18-Kehf Suresi 29. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Ve de ki: «Hak Rabbinizdendir. Artık kim dilerse imân etsin ve kim dilerse inkâr eylesin.» Şüphe yok ki, Biz zalimler için bir ateş hazırlamışızdır. Onun perdeleri kendilerini kuşatmıştır. Ve eğer istimdatta bulunacak olurlarsa katran gibi bir su ile imdat olunurlar ki, yüzleri kavurur. O ne fena içki, ne fena rahat edilecek bir yer! |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ve de ki: Hak Rabbinizdendir. Artık kim dilerse imân etsin ve kim dilerse inkâr eylesin. Şüphe yok ki, biz zalimler için bir ateş hazırlamışızdır. Onun perdeleri kendilerini kuşatmıştır. Ve eğer yardım dileğinde bulunacak olurlarsa katran gibi bir su ile imdat olunurlar ki, yüzleri kavurur. 0 ne fena içki, ne fena rahat edilecek bir yeri. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
(Ve) Ey peygamberlerin efendisi!. 0 gibi nefsanî arzularına uyan ve bir kötü maksada mebni ashab-ı kehfe vesaireye dair sana soru sormaya cesaret eden kimselere (de ki: Hak Rab'binizdendir) bana vahyettiği şey, hakikatin kendisidir, ashab-ı kehf hakkındaki bilgiler de ilâhî vahye dayanan bir hakikatten başka değildir. (Artık kim dilerse imân etsin) bu beyanatı kabul eylesin, hakikî bir mümin olduğunu bu şekilde de göstersin, bunun faidesi kendisine aittir. (Ve kim dilerse inkâr eylesin) bu beyanatı kabul eylemesin, onun mes'uliyeti zararı elbette ki kendisine aittir, bu inkârının muhakkak ki, cezasına kavuşacaktır. Ne büyük bir ilâhî tehdit!.. (Şüphe yok ki, biz zalimler için) öyle hakikatları kabul etmeyen, haddi aşarak nefislerine zulm eyleyen kâfir kimseler için (bir ateş hazırlamışızdır) ki, o da müthiş cehennemden ibarettir. (Onun) o ateşin (perdeleri kendilerini) o zâlimleri (kuşatmıştır) hepsini de çepeçevre kuşatmış olacaktır, (ve eğer) o ateş içinde kalacak olanlar (yardım dileğinde bulunacak olurlarsa) kendilerinin imdadına koşulmasını, kendilerine hararetlerini teskin edecek bir su verilmesini isteyecek bulunurlarsa (katran gibî) veya eritilmiş bir demir sıvısı gibi (bir su ile imdat olunurlar ki) o su şiddetli hara ret i yi e (yüzleri kavurur) onu içmeğe bile yaklaşamazlar. Artık düşünmeli!. (0 ne fena içki) öyle katran gibi olan ateşin bir su ve (ve fena rahat edilecek) kendisine dayanılıp itimat kılınacak (bir yer) o cehennem sahası! İşte hakkı inkârın müthiş neticesi!.
|