KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

4-NISA SURESI (176 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Nisa Suresi 122  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 4/122
4-NISA SURESI - 122. AYET    Medine
وَالَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ سَنُدْخِلُهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا ۖ وَعْدَ اللَّهِ حَقًّا ۚ وَمَنْ أَصْدَقُ مِنَ اللَّهِ قِيلًا -122
Vellezıne amenu ve amilus salihati senüdhılühüm cennatin tecrı min tahtihel enharu halidıne fıha ebeda va´dellahi hakka ve men asdeku minellahi kıyla
4-Nisa Suresi 122. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve o kimseler ki imân ettiler, ve iyi işler yaptılar. Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere orada ebedî olarak kalıp durmak üzere elbette girdireceğiz. Hakkâ ki Allah Teâlâ´nın vaadi. Allah Teâlâ´dan daha gerçek sözlü kim vardır?
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve o kimseler ki imân ettiler, ve iyi iyi işler yaptılar. Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere orada ebedî olarak kalıp d ur-m ak üzere elbette girdireceğiz. Allah Teâlâ (bunu) hak bir söz ola-rak vâdetti. Allah Teâlâ'dan daha gerçek sözlü kim vardır?.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler, imân ve salih âmâl sahiplerinin nail olacakları, uhrevî mükâfatları müjdelemektedir. Ahirette sevaba kavuşmanın ise hiçbir milletin yalnız hayal ve düşüncesine tâbi olmayıp herkesin yaptığı fenalıktan dolayı cezaya uğrayacağını şöylece ihtar buyurmaktadır. Dinden mahrum olanlar, ebedî ziyana uğrayacaklardır. (Ve o kimseler ki, imân ettiler) İslâm dinini kalben tasdik ve lisânen ikrar eylediler (ve iyi iyi İşler yaptılar) üzerlerine düşen ibadetleri, vazifeleri ifa ettiler, işte onlar ebedî nimetlere nail olacaklardır. Şöyle ki: (onların altlarından ırmaklar akar cennetlere orada) o cennetlerde (ebedî olarak kalıp durmak üzere elbette girdireceğiz) orada sonsuza kadar kalıp mükâfata nail olacaklardır. (Hak Teâlâ (bunu) hak bir söz olarak vâdetti) onları öyle cennetlere girdireceğini Cenâb-ı Hak vadetmiştir. Bu vaad gerçeğin kendisidir, mutlaka gerçekleşecektir, (ve Allah Teâlâ'dan daha gerçek sözlü) vadinde sadık (kim vardır) artık nasıl olur da bir insan bu ilâhî vaade kavuşmak için imanda, güzel amellerde bulunmaz da şeytanların kuruntularına, vesveselerine kapılır, hakiki istikbâlini mahveder gider.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014