KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ

2-BAKARA SURESI (286 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208
209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234
235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260
261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286
Bakara Suresi 214 Ayet ve Mealleri
2-BAKARA SURESI - 214. AYET    Medine
أَمْ حَسِبْتُمْ أَنْ تَدْخُلُوا الْجَنَّةَ وَلَمَّا يَأْتِكُمْ مَثَلُ الَّذِينَ خَلَوْا مِنْ قَبْلِكُمْ ۖ مَسَّتْهُمُ الْبَأْسَاءُ وَالضَّرَّاءُ وَزُلْزِلُوا حَتَّىٰ يَقُولَ الرَّسُولُ وَالَّذِينَ آمَنُوا مَعَهُ مَتَىٰ نَصْرُ اللَّهِ ۗ أَلَا إِنَّ نَصْرَ اللَّهِ قَرِيبٌ -214
Em hasibtüm en tedhulül cennete ve lemma ye´tiküm meselüllezıne halev min kabliküm* messethümül be´saü ved darraü ve zülzilu hatta yekuler rasulü vellezıne amenu meahu meta nasrullah* ela inne nasrallahi karıb
Em hasibtum en tedhulûl cennete ve lemmâ ye’tikum meselullezîne halev min kablikum messethumul be’sâu ved darrâu ve zulzilû hattâ yekûler resûlu vellezîne âmenû meahu metâ nasrullâh(nasrullâhi), e lâ inne nasrallâhi karîb(karîbun).
2-Bakara Suresi 214. Ayeti Kerime Mealleri
A. GÖLPINARLI : Yoksa sizden öncekilerin örnek olan, ibret veren halleri, başınıza gelmeden cennete giriveririz mi sandınız? Onlar yoksulluklara uğradılar, zararlara düştüler, çetin sıkıntılara çattılar. Öylesine sürçtüler, öylesine kaydılar, sarsıldılar ki peygamber ve onunla berâber bulunan iman ehli bile, Allah yardımı ne vakit dediler. Bilin ki şüphe yok, Allah´ın yardımı yakındır.
ADEM UĞUR : (Ey müminler! ) Yoksa siz, sizden önce gelip geçenlerin başına gelenler size de gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Yoksulluk ve sıkıntı onlara öylesine dokunmuş ve öyle sarsılmışlardı ki, nihayet Peygamber ve beraberindeki müminler: Allah´ın yardımı ne zaman! dediler. Bilesiniz ki Allah´ın yardımı yakındır.
ALİ FIKRİ YAVUZ : Yoksa siz ey müminler, kendinizden evvel geçenlerin halleri hiç başınıza gelmeden (hemen) cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle ezici sıkıntılar, kımıldatmaz zaruretler dokundu ve öylesine sarsıldılar ki, peygamber ve maiyetinde iman edenler: “- Allah’ın yardımı ne zaman olacak?” diyesiye kadar... Bilin ki Allah’ın yardımı muhakkak yakındır.
BEKİR SADAK :Sizden once gelenlerin durumu sizin basiniza gelmeden cennete gireceginizi mi zannettiniz? Peygamber ve onunla beraber muminler: «Allah´in yardimi ne zaman?» diyecek kadar darliga ve zorluga ugramislar ve sarsilmislardi; iyi bilin ki Alah´in yardimi suphe
CELAL YILDIRIM : Yoksa siz, kendinizden önce gelenlerin benzer durumu başınıza gelmeden Cennet´e gireceğinizi mi sandınız ?! Onlara ezici üzücü sıkıntı ve zorluklar gelip dokundu da sarsıldıkça sarsıldılar, o kadar ki Peygamber ve Onunla beraber olan inanmışlar: «Allah´ın yardımı ne zaman ?!» diyecek duruma gelmişlerdi. Haberiniz olsun ki, Allah´ın yardımı elbette yakındır.
DİYANET : Yoksa siz, sizden öncekilerin başına gelenler, sizin de başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Peygamber ve onunla beraber mü’minler, “Allah’ın yardımı ne zaman?” diyecek kadar darlığa ve zorluğa uğramışlar ve sarsılmışlardı. İyi bilin ki, Allah’ın yardımı pek yakındır.
DİYANET VAKFI : (Ey müminler!) Yoksa siz, sizden önce gelip geçenlerin başına gelenler size de gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Yoksulluk ve sıkıntı onlara öylesine dokunmuş ve öyle sarsılmışlardı ki, nihayet Peygamber ve beraberindeki müminler: Allah´ın yardımı ne zaman! dediler. Bilesiniz ki Allah´ın yardımı yakındır.
DİYANET İSLERİ : Sizden önce gelenlerin durumu sizin başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi zannettiniz? Peygamber ve onunla beraber müminler: "Allah'ın yardımı ne zaman?" diyecek kadar darlığa ve zorluğa uğramışlar ve sarsılmışlardı; iyi bilin ki Allah'ın yardımı şüphesiz yakındır.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): Yoksa siz kendinizden evvel geçenlerin mesel olmuş halleri hiç başınıza gelmeksizin Cennete girivereceksiniz mi sandınız? Onlara öyle ezici mihnetler, kımıldatmaz zaruretler dokundu ve öyle sarsıldılar ki hattâ Peygamber ve maiyetinde iman edenler «ne zaman Allah´ın nusratı?» diyeceklerdi. Bak işte Allahın nursatı yakın.
