KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

10-YUNUS SURESI (109 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Yunus Suresi 5  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 10/5
10-YUNUS SURESI - 5. AYET    Mekke
هُوَ الَّذِي جَعَلَ الشَّمْسَ ضِيَاءً وَالْقَمَرَ نُورًا وَقَدَّرَهُ مَنَازِلَ لِتَعْلَمُوا عَدَدَ السِّنِينَ وَالْحِسَابَ ۚ مَا خَلَقَ اللَّهُ ذَٰلِكَ إِلَّا بِالْحَقِّ ۚ يُفَصِّلُ الْآيَاتِ لِقَوْمٍ يَعْلَمُونَ -5
Hüvellezı cealeş şemse dıyaev vel kamera nurav ve kadderahu menazile li ta´lemu adedes sinıne vel hısab ma halekallahü zalike illa bil hakk yüfassılül ayati li kavmiy ya´lemun
10-Yunus Suresi 5. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: O, o (Hâlik-ı Azîm)dir ki, Güneşi bir ziya, Ay´ı da bir nûr kıldı. Ve ona menziller tayin etti ki, senelerin sayısını ve hesabı bilesiniz. Allah Teâlâ bunları ancak hak ile yarattı. Bilir bir kavim için âyetleri mufassalan beyan buyuruyor.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: O, o -Yüce Yaratıcı- dir ki: Güneş'i bir ışık, Ay'ı da bir nur kıldı. Ve ona menziller tâyin etti ki, senelerin sayısını ve hesabı bilesiniz. Allah T e âlâ bunları ancak hak ile yarattı. Bilen bir kavim için âyetleri ayrıntılı olarak beyan buyuruyor.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler de âlemin yaratıcısının kudret ve azametine pek parlak bir surette işaret eden bir kısım eserlerine dikkatleri çekmektedir. Kâinatın Yaratıcısının yaratmış olduğu bu eşsiz eserlerdeki hikmet ve menfaata işaret ederek insanlığı şöylece uyanmaya davet buyurmaktadır. Ey insanlar!, (o) ezelî ve kerem sahibi mabudunuz (o) Yüce Yaratıcı (dır ki) hergün ufukları aydınlatan (Güneşi bir ışık) bizzat parlak bir mahiyette yarattı. (Ay'ı da bir nur) güneşin ışığıyla yüzü nurlar içinde kalan bir parlak küre (kıldı) onunla geceleri aydınlattı. (Ve ona) O ay'a veya güneş ile aydan herbirine (menziller tâyin etti) heyet ilminde beyan olunduğu üzere güneşin çeşitli doğuş yerleri vardır. Vakit vakit doğarak yerküresinin muhtelif kısımlarını ışıklar içinde bırakır. Bir muhitte batarak diğer bir muhitte doğmaya başlar, böylece geceleri ve gündüzleri meydana getirir. Güneşin hareketiyle dört mevsim de meydana gelir. Ayın da gökte çeşitli menziller! Konak yerleri vardır. Çeşitli yerlerden doğmaya başlar. Güneşle karşı karşı geldiği oranda ışık peyda eder. Yeryüzünde olanlara çeşitli şekilde yüzünü gösterir, kâh hoş bir hilâl şeklini alır, kâh tamamen yüzü ışıklar içinde kalır. Bu sayede insanlar ayların, haftaların, günlerin vakitlerini, müddetlerini bilerek muamelelerini, hareketlerini tâyin ve tanzime muvaffak olurlar. Ayın görünen tarafı dâima muhtelif vaziyetlerde bulunduğundan bununla muhtelif vakitleri tâyin etmek şehir halkı için de, çöl halkı için de kolay bulunmaktadır. Ayın görünen kısmındaki değişiklik, vakitlerin miktarını bilmek için sonuç çıkarma vasıtasıdır. Bunun içindir ki, İslâm dininde ay yılı kabul edilmiştir. Omç gibi ibadetlerde, bayram gibi dinî günlerde hilalin görülmesine itibar edilir. Senelerin müddeti de şer'an oniki kamerî aydan ibarettir. Niteldm bir âyeti kerime de ayların sayısı on ikidir… (Tevbe, 9/36) buyurulmuştur. Kısacası: Cenâb-ı Hak güneş için ve özellikle ay için öyle çeşitli menziller, yaratmıştır, (ki senelerin sayısını ve hesabını bilesiniz) Evet… İnsanlar bu sayede ayların, günlerin vakitlerini, müddetlerini bilerek muamelelerini, hareketlerini tâyin ve tanzime muvaffak olurlar. (Allah Teâlâ bunları) Bu bildirilen gök cisimlerin! Vesaireyi (hak ile yarattı) bunları boş yere yaratmadı, belki kullarının faideleri için yarattı. Kendi kudret ve azametini, birliğinin delillerini göstermek için meydana getirdi. İşte Cenâb-ı Hak (bilen bir kavim için) hak ve hakikati düşünen, bu yaratılış alemindeki hikmet ve faydayı düşünebilen, zekâsını ilm ve irfan nurlariyle aydınlatmak isteyen bir insanlık cemiyetinin istifadesi için (âyetlerini) birliğine, azamet ve yüceliğine, şahitlik eden açık delilleri, bu kâinattaki güzel eserleri (ayrıntılı olarak) açık, tafsilatlı, birbirini müteakip bir surette (beyan buyuruyor) artık insanların vazifesi de bu kutsî âyetleri, bu harikulade eserleri nazarı İtibara alarak inançlarını amellerini güzelce tanzime çalışmaktan ibarettir.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014