4-Nisa Suresi 9. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Ve korksunlar o kimseler ki, arkalarından küçük, zayıf çocuklar bırakacak olsalardı, onların üzerine korkup endişede bulunacaklardı. O halde Allah Teâlâ´dan sakınsınlar ve dürüst söz söylesinler. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ve korksunlar o kimseler ki, arkalarından küçük, zayıf çocuklar bırakacak olsalardı, onların üzerine korkup endişede bulunacaklardı. O halde Allah Teâlâ'dan sakınsınlar ve dürüst söz söylesinler. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler, yetimlerin haklarına güzelce riâyet edilmesini, onların mallarına tecavüzün ne büyük ilâhî azabı gerektireceğini şöylece bildirmektedir, (ve) yetimler hakkında (korksunlar o) vasi veya veli bulunan (kimseler ki) eğer kendileri ölüm çağına yaklaşmış (arkalarında küçük, zayıf çocuklar bırakacak olsalardı onların üzerine) telef olmalarından, muhtaç kalmalarından (korkup endişede bulunacaklardı) bizden sonra ne olacaklar diye telâşa düşeceklerdi (o halde) kendilerini kıyas etmelidirler, idarelerinde bulunan başkalarına ait yetimleri de düşünsünler, onların mağdur olmalarına sebebiyet vermesinler ve (Allah Teâlâ'dan sakınsınlar) onun kulları hakkında merhamete, menfaate aykırı şeylerde, tavsiyelerde bulunmasınlar, (ve) hasta, ölüme yönelmiş olan kimselere karşı da (dürüst) doğru, muvafık, adalet ve menfaate uygun (söz söylesinler) yetimleri, varisleri zarara uğratacak tavsiyelerden sakınsınlar. Bu ilâhî, emir, insanları hikmete, adalete uygun muamelelere, konuşmalara sevketmektedir. Bazı kimse, ölüm hastalığı ile hasta olan kimselerin yanlarına giderek onların hakkında güya iyi niyetle tavsiyelerde bulunmak isterler. Sana çoluk çocuğundan bir fâide yoktur, sen hayatta iken başının çaresine bak, bütün mallarını sadaka olarak ver, filân şahsa şu kadar, filân tarafa bu kadar, yardım et" diyerek onun bütün mallarının elinden çıkmasına sebebiyet verirler, geride kalacak yetimleri, varisleri, akrabaları mahrum bırakmayı bir hüner sanırlar. Halbuki, böyle bir hareket her zaman uygun olmaz. Bir kimse hem mümkün mertebe hayır ve iyilikte bulunmalı, hem de varislerini, yetimlerini gözetmelidir. Bütün mallarını vasiyet ve hayır işlerine harcamak suretiyle elden çıkararak varislerini mahrum bırakmamalıdır. Onların muhtaçlarına bırakılan miras payları de birer sadaka mahiyetindedir. İşte bu âyeti kerime, bizlerin dikkatini bu yönlere çekiyor, bizleri kendimizi kıyas etmeye davet eyliyor. Artık kendi çoluk çocuğumuz hakkında nasıl düşünüyor isek başkalarının evlâdı, efradı ailesi hakkında öyle hayırsever olarak düşünmeliyiz, yanlış tavsiyelerde, telkinlerde bulunmamalıyız.
|