KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

18-KEHF SURESI (110 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Kehf Suresi 13  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 18/13
18-KEHF SURESI - 13. AYET    Mekke
نَحْنُ نَقُصُّ عَلَيْكَ نَبَأَهُمْ بِالْحَقِّ ۚ إِنَّهُمْ فِتْيَةٌ آمَنُوا بِرَبِّهِمْ وَزِدْنَاهُمْ هُدًى -13
Nahnü nekussu aleyke nebeehüm bil hakk innehüm fityetün amenu bi rabbihim ve zidnahüm hüda
18-Kehf Suresi 13. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Biz sana onların haberlerini doğru olarak hikaye ediyoruz. Onlar genç bir zümre idiler. Rablerine imân etmişlerdi ve Biz de onların hidâyetini arttırmış idik.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Biz sana onların haberlerini doğru olarak hikâye ediyoruz. Onlar genç bir zümre idiler. Rablerine imân etmişlerdi ve biz de onların hidayetini arttırmış idik.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler, Cenab-ı Hak'kın ashab-ı kehfe dair Yüce Resulüne bilgiler verdiğini ve o zatların Hak Teâlâya nasıl sığınarak onu birleyip takdiste bulunduklarını bildirmektedir. Ve kavimlerinin nasıl bir şirke düşmüş olduklarını ifade ederek mağaraya çekilmelerini birbirine tavsiye ettiklerini ve Allah'ın rahmetine nail, işlerinde kolaylığa mazhar olacaklarına ümitvar bulunmuş olduklarını beyan buyurmaktadır. Şöyle ki: Ey âlemlere rahmet olan Resulüm!, (biz sana onların) o ashab-ı kehf in mühim olan (haberlerini doğru) hakikate uygun (olarak hikâye ediyoruz) Yani: Onların o ibret verici kıssalarını, yüce zâtımla sana vahy yoluyla bildiriyorum. (Onlar genç bir zümre idiler) birer uyanık ruha sahip bulunuyorlardı (Rablerine imân etmişlerdi) aralarında bulundukları bir çok kimseler gibi küfre düşmüş değildirler, (ve) sonra (biz de onların) bu imanlarına mükâfat olarak (hidâyetin! Arttırmış idik) onların ruhlarını aydınlatıp, kalplerini ilâhî bilgiler ile tezyin ve kendilerini İmânlarında kararlı kılmış idik.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014