9-Tevbe Suresi 22. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
(Onlar) Orada ebedîyyen bâki kalacaklardır. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ´nın indinde pek büyük bir mükâfaat vardır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
-Onlar- orada ebedî olarak kalacaklardır. Şüphe yok ki. Allah Teâlâ'nın katında pek büyük bir mükâfat vardır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
(-Onlar-) O yüksek vasıflara sahip olan müminler (orada) o cennetlerde, o ebediyet âleminde (ebediyen baki kalacaklardır.) artık onlar için nail oldukları nimetlerden mahrum olmak düşünülecek değildir. (Şüphe yok ki,) o gibi zatlar için (Allah Teâlâ'nın katında) manevî huzurunda (pek büyük birmükâfat vardır.) çünki o zatlar en güzel bir imân ile, bir fazilet ile vasıflanmış oldukları için haklarındaki mükâfat da pek büyük olacaktır. Özellikle onlar ahiret âleminde Yüce Allah'ı görmeye nail olacaklardır ki, artık bunun ne kadar büyük bir ilâhî lütuf olduğunu düşünmelidir. Ne mutlu bu saadete nail olanlara!.
§ Malumdur ki: Cenâb-ı Hak mekân ve zamandan yücedir. Hiçbir zâtın o Yüce Yaratıcıya yakınlığı, onun katında bulunması, mekân itibariyle değildir. Bilâkis bu yakınlîktan ve katında oluştan maksat, manevî bir yakınlıktır. Hakikî mü'minlerin bir kalp temizliği ile ibâdette bulunup bir kulluk zevkine dalacak olmalarından, manevî bir huzura ve ruhanî bir tecelliye nail bulunmalarından ibarettir. Bu şekilde onların kalplerinde ilâhî muhabbet nurları parlamış olur. Kendileri her türlü düşüncelerin üstünde ruhanî bir neşeye ulaşmış bulunurlar. Ne büyük saadet!.
|