KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

5-MAIDE SURESI (120 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Maide Suresi 20  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 5/20
5-MAIDE SURESI - 20. AYET    Medine
وَإِذْ قَالَ مُوسَىٰ لِقَوْمِهِ يَا قَوْمِ اذْكُرُوا نِعْمَةَ اللَّهِ عَلَيْكُمْ إِذْ جَعَلَ فِيكُمْ أَنْبِيَاءَ وَجَعَلَكُمْ مُلُوكًا وَآتَاكُمْ مَا لَمْ يُؤْتِ أَحَدًا مِنَ الْعَالَمِينَ -20
Ve iz kale musa li kavmihı ya kavmizküru nı´metellahi aleyküm iz ceale fıküm embiyae ve cealleküm mülukev ve ataküm ma lem yü´ti ehadem minel alemın
5-Maide Suresi 20. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve bir vakit de Mûsa kavmine dedi ki: «Ey kavmim! Allah Teâlâ´nın üzerinize olan nîmetini yâdediniz ki, içinizde peygamberler vücuda getirdi ve sizleri hükümdarlar kıldı ve âlemlerden hiçbir ferde vermediğini sizlere verdi.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve bir vakit de Musa kavmine demişti ki: Ey kavmim!. Allah Teâlâ'nın üzerinize olan nimetini hatırlayınız ki, içinizde Peygamberler vücude getirdi ve sizleri hükümdarlar kıldı ve âlem-lerden hiçbir ferde vermediğini sizlere verdi.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler, İsrail oğullarının vaktiyle nail oldukları nimetlere ve kendilerinden alınmış olan sözlere muhalif hareketlerinden dolayı eliboş ve ziyanda olacaklarını şöylece bildirmektedir, İsrail oğulları sürekli olarak haktan ayrılmış, kavuşmuş oldukları nimetleri takdir edemiyerek isyanda bulunmuşlardır. (Ve bir vakit de Musa) İsrail oğullarından olan (kavmine demişti ki. Ey kavmim! Allah Teâlâ'nın üzerinizde olan nimetini) birçok lûtuflarını, yardımlarını (hatırlayınız ki,) sizin için büyük bir şeref ve imtiyaz olmak üzere (içinizde) kendi yakınlarınızdan bir nice (Peygamberler vücude getirdi) ki, hiçbir millet arasından o kadar Peygamber çıkmamıştır. Hattâ Hz. Musa'nın seçtiği yetmiş zat vardır ki, hepsi de İsrail oğulları Peygamberlerinden sayılırlar. Bunlar ile beraber Cebelitur'a gitmiş idi. Hz. Yakub'un evlât ve torunları arasından da nice Peygamberler zuhur etmiştir. (Ve) Cenâb-ı Hak (sizleri) Ey İsrail oğulları (hükümdarlar kıldı) yâni: Firavun'un helakinden sonra İsrail oğullarını esaretten kurtardı hürriyete, hâkimiyete, servet ve zenginliğe, hizmetçiler ve maiyet halkına kavuşturdu, (ve) Hak Teâlâ (alemlerden) kendi zamanlarına kadar olan geçmiş milletlerden (hiçbir ferde vermediğini sizlere verdi) ezcümle deniz yarılıp İsrail oğullarına yol verdi, düşmanları olan Firavun'u ise boğdu, bulutlar üzerlerine gölgelik yaptı, kendilerine kudret helvası ve bıldırcın denilen nimetler verildi, taşlardan sular fışkırarak akmaya başladı. Artık bu nimetlere şükretmeli değil mi idiler?. Artık Peygamberlerinin emirlerine itaat etmeli değil mi idiler, ne yazık ki, onlar öyle yapmadılar.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014