4-Nisa Suresi 5. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Ve Allah Teâlâ´nın sizler için medar-ı kıyam kılmış olduğu mallarınızı sefihlere vermeyin, onları o malların içinde rızıklandırınız ve giydiriniz ve onlara güzel söz söyleyiniz. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ve Allah Teâlâ'nın sizler için geçim vasıtası kılmış olduğu mallarınızı beyinsizlere vermeyin, onları o malların içinde rızıklandırınız ve giydiriniz ve onları güzel söz söyleyiniz. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler, servetin kıymetini bildiriyor, onun kötü kullanılmamasına işaret ediyor, yetimlerin malları hakkında da ne şekilde hareket edileceğini gösteriyor. Şöyle ki: Ey veliler!. Yetimlerin ve idareniz altında bulunan diğer kimselerin haklarına riâyet ediniz (ve Allah Teâlâ'nın sizler için» yani insanların faideleri için (geçim vasıtası kılmış) refah içinde yaşamaya bir vasıta olmak üzere ihsan buyurmuş (olduğu mallarınızı) yani: Korumanız altında ve tasarrufunuzda bulunan yetimlerin ve diğerlerinin mallarını onlardan (aklı ermezlere) mallarını lüzumsuz yere sarfeden ve idareniz altında bulunan kimselere (vermeyin) o malları koruyunuz, art iriniz (onları) o idareniz altında bulunan şahısları (o malların içinde rızıklandırınız) onlara ait malları ticaret gibi bir iktisadî vesile ile artırarak onların gelirinden maişetlerini temine çalışınız (ve) bu gelirlerden onları (giydiriniz) tâki sermayeler! Sarf edilip bitmesin. (Ve onlara güzel söz söyleyiniz) o biçare, kendilerini idareden âciz kimseler ile kalplerini hoş edecek, hallerini düzeltmeye vesile olacak tarzda konuşunuz, o şekilde onlara hitabediniz. Meselâ: Bu mal senindir senin için saklıyorum, ileride sen bundan istifâde edip geleceğini temin edeceksin, merak etme bu mal, zayi olmayacaktır, gibi bir tarzda hitabedilirse onun halini düzeltmeye, beyinsizliğinin giderilmesine sebep olabilir. İçtimaî, ahlâkî nezaket, bunu gerektirir. Böyle güzel bir şekilde söylenmeyen sözler ise dargınlığı tahrik eder, kötülük temayüllerini arttırır durur.
§ Sefih, malını boş ve faidesiz yere sarfeden, israfta bulunan kimse demektir, çoğulu Süfehadır. Kendi nefsinin havasına uyup şer'î şerife muhalif harekette bulunan kimse de suhefadan sayılır. Sefeh, aklı azlık demektir. Sefih de aklı az olan kimsedir.
§ İsraf da birşeyi lâyık olduğu yerde uygun olan miktardan fazla sarf etmektir ki. Sahibine müsrif denir.
§ Tebzîr de birşeyi lâyık olmayan yere sarf etmektir ki, sahibine mübezzir denir. Bütün bu gibi hareketler birer ilâhî lütuf olan malın kadrini bilmemekten bir nevi nimete karşı nankörlükte bulunmaktan ileri gelir ki, ahlaken pek kötüdür. Binaenaleyh hikmet dolu dinimiz, bizleri bu gibi hareketlerden menetmektedir. Bir insan, kendi malını da lüzumsuz vere çoluk çocuğuna vererek israfa meydan vermekten dinen yasaklanmıştır. Bu âyeti kerime buna da dalâlet etmektedir.
|