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : Yoksa siz, sizden önce geçenlerin örnek olmuş durumları hiç başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onların başına öyle ezici sıkıntılar, kımıldatmaz zaruretler geldi ve öylesine sarsıldılar ki, peygamber ve beraberindeki iman edenler: «Allah´ın yardımı ne zaman?» diyeceklerdi. Bak işte, Allah´ın yardımı yakındır.
GÜLTEKİN ONAN : Yoksa sizden önce gelip geçenlerin hali başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlar zorluk ve sıkıntıya uğradılar ve öylesine sarsıldılar ki elçi ve beraberindeki inananlar "Tanrı´nın yardımı ne zaman?" dediler. Dikkat edin, kuşkusuz Tanrı´nın yardımı yakındır.
H. BASRİ ÇANTAY : (Ey mü´minler) yoksa siz, sizden evvel geçenlerin haali başınıza gelmeden cennete girivereceğinizi mi sandınız? Onlara öyle yoksulluk (lar), ve sıkıntı (lar) gelib çatdı ve (çeşidli belâlarla) sarsıldılar ki, hattâ peygamber (leri) maiyyetindeki mü´minlerle birlikde: «Allahın yardımı ne zaman?» diyordu. Gözünüzü açın: Allahın yardımı yakındır muhakkak.
MUHAMMET ESED : (Ama), sizden önce gelip geçen (mümin)ler gibi sıkıntı çekmeden cennete girebileceğinizi mi zannediyorsunuz? Onların başına öyle ezici sıkıntılar ve katlanılmaz darlıklar geldi ki ve öylesine sarsıldılar ki, müminlerle birlikte Elçi de: "Allah´ın yardımı ne zaman gelecek?" diye feryat ediyordu. Gözünüzü açın, Allah´ın yardımı (daima) yakındır!
Ö NASUHİ BİLMEN : Yoksa cennete gireceğinizi mi zannettiniz, sizden evvelki geçmiş ümmetlerin hali sizlere gelmedikçe? Onları nice şiddetli ihtiyaçlar, hastalıklar kapladı ve sarsıntılara uğradılar. Hatta peygamberleri ve O´nunla beraber imân edenler, «Allah´ın nusreti ne zaman?» diyecek bir halde geldiler. Haberiniz olsun Allah´ın nusreti şüphe yok ki pek yakındır.
SUAT YILDIRIM : Yoksa siz, daha önce geçmiş ümmetlerin başlarına gelen durumlara mâruz kalmadan cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlar öyle ezici mihnetlere, öyle zorluklara dûçar oldular, öyle şiddetle sarsıldılar ki, Peygamber ile yanındaki müminler bile "Allah’ın vaad ettiği yardım ne zaman yetişecek?" diyecek duruma geldiler. İyi bilin ki Allah’ın yardımı yakındır.
SÜLEYMAN ATEŞ : Yoksa siz, sizden önce geçenlerin durumu başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle yoksulluk ve sıkıntı dokunmuştu, öyle sarsılmışlardı ki, nihâyet peygamber ve onunla birlikte inananlar: "Allâh´ın yardımı ne zaman?" diyecek olmuşlardı. İyi bilin ki, Allâh´ın yardımı yakındır.
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : Yoksa siz, sizden önce gelip geçmiş olanların karşılaştıklarının benzeri başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara şiddetler, belalar ve zorluklar gelip çattı; sarsıldılar. Öyle ki, resul ve onunla birlikte inananlar, "Allah´ın yardımı ne zaman?" diye yakarıyordu. Haberiniz olsun ki, Allah´ın yardımı çok yakındır.
FİZİLAL : Acaba sizden öncekilerin başlarına gelenlerin benzeri sizin de başınıza gelmeksizin, kolayca Cennet´e gireceğinizi mi sandınız? Onlar öylesine ağır sıkıntılara ve zorluklara uğradılar, öylesine sarsıldılar ki, peygamberleri ile çevresindeki inanmışlar; Allah´ın yardımı ne zaman gelecek?» dediler. İyi bilin ki, Allah´ın yardımı yakındır.
İBNİ KESİR : Yoksa siz; sizden önce geçenlerin durumu başınıza gelmeden cennete girivereceğinizi mi sandınız? Onlara öyle yoksulluk, öyle sıkıntı gelmiş ve sarsıntıya uğramışlardı ki, nihayet Peygamber ve beraberindeki mü´minler: Allah´ın yardımı ne zaman? diyordu. Bilesiniz ki, Allah´ın yardımı pek yakındır.
TEFHİMÜL KURAN : Yoksa sizden önce gelip geçenlerin hali, başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle bir yoksulluk öyle dayanılmaz bir zorluk çattı ve öylesine sarsıldılar ki, sonunda peygamber, beraberindeki mü´minlerle: «Allah´ın yardımı ne zaman?» diyordu. Dikkat edin. Şüphesiz Allah´ın yardımı pek yakındır.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014