KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

6-EN'AM SURESI (165 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali En'am Suresi 116  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 6/116
6-EN'AM SURESI - 116. AYET    Mekke
وَإِنْ تُطِعْ أَكْثَرَ مَنْ فِي الْأَرْضِ يُضِلُّوكَ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ ۚ إِنْ يَتَّبِعُونَ إِلَّا الظَّنَّ وَإِنْ هُمْ إِلَّا يَخْرُصُونَ -116
Ve in tütı´eksera men fil erdı yüdılluke an sebılillah iy yettebiune illez zanne ve in hüm illa yahrusun
6-En'am Suresi 116. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve eğer yerde bulunanların çoğuna itaat eder isen seni Allah Teâlâ´nın yolundan saptırırlar. Onlar sırf zandan başka birşeye tâbi olmazlar ve onlar yalan yanlış söyler dururlar.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve eğer yerde bulunanların çoğuna itaat eder isen seni Allah Teâlâ'nın yolundan sapıtırlar. Onlar sırf zan d an başka birşeye tâbi olmazlar ve onlar ancak yalan yanlış söyler dururlar.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
(Ve eğer) O inkarcıların o kadar cahilce halleri açık veya besbelli, İslâmİ hükümler ise sırf hikmet ve hakikat iken faraza o (yerde bulunanların çoğuna itaat eder isen) onların aldatmalarına, yaldızlı lakırdılarına kıymet verirsen, meselâ: Onlardan hakem tâyin edersen (seni Allah Teâlâ'nın yolundan) onun yüce dininden şer'İ hükümlerinden (sapıtırlar.) binaenaleyh onlar hiçbir vakit hareket rehberi olmaya lâyık değildirler. (Onlar) Mücadelelerinde, münakaşalarında (sırf zandan başka birşeye tâbi olmazlar.) kendi babalarının hak üzere olduklarına ait kuruntulara uyarlar, öyle temelsiz, cahilce iddiaları tâkibeder giderler, (ve onlar ancak yalan yanlış söyler dururlar.) Cenâb-ı Hak'ka karşı yalan söylemekten sıkılmazlar. Meselâ: Cenâb-ı Hak'ka evlât isnat ederler, putlara ibâdeti Cenâb-ı Hak'ka yakınlaşmaya vesile tanırlar, kendi kendine ölmüş hayvanların etlerini yemeyi helâl görürler, behire denilen hayvanların etini helâl görmezlerdi. § Şöyle ki: Cahiliye devrinde bazı dişi develerin veya koyunların kulağını bir işaret olmak için yararlar, serbest bırakırlardı. Bunlara binmezlerdi, bunlardan istifâde etmezlerdi, kendi kendilerine ölürlerse etlerini kadınlara haram görürlerdi.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014