KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

9-TEVBE SURESI (129 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Tevbe Suresi 47  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 9/47
9-TEVBE SURESI - 47. AYET    Medine
لَوْ خَرَجُوا فِيكُمْ مَا زَادُوكُمْ إِلَّا خَبَالًا وَلَأَوْضَعُوا خِلَالَكُمْ يَبْغُونَكُمُ الْفِتْنَةَ وَفِيكُمْ سَمَّاعُونَ لَهُمْ ۗ وَاللَّهُ عَلِيمٌ بِالظَّالِمِينَ -47
Lev haracu fıküm ma zaduküm illa habalev ve le evdau hılaleküm yebğunekümül fitneh ve fıküm semmaune lehüm vallahü alımüm biz zalimın
9-Tevbe Suresi 47. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Eğer sizin aranızda (cihada) çıkacak olsalardı, size bozgunluktan başka birşey arttırmış olmayacaklardı ve sizin aranıza fitne sokmak isteyerek koşar dururlardı. Ve sizin aranızdan onları ziyâdesiyle dinleyenler de vardır. Allah Teâlâ o zalimleri tamamıyla bilicidir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Eğer sizin aranızda -cihada- çıkacak olsalardı, size bozgunluktan başka birşey arttırmış olmayacaklardı ve sizin aranıza fitne sokmak isteyerek koşar dururlardı. Ve sizin aranızda onları ziyadesiyle dinleyenler de vardır. Allah Teâlâ o zâlimleri tamamiyle bilicidir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bununla beraber o münafıkların İslâm kuvvetlerine katılmamaları, müslümanların menfaatleri icabıdır. Çünkü Ey müslümanlarl. (Eğer) O münafıklar (sizin aranızda) cihada (çıkacak olsalardı) size bir faideleri dokunmazdı, bilâkis (size bozgunluktan) şer ve fesattan (başka bir şey arttırmış olmayacaklardı) onların yüzünden zarara uğrayacaktınız (ve) onlar (sizin aranıza fitne sokmak isteyerek koşar dururlardı) İslâm kuvvetlerini şüpheye, yenilgiye düşürmek için düşman kuvvetlerini çokça gösterirlerdi. İslâm ordusunun hareketlerini düşmanlarına bildirirlerdi. Ara yerde koğuculuk yaparak nice alçaklıkları işlerlerdi. (Ve) Halbuki (sizin aranızda) ey Müslümanlar!, (onları) O münafıkları (fazlasıyla dinleyenler de vardır) onların ciddiyetine inanan saf kimsler olabileceği gibi onlara kıymet veren İslâm düşmanları da vardır. Bir takım casuslar da vardır ki, o münafıklar vasıtasiyle elde ettikleri malûmatı gider düşmanlara haber verirler. (Allah Teâlâ o) gibi (zâlimleri) müminlerin arasına fitneler, şüpheler düşüren münafıkları (tamamiyle bîlicîdîr) elbette ki, onları lâyık oldukları cezalara kavuşturacaktır. Ne büyük bir ilâhî tehdit!. § Bu âyeti kerime, göstermiş oluyor ki: Müslümanların aralarında öteden beri bir takım münafıklar, din düşmanları vardır. Bunlar görün süte dost görünürler, müslümanlar ile beraber hareket eder gibi görünürler, sonra da bir takım saf kimseleri aldatmaya çalışırlar, kendilerini aydın, vatansever gösterirler. Halbuki, asıl maksatları, İslâm toplumunu perişan etmek, müslümanları dinden, vatanlarına bağlılıktan ayırmaktır. Artık böyle gizli düşmanları pek iyi anlamaya çalışmalıyız, onların yaldızlı sözlerine kıymet vermemeliyiz, ciddî meşru bir şekilde çalışmamıza devam etmeliyiz. O bedbaht düşmanlar da, ergeç lâyık oldukları cezaya kavuşacaklardır.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014