|
حُرِّمَتْ عَلَيْكُمْ أُمَّهَاتُكُمْ وَبَنَاتُكُمْ وَأَخَوَاتُكُمْ وَعَمَّاتُكُمْ وَخَالَاتُكُمْ وَبَنَاتُ الْأَخِ وَبَنَاتُ الْأُخْتِ وَأُمَّهَاتُكُمُ اللَّاتِي أَرْضَعْنَكُمْ وَأَخَوَاتُكُمْ مِنَ الرَّضَاعَةِ وَأُمَّهَاتُ نِسَائِكُمْ وَرَبَائِبُكُمُ اللَّاتِي فِي حُجُورِكُمْ مِنْ نِسَائِكُمُ اللَّاتِي دَخَلْتُمْ بِهِنَّ فَإِنْ لَمْ تَكُونُوا دَخَلْتُمْ بِهِنَّ فَلَا جُنَاحَ عَلَيْكُمْ وَحَلَائِلُ أَبْنَائِكُمُ الَّذِينَ مِنْ أَصْلَابِكُمْ وَأَنْ تَجْمَعُوا بَيْنَ الْأُخْتَيْنِ إِلَّا مَا قَدْ سَلَفَ ۗ إِنَّ اللَّهَ كَانَ غَفُورًا رَحِيمًا
-23 |
Hurrimet aleyküm ümmehatüküm ve benatüküm ve ehavatüküm ve ammatüküm ve halatüküm ve benatül ehı ve benatül uhti ve ümmehatükümüllatı erda´neküm ve ehavatüküm miner radaati ve ümmehatü nisaiküm ve rabaibükümüllatı fı hucuriküm min nisaikümüllatı dehatüm bihınne fe il lem tekunu dehaltüm bihinne fe la cünaha aleyküm ve halailü ebnaikümül lezıne min aslabiküm ve ne tecmeu beynel uhteyni illa ma kad selef innellahe kane ğafurar rahıyma |
|
4-Nisa Suresi 23. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Sizin üzerinize (şu kadınlar) haram kılınmıştır: Analarınız, kızlarınız, hemşireleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, birâderinizin kızları, hemşirenizin kızları; ve sizi emzirmiş olan süt analarınız, süt hemşireleriniz, zevcelerinizin valideleri, ve kendilerine mukarenette bulunmuş olduğunuz zevcelerinizden yanlarınızda bulunan üvey kızlarınız. Şâyet zevcelerinize mukarenette bulunmamış iseniz sizin üzerinize bir günah yoktur. Ve kendi sulblerinizden olan oğullarınızın zevceleri de ve iki hemşirenin arasını cem etmeniz de (sizin için haramdır). Geçmiş olan ise müstesna. Şüphe yok ki Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Sizin üzerinize haram olmuştur: Analarınız, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, biraderinizin kızları, kız kardeşinizin kızları. Ve sizi emzirmiş olan süt analarınız, süt kız kardeşleriniz, eşlerinizin anaları, ve kendileriyle cinsel ilişkide bulunmuş olduğunuz eşlerinizden yanlarınızda bulunan üvey kızlarınız. Şayet eslerinizle cinsel ilişkide bulunmamı; iseniz sizin üzerinize bir günah yoktur. Ve kendi sulblerinizden olan oğullarızın eşleri de ve iki kız kardeşi birden almanız da -sizin için haramdır- geçmiş olan ise müstesna. Şüphe yok ki Allah Teâlâ gafurdur, rahimdir. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ey müslümanlar!, (sizin üzerinize) şunların nikâhları (haram kılınmıştır) 1- (analarınız) ve babalarınız ve analarınızın anaları ve onların sonuna kadar anaları. 2 -(kızlarınız) ve oğullarınızın ve kızlarınızın kızları ve torunları. 3 - (kız kardeşleriniz) ana ve baba bir veya baba bir veyahut ana bir kız kardeşleriniz. 4 - (halalarınız) babalarınızın ve dedeleriniz kız kardeşleri 5 - (Teyzeleriniz) analarınızın ve ninelerinizin bütün kız kardeşleri. 6 -(Biraderlerinizin kızları) ve bu kızların kızları ve torunları. 7 - (kız kardeşinizin kızları) ve bunların kızları ve torunları, tüm yeğenler: Bu yedi sınıf neseb sebebiyle haram kılınmış olanlardır. 8 - (ve sizî emzirmiş
