KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

10-YUNUS SURESI (109 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Yunus Suresi 66  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 10/66
10-YUNUS SURESI - 66. AYET    Mekke
أَلَا إِنَّ لِلَّهِ مَنْ فِي السَّمَاوَاتِ وَمَنْ فِي الْأَرْضِ ۗ وَمَا يَتَّبِعُ الَّذِينَ يَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ شُرَكَاءَ ۚ إِنْ يَتَّبِعُونَ إِلَّا الظَّنَّ وَإِنْ هُمْ إِلَّا يَخْرُصُونَ -66
E la inne lillahi men fis semavati ve men fil ard ve ma yettebiullezıne yed´une min dunillahi şüraka´ iy yettebiune illez zanne ve in hüm illa yahrusun
10-Yunus Suresi 66. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Agâh olunuz ki, göklerde kim var ise ve yerde kim var ise şüphe yok ki, Allah Teâlâ´nındır. Allah Teâlâ´dan başkasına tapanlar da şeriklere tebaiyyet etmiş olmazlar. Onlar zandan başkasına tebaiyyet etmiyorlar ve onlar yalan söyler kimselerden başka değildirler.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: İyi bilin ki, göklerde kim var ise ve yerde kim var ise şüphe yok ki. Allah Teâlâ'nındır. Allah Teâlâ'dan başkasına tapanlar da ortakların ardına düşmüş olmazlar. Onlar zan d an başka birşeyin ardına düşmüş olmuyorlar ve onlar yalan söyleyen kimselerden başkası değildirler.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ey insanlar!. (İyi bilin ki) Uyanın, güzelce düşünün ki (göklerde kim var ise) yani: Bütün melekler (ve yerde kim var ise) yani bütün insanlar, cinler (şüphe yok ki. Allah Teâlâ'nındır) bütün onun mahlûkudur. Bütün onun mülkü, hâkimiyeti altında bulunmaktadırar. Bütün bunlar, o Yüce Yaratıcının izzetine, kudretine birer şahitdir. Bazı mahlûklarına vermiş olduğu bir izzet, bir kuvvet de yine o Kerem Sahibi Yaratıcının bir lûtf ve ihsanından ibarettir, haddizatında o izzet ve kuvvet de Cenâb-ı Hak'ka aittir, İstediği zaman kullarını o izzet ve kuvvetten mahrum bırakabilir. (Allah Teâlâ'dan başkasına) Bir takım putlara, mahlûklara (tapanlar da) gerçekte bir takım (ortakların) Allah Teâlâ'nın ortaklarının (ardına düşmüş olmazlar) çünki Allah Teâlâ ortaktan uzaktır. Onların öyle Cenab'ı Hak'ka ortak koştukları şeyler, haddizatında öyle bir ortaklığa asla sahip değildirler. (Onlar) O putlara, o mahlûklara tapanlar (zandan) kuru bir kuruntudan (başka bir şeyin ardına düşmüyorlar) Evet.. O putları, mahlûkatı öyle bir ilâh sanarak onlardan şefaat bekleyenler, onların vasıtalariyle Cenab'ı Hak'ka yaklaşacaklarını ümid edenler, asılsız bir kuruntuya tutulmuş kimselerdir. (Ve onlar) O Cenab'ı Hak'ka ortak koşan kimseler, o kuruntuları hususunda (yalan söyleyen kimselerden başkası değildirler) onların o iddiaları, zanları hususunda dayanacakları bir delilleri yoktur. Onlar kuruntuya kapılmış, din hususunda hakikata muhalif şeyleri iddiada bulunmuş cahil kimselerden ibarettirler.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014