KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

12-YUSUF SURESI (111 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Yusuf Suresi 79  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 12/79
12-YUSUF SURESI - 79. AYET    Mekke
قَالَ مَعَاذَ اللَّهِ أَنْ نَأْخُذَ إِلَّا مَنْ وَجَدْنَا مَتَاعَنَا عِنْدَهُ إِنَّا إِذًا لَظَالِمُونَ -79
Kale meazellahi en ne´huze illa mev vecedna metaana ındehu inna izel le zalimun
12-Yusuf Suresi 79. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Dedi ki: «Biz malımızı yanında bulduğumuzdan başkasını almaktan Allah´a sığınırız. Şüphe yok ki, biz o halde elbette zalimleriz.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ne vakit ki, ondan ümitlerini kestiler, birbiriyle fısıldanarak diğerlerinden ayrıldılar. Büyükleri dedi ki: Babanızın muhakkak Allah'a yemin ile teminat almış olduğunu ve sizin evvelce de Yûsuf hakkında yapmış olduğunuz kusuru bilmiyor musunuz?. Artık babam bana izin verinceye kadar veya benim için Cenab'ı Hak hükmedinceye kadar bu yerden ayrılmam ve o, hükmedenlerin en hayırlısıdır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler de Hz. Yûsufun kardeşlerinin Bünyamin'i kurtaramıyacaklarını anlayınca ümitsiz bir şekilde yurtlarına dönmeğe başladıklarını ve büyük kardeşlerinin de bunları hesaba çekerek babasının müsaadesi veya Cenâb-ı Hak'kın bir hükmü olmadıkça Mısırdan ayrılmayacağım söylemiş olduğunu beyân buyurmaktadır. Şöyle ki: Hz. Yûsufun kardeşleri, Mısır'da alıkonulacak olan Bünyâmin'in yerine kendilerinden birinin alıkonulmasını rica etmişlerdi. (Ne zaman ki) bu ricalarının kabul edilmediğini anlayarak (ümitsizliğe düştüler) ümitleri kesilmiş oldu. Bu on kardeş (birbiriyle fısıldaşarak) gizlice konuşarak (diğerlerinden ayrıldılar) diğer kimselerden ayrılarak bir tarafa çekildiler (büyükleri) yani: Onların yaşça büyüğü olan "Rubil" veya ilm ve fazilet itîbariyle büyükleri olan "Yehuza" veya "Şem'un" adındaki kardeşleri (dedi ki:) Bir kere düşününüz!. (Babanızın) bu Bünyamin"! Sizinle beraber Mısır'a göndermeden evvel onu koruyacağınıza dâir (muhakkak Allah'a yemin ile sizden teminat) bir kuvvetli söz (almış olduğunu) bilmediniz mi?. Elbetde bilirsiniz, (ve sizin evvelce de Yûsuf hakkında yapmış olduğunuz kusuru) onu muhafazada bulunmamış olduğunuzu bilâkis, onun hayatına kasdetmiş bulunduğunuzu (bilmediniz mi?.) Elbetde bilmişsinizdir. (Artık babam bana) dönmem için (izin verinceye kadar veya benim için) Bünyâmin'in hangi bir sebeple salıverilmesi suretiyle veya başka bir sebeple bu yerden ayrılmama (Cenâb-ı Hak hükm edinceye kadar) ben kendi kendime (bu yerden ayrılmam) Mısır'da kalırım, (ve o) Yüce Yaratıcı (hükmedenlerin en hayırlısıdır.) Çünki o mutlaka hak ile adalet ile hükmeder. Binaenaleyh onun hükmüne riâyet, bütün kulları için bir kulluk vazifesidir. § "Neciyy"; kelimesi münâci ve tenâci manasınadır. Çoğulu da "enciyedir" Münâci, sırrını gizlice söyleyen kimse demektir. Tenâci de birbiriyle gizlice konuşmak gizli bir şeyin farkına varmaktan ibâretdir. "Neciyya" kelimesi çoğul mânâsında hâl olarak gelmiştir ki, birbiriyle gizlice konuşarak, istişarede bulunarak mânâsını ifâde etmektedir.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014