5-Maide Suresi 96. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Size deniz avı ve onun yenilmesi bir faide olmak için helâl kılındı ve sizin üzerinize ihramda bulunduğunuz müddetce kara avı haram kılınmıştır. Huzuruna haşrolunacak olduğunuz Allah Teâlâ´dan korkunuz. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Size deniz avı ve onun yiyilmesi bir fâide olmak için helâl kılındı ve sizin üzerinize ihramda bulunduğunuz müddetçe kara avı haram kılınmıştır. Huzuruna toplanacak olduğunuz Allah Teâlâ'dan korkunuz. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler, ihramlılara karadaki avların haram kılınmasına karşılık onlara ve diğerlerine deniz aylarından istifâdenin helâl olduğunu bildirmektedir. Ve Kâbe'i Muazzamanın, haram ayın ehli imân için bir intizam sebebi, bir yükselme ve saadet sebebi olduğuna ve bütün bu kâinatı yaratıp bütün mükevvenatı hakkiyle bilen zâtı ilâhînin elbette ki her hususa ait emir ve yasağının bir hikmet gereği, bir başarı ve terakki vesilesi bulunduğuna işaret eylemektedir. Şöyle ki: Ey ihramlı olanlar!. (Size deniz avı) Yalnız denizlerde, ırmaklarda veya göllerde yaşayan, etleri yiyilip yiyilmeyen hayvanları avlamak (ve onun yiyilmesi) yani: Onlardan istifâde edilmesi ve balık kabilinden ise yiyilmesi (size) yerleşik olanlarınıza (ve yolculara) ticaret vesaire için o makama gelip gidenlere, misafirlere (bir fâide olmak için) onların tazelerinden yerleşik olanların yemeleri ve onların kesilip etleri kurutulmuş olanlardan da misafir olanların istifâde etmeleri için (helâl kılındı) artık bunlardan istifade edebilirsiniz, (ve sizin üzerinize ihramda bulunduğunuz müddetçe kara avı) çoğunlukla karada yaşayan av hayvanları isterse su kuşları gibi bazı vakitlerde su içinde yaşar olsunlar (haram kılınmıştır) bu da bir hikmet gereğidir. Binaenaleyh ey müslümanlar!. (Huzuruna) Mahkeme'i kübrâsına (toplanacak olduğunuz Allah Teâlâ'dan korkunuz) onun bütün emirlerine uyunuz, bütün bu gibi haram kıldığı şeyleri yapmayınız, sizin için başka sığınacak bir zat, bir makam yoktur.
§ Bizim Hanefî mezhebine göre bir ihramlı, ihramdan önce boğazlamış olduğu bir hayvanın etinden ihramdan sonra yiyebilir. Ve bir ihramlı, helâl = ihramlı olmayan bir kimsenin avladığı hayvanın etinden yiyebilir, isterse ihramlı olmayan, onu o ihramlı için avlamış olsun. Elverir ki, ihramlı o ava işaret ve dalalette bulunmuş olmasın. Fakat İmam Mâlik ile İmam Şartî ve İmam Ahmet'e göre bir ihramlı adına başkalarının avlamış olduğu avın etinden o ihramlı yiyemez.
|