4-Nisa Suresi 77. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
O kimseleri görmez misin ki, onlara: «Ellerinizi çekiniz ve namaz kılınız, zekât veriniz» denilmişti. Vaktâ ki üzerlerine cihad yazıldı, o zaman içlerinden birtakımı, Allah Teâlâ´dan korkarcasına veya daha ziyâde insanlardan korkar oldular. Ve onlar, «Ey Rabbimiz! Ne için üzerimize cihadı yazdın? Ne olurdu bizi yakın bir müddete kadar tehir etseydin» dediler. De ki: «Dünyanın faidesi pek azdır, ahiret ise muttakî olanlar için elbette hayırlıdır. Ve siz kıl kadar zulme uğramayacaksınızdır.» |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
O kimseleri görmez misin ki, onlara: Ellerinizi çekiniz ve na-maz kılınız, zekât veriniz denilmişti. Vaktaki üzerlerine cihat yazıldı, o zaman içlerinden bir takımı. Allah Teâlâ'dan korkarcasına veya daha fazla insanlardan korkar oldular. Ve onlara: Ey Rabbimizl. "Ne için üzerimize cihadı yazdın? Ne olurdu bizi yakın bir müddete kadar tehir et şeydin" dediler. De ki: Dünyanın faidesi pek azdır, âh i ret ise takva sahibi olanlar için elbette hayırlıdır. Ve siz kıl kadar zulme ıığramayacaksınızdır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu âyeti kerime, vaktiyle cihâdî istedikleri halde daha sonra bunun farz kılınması üzerine dünya menfaatini düşünerek cihattan memnun kalmayanların ruhî durumlarını bildirmekte ve tüm ehli İslâm'ı şöylece teselli etmektedir. Habibim!. (O kimseleri görmez misin) onların garip hallerine, temennilerine bakmaz mısın (ki) peygamber tarafından (onlara: Ellerinizi çekiniz) kâfirler ile savaşmayınız, kabileler arasındaki câhiliyet savaşına kalkışmayınız, sabır ediniz (ve namaz kılınız) üzerinize düşen namaz farizesini lâikiyle ifâya çalışınız (ve zekât veriniz denilmişti) onlar ise öyle savaş arıısıında bulunmuşlar iken (Vaktaki üzerlerine cihat yazıldı) kâfirler ile cihatta bulunmaları kendilerine farz kılındı (o zaman içlerinden birtakımı) fikirlerini değiştirdiler (Allah Teâlâ'dan korkarcasına veya) Allah korkusundan (daha ziyâde) olarak (insanlardan) kendileriyle savaşa memur oldukları kimselerden (korkar oldular ve) sonra da (onlar) ölüm korkusu ile (Ey Rabbimizl. Ne için üzerimize cihadı yazdın) farz kıldın (ne olurdu bizi yakın bir müddete kadar) öleceğimiz âna değin (tehir et şeydin) bizi terkedip cihat ile görevli ki I m as aydın (dediler) Resulüm!. Onlara (de ki: Dünyanın faidesi) dünya hayatı, dünya malı haddizatında (pek azdır) çabuk yok olucudur. Ne için bunu düşünerek ebedî selâmet ve saadeti temennî etmiyorsunuz?, (âh i ret ise) Onun sevabı olan cennet ve Allah'ın cemâline bakmak ise (takva sahibi olanlar için) Cenab'ı Hak'kın azabından sakınıp hükümlerine riayetkar olan her zat için (elbette hayırlıdır) artık öyle yüce bir gaye takib edilmez mi? (ve siz kıl kadar) en ufak bir miktarda bile (zulme ıığramayacaksınızdır.) hak yolundaki çalışmanızdan dolayı lâik olduğunuz mükâfata kavuşacaksınız, amellerinizden hiçbir zerre eksiltilmeyecektir. Binaenaleyh cihat uğrundaki mesâinizin ebedî mükâfatını da göreceksiniz. Artık böyle saadete vesile olan bir vazife teşekkür edilerek üstlenilmez mi?.
§ Rivayete göre esli âbı kiramdan Abdıırrahman İbni Avf, Mikdâd İbnül Esvet Gııdame bini Mezun ve S ad İbni Ebi Vakkas Radiallahü Teâlâ anhüm gibi bir grup Medine'i Münevvere'ye hicret etmeden evvel müşriklerden birçok eziyetlere mâruz kalmışlardı. Hz. Peygambere müracaat ederek: Ya Rasûlüllah!. Bize izin ver de o müşrikler ile savaşta bulunalım, çünki onlar bize birçok ezâ ve cefada bulunuyorlar, demişlerdi. Rasülü Ekrem s al I al I ah ü aleyhi vesellem de onlara buyurmuştu ki: O müşriklerden ellerinizi çekiniz, ben onlar ile savaşa henüz izinli değilim. Vaktaki daha sonra cihat farz oldu, onu temenni edenlerden bazıları: Keşke cihat bize farz olmasaydı, demişler, bunun üzerine bu âyeti kerime nazil olmuştur. Maamafih daha kuvvetli bir ihtimale göre bu âyeti kerime, vaktiyle cihadı samimiyetsiz bir biçimde temennî eden, daha sonra cihat farz olunca canlarını düşünüp hak yolunda cihattan kaçınan münafıklar hakkında inmiştir.
|