olan süt analarınız) ve bunların anaları, yâni süt nineler. 9 - (ve süt kız kardeşleriniz) ve süt kızlar, süt halalar, süt teyzeler süt biraderler, nesep bakımından olduğu gibi süt emme sebebiyle de haramdır. 10 - (ve eşlerinizin anneleri) ve onların anneleri, bunların nikâhları haramdır. Eşler, gerek kendileriyle cinsel ilişkide bulunulmuş olsunlar ve gerek olmasınlar yalnız nikâh ile bu haramlık sabit olur. 11 - (ve kendileriyle cinsel ilişkide bulunmuş olduğunuz eşlerinizden) doğup çoğunlukla (yanınızda bulunan üvey kızlarınız) -velevki yanınızda bulunmasınlar- sizlere haramdır, (şayet eşlerinizle cinsel ilişkide bulunmamış iseniz) bu eşlerin vefatı veya boşanmasıyla iddetin bitmesi neticesinde bunların kızları ile evlenmekte (sizin üzerinize bir günah yoktur). 12 - (Ve kendi sulblerinizden olan oğullarınızın eşleri de) sizlere haramdır. Üvey oğulların eşleri bundan müstesnadır. 13 - (Ve iki kız kardeşi birlikte almanız da) sizin için haramdır. Nitekim bir kız ile onun halasını veya teyzesini bir nikâhta birleştirmek de caiz değildir. Bu bir meşhur hadis ile sabittir. Ancak câhiliyet zamanında (geçmiş olan müstesna) onlardan dolayı sorumlu tutmak yoktur. Elverir ki, İslâm şeriatının insanlık alemine gelmesinden sonra böyle bir muameleye teşebbüs olunmasın, (şüphe yok ki, Allah Teâlâ gafurdur, rahimdir) Vaktiyle yapılmış bir günahı afeder ve Örter, yeter ki ona devam edilmesin, yapılmış olan kusurlardan dolayı İlâhî affa iltica edilsin.
§ Annelerin ve kızların nikâhları Hz. Adem'den beri haram bulunmuştur. Fakat insanlık neslinin çoğalması için Hz. Adem'in zamanında kız kardeşler ile nikâh caiz bulunmuştu. Yakup Aleyhisselâm'ın şeriatında da iki kız kardeşi nikâhta bir arada bulundurmak caizdi.
§ Süt analığın vücude gelmesi için, daha süt müddetini bitirmemiş olan bir çocuğun isterse bir defa olsun memeden süt emmesi veya memeden sağılmış bir sütü içmesi lâzımdır. Süt, çocuğun midesine gerek ağzından ve gerek burnundan vasıl olsun ve gerek emzikle verilsin eşittir. Bu sütün az miktarı ile çok miktarı aynı hükümdedir. Süt verenin de bakire olması veya ölmüş bulunması veya hayız ve nifastan kesilmiş olması arasında da fark yoktur. Şu kadar var ki, süt veren, dokuz yaşından daha küçük olamaz. Fakat şafiilere göre çocuğa bu süt en az beş defa ayrı ayrı verilmiş olmalıdır, az olsun çok olsun eşittir. Ve sütü içilen kadın sütü alındığı zaman hayatta bulunmalıdır.
