4-Nisa Suresi 128. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Ve eğer bir kadın kocasının kaçıp nefret etmesinden veya yüz çevirmesinden korkarsa aralarını sulh ile ıslah etmelerinden dolayı üzerlerine bir günah yoktur ve sulh hayırlıdır. Ve nefislerde cimrilik hazırlanmıştır. Ve eğer ihsan eder ve ittikada bulunursanız şüphe yok ki, Allah Teâlâ yapacağınız şeyden tamamen haberdardır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ve eğer bir kadın kocasının kaçıp nefret etmesinden veya yüz çevirmesinden korkarsa aralarını sulh ile ıslah etmelerinden dolayı üzerlerine bir günah yoktur ve sulh hayırlıdır. Ve nefislerde cimrilik hazırlanmıştır. Ve eğer ihsan eder ve ittikada bulunursanız şüphe yok ki; Allah Teâlâ yapacağınız şeyden tamamen haberdardır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler, aile hakkındaki bazı hükümleri bildirmektedir. Eşler arasında mümkün mertebe adalet ve eşitliğe riâyetin lüzumunu ve gerektiğinde barış ve ıslah yoluna gidilmesinin hayırlı olacağını, ayrılma takdirinde de her birinin Allah'ın lütfü ile diğerine ihtiyacı olmayacağını göstermektedir. Şöyle ki: (ve eğer bir kadın kocasının) nüşuzundan, yani kendisinden (kaçıp nefret etmesinden) kendisi ile birlikte bulunmamasından endişeye düşerse (veya yüz çevirmesinden) kendisiyle birlikte, sohbette bulunmamasından (korkarsa) o halde bu koca ile karının kendi (aralarını) nafaka gibi, geceleyin beraber kalmak gibi hususlarda (sulh ile ıslah etmelerinden dolayı üzerlerine bir günah yoktur) bu yüzden kendilerine manevî bir mesuliyet gelmez. Meselâ: Karı nafakasının veya bir malının bir miktarını kocasına bağışlayabilir ve geceleri kocasının diğer karısı yanında daha fazla bulunmasına müsaade edebilir. Koca da bu karısını nikâhı altında tutar, nafakasını güzelce temine c.alı;ır, (ve sulh) ise yani: İki taraftan her birinin bir hakkını tamamen veya kısmen terk etmesi ise ayrılıktan, kötü geçinmekten, düşmanlıktan (hayırlıdır) daha muvafıktır, (ve nefislerde cimrilik hazırlanmıştır) cimrilik, insanlık tabiatı gereğidir ondan ayrılmaz. Binaenaleyh kadın, kendi nefsinden, kendi hakkından bir şey kocasına vermek cömertliğinde bulunmak istemeyebilir, erkek de sevmediği, arzusuna muvafık bulmadığı bir eşine karşı güzelce geçinmede bulunmamak, nafakasını hakkiyle temin etmemek cimriliğinde bulunabilir. Fakat insan bu gibi hususlarda nefsine hâkim olmalı, fedakârlıkta bulunmak gayretini göstermelidir ki, barış ve iyilik tecelli etsin, (ve) Ey kocalar ile kanlar (eğer ihsan eder) güzelce geçinmeye çalışır (ve ittikada) geçimsizlikten, yüz çevirmekten sakınır (bulunursanız) böyle nefsanî isteklerinize muhalif, güzelce bir harekete muvaffak olursanız (şüphe yok ki Allah Teâlâ) bu gibi yapacağınız (şeyden tamamen haberdardır.) bundan dolayı sizleri sevaba, mükâfata nail buyurur, hiçbir iyiliği mükâfatsız bırakmaz.
§ Rivayete göre Ibni Ebissaib adında bir kimsenin ihtiyarlanmış bir karısı varmış, bu kadından çocukları da var idi. İstemiş ki, bunu boşayıp da başkasını nikâh etsin. Bu kadıncağız ise: "Sen beni evlâdımın üzerine bırak, her iki ayda bir yanıma gel ve dilersen hiç gelme tek beni boşama demiş" kocası da eğer böyle bir muamele münasip olursa bu benim için çok sevimlidir, demiş, bu durumu gidip Rasülü Ekrem'e arzetmiş, bunun üzerine bu âyeti kerime nazil olarak böyle iki tarafın rızâsı ile yapılacak bir uzlaşmanın caiz ve iyi olduğu gösterilmiştir. Maamafih başka nüzul sebebi de tefsirlerde yazılıdır.
|