ettik, o nesillere yeryüzünde size vermediğimiz imkânları vermiş idik ve onların üzerine göğü bol, bol salıvermiştik ve ırmakları onların altlarından akar bir halde kılmıştık, sonra onları günahları sebebiyle helak ettik ve onlardan sonra birer başka, başka nesil meydana getirdik.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu inkarcılar, alaycılar, Şam'a ve diğer tarihî beldelere sefer etmiş oldukları zaman (Görmediler mi) bırakmış oldukları eserleri, hayat tarihlerini öğrenmiş olmadılar mı? (onlardan evvel kaç nesil) Ne kadar muhtelif asırlarda yaşamış olan kimseleri (helak ettik) Nuh, Ad, Semüd, Lüt kavimleri bu cümledendir. Nemrud gibi, Fir'avn gibi geçici olarak saltanat sürmüş, sonra da küfürleri yüzünden helak olup gitmiş şahıslar da bu kabildendir. Artık bir kerre bunların hayat tarihlerini düşününüz, ey çağdaş inkarcılar… Ey kendi varlıklarına al d an an gafiller… (O nesillere yeryüzünde size vermediğimiz imkânları vermiş idik) Onlara yeryüzünde geniş ülkeler, büyük servetler, kuvvetler vermiş, onları yurdlarında sabit kılmıştık. (Ve onların üzerine göğü bol, bol salıvermiştik) Yani, onların arazilerini sulamak, ekinlerini fazlaca yetiştirmek için ülkelerine vakit, vakit fâideli yağmurlar yağdırmıştık, (ve ırmakları onların) evlerinin altlarından akar bir halde kılmıştık,) bu sayede birçok bağlara, bahçelere sahip bulunuyorlardı. İşte onlar, böyle pek fazla nimetlere kavuştukları halde dinden mahrum kalmış. Peygamberlerine tâbi olmamış oldukları için (sonra onları) yalnız öyle (günahtan sebebiyle helak ettik) onları o servetleri, nîmetleri o helakten kurtaramadı. Sizler ise neyinize güveniyorsunuz?. Onların tarihî hallerinden bir ibret dersi almalı değil misiniz? (ve onlardan sonra) O eski dinsiz kavimlerin ardından (birer başka nesil meydana getirdik.) binaenaleyh biliniz ki, Allah Teâlâ herşeye kadirdir. Sizin gibi inkarcıları dilediği zaman yok eder azaba kavuşturur. Daha nice kavimleri meydana getirebilir. O meydana getirilecek kavimler arasında nice akıllı, mütefekkir zâtlar bulunarak Allah'ın birliğini, Hz. Muhammed'in Peygamberliğini tasdik etmek ve yüceltmek şerefine nail olabilirler. Dünyevî ve Uhrevî selâmet ve saadete muvaffak bulunabilirler. Artık siz kendinizi düşününüz. "Kam" yüz sene demektir. Asır gibi. Burada Karn'den maksat, bir asırdaki cemaat veya bir zaman halkı veyahut bir Peygamberin ümmetidir.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014