§ Süt müddeti, İmam Azam'a göre doğumdan itibaren otuz aydır. Imameyne göre iki kameri senedir. Bu müddetten sonra mideye giren bir süt ile emme haramlığı sabit olmaz. Malikilere göre süt emme müddeti, iki seneden ve nihayet iki sene ile iki aydan ibarettir. Şafiîlere göre bu müddet iki kameri senenin sonuna doğru biter. Binaenaleyh bu süt henüz iki kameri yıl bitmeden verilmiş olmalıdır. Hanbeli fıkıh bilginlerine göre de bu müddet iki senedir. Ondan sonra emme haramlığı, sabit olmaz. Fakat zahiriye mezhebine göre süt için müddet yoktur, her ne zaman içilse emme sebebiyle haramlık olur. Binaenaleyh ihtiyat etmelidir. Bir kimse yaşlı olsa da eşinin memesini emmemelidir. Hz. Ayşe ile Ibni Mesut ve Ibni Abbas gibi sahabe'i kiram da bu kanaatte bulunmuşlardır. "Bidayetülmüctehit" de ve "El muhallâ" da geniş açıklamalar vardır. § Nesep akrabalığı, evlilik akrabalığı ve süt emme sebebiyle bir takım mahremiyetlerin ve haram oluşların vücude gelmesi, bir takım sebeblere, hikmetlere dayanmaktadır. Şöyle ki:
(1) İslâm dinî akraba bağına büyük bir kıymet vermiştir. Bir takım akrabalar adeta birbirinin birer parçası gibi sayılmıştır, bunların arasında daimi bir muhabbet, bir irtibat bulunması bir gayedir. Bunlardan bir kısmının diğer bir kısmına karşı büyük bir saygı duygusu içerisinde bulunması, bir ahlâkî vazifedir. Kadınlar ise kocalarının emirlerine riâyet ederek onların idareleri altında bulunurlar, aralarında bazen hoş olmayan haller meydana gelebilir, birbirinden ayrılarak aralarındaki bağ, sona ermiş olur soy bakımından akraba olanlar arasında ise böyle hallerin vücude gelmesi gayrimeşru, hikmet ve menfaate aykırı olduğundan onların arasında nikâhın caiz olması, hikmet ve faydaya elverişli olamaz.
(2) Evlilik akrabalığı sebebiyle meydana gelen haramlığın şer'î hikmetine gelince:
Bir kere evlâdın ana babasına karşı son derece saygılı bulunması icabeder. Ana babanın da çocuklarına karşı pek ziyade şefkatli, gönül alıcı bulunmaları lâzımdır. Artık bunların koca veya kanlarıyla evlenmeleri bu saygıya, bu şefkat ve sevgiye muvafık olmaz, bilâkis aralarına düşmanlık ve nefret düşürmeğe sebep olur. Meselâ: Bir kimse, oğlunun boşadığı bir kadın ile evlenecek olsa artık oğlu ile aralarında bir saygı ve samimiyet kalabilir mi?
Binaenaleyh bunların nikâhlarının caiz olmaması aralarında bir mahremiyetin meydana gelmesi, aralarındaki saygı ve muhabbetin devamına bir vesile teşkil etmiştir ve evlilik akrabalığı sayesinde yakınlık ve mahremiyet dâiresi genişliyerek sosyal varlıkta bir açılma vücude gelmiştir.
(3) Süt meselesine gelince: Bunun teşriî hikmeti de açıktır… Şöyle ki: İnsanlar haddi zatında seçkin birer mahluktur. Kendi varlıkları büyük bir değere sahip olduğu gibi kendilerinden birer parça olan her şey de bir değere sahiptir, İşte insanların sütleri de bu cümledendir. Bu süt vasıtasıyle insanlar arasında bir nevi parçalık, bağlılık meydana gelmiştir. Bir çocuğun büyüyüp gelişmesi, annesinin sütü ile vücude geleceği gibi başka bir kadının sütü ile de vücude gelebilir. Bu sebeple aralarında ayrılması mümkün olmayan bir cüziyet, mhî ve manevî bir alâka meydana gelmiş olur. Artık süt anne çocuğun büyüyüp gelişmesine hizmet etmiş olduğu için saygıya lâyık olduğu için onun belli yakınları da bu saygıya lâyık bulunurlar, aralarında bir akrabalık meydana gelmiş olur. İşte bu gibi sebeblerden hikmetlerden dolayı süt annelik itibariyle de nikâhın haram oluşu meselesi, teşriî hikmetlerden bulunmuştur. Hukuku Islâmiye kamusuna müracaat ediniz!..
|
|
|