2-Bakara Suresi 198. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Rabbinizden bir rızık talep etmeniz sizin üzerinize bir günah değildir. Arafat´tan geri döndüğünüz zaman Allah Teâlâ´yı Meş´ar-i Haram yanında hemen zikrediniz. Ve O´nu, size hidâyet ettiği gibi zikreyleyiniz. Şüphe yok ki, siz bundan evvel dalâlette kalmış kimselerden idiniz. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Rabbinizden bir rızık talep etmeniz sizin üzerinize bir günah değildir. Araf attan geri döndüğünüz zaman Allah Teâlâ'yı Meş'ari Haram yanında hemen zikrediniz. Ve onu, size hidayet ettiği gibi zikreyleyiniz. Şüphe yok ki, siz bundan evvel dalalette kalmış kimselerden idiniz. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu âyeti kerime hac mevsiminde de ticaretin meşru olduğunu ve Cenâb-ı Hakkın gösterdiği yola gitmenin lüzumunu bildirmektedir. Şöyle ki: Ey müslümanlar!.. Hac mevsiminde de ticaret yoluyla (Rabbinizden bir rızık talep etmeniz) caizdir. Bundan dolayı (sizin üzerinize bir günah) yüklenecek (değildir.) Sonra (Arafattan) cemaat halinde (gerî döndüğünüz zaman Allah Teâlâ'ya Meş'ari Haram yanında) Allahu Ekber ve La ilahe illallah diyerek, dua ve niyaz ile veya aksam ve yatsı namazlarını kılmak suretiyle (zikrediniz ve onu) o Yüce Rabbi (size hidayet ettiği) size dinî vazifelerini, hac ibadetlerini zikir ve fikir yolunu ihsan ve ilham buyurduğu (gîbî zikreyleyiniz) bu ilâhî hidayet sayesinde dinî vazifelerinizi bilmiş bulunuyorsunuz. (Şüphe yok ki siz bundan evvel) bu hidayete, bu İslâmiyet şerefine ulaşmadan önce (dalalette kalmış kimselerden idiniz.) İmânı, itaati ve hacla ilgili ibâdetleri bilmeyen, yolunu şaşırmış takımlardan idiniz. Şimdi ise hidayete ermiş bulunuyorsunuz. Artık Cenab'ı Hakkın emri üzerine hareket ediniz, ulaştığınız hidayet ve saadetin kadrini yüceltmeye, şükrünü yerine getirmeye çalışınız.
§ Cahiliye döneminde bir çok Pazar yerleri vardı. Araplar hac mevsiminde buralarda ticaretle meşgul olurlardı, İslâmiyet yayılmaya başladığı zaman bazı müslümanlar böyle hac mevsiminde ticarette bulunmadan çekinmişlerdi. Halbuki buna lüzmu yoktu. Ticaretle uğraşmak dinî vazifelere engel olmamak üzere her zaman caizdir. Özellikle hac mevsiminde etraftan bir çok zatlar Hicazda toplanıyorlar, bunlar kendi ihtiyaçlarını bertaraf etmek için ticarethanelere müracaata mecbur kalmaktadırlar. Eğer o mevsimde ticaret yasak olursa bu gibi zatların ihtiyaçları nasıl giderilebilir? Binaenaleyh hikmet dolu olan İslâm dinî, bu ticareti men etmemiştir. Elverir ki meşru şekilde yapılsın.
§ Arafat: Mekke-i Mükerreme şehrine on iki mil mesafede bulunan bir dağın ismidir.Hacılar arefe günü, yani; zilhiccenin 9 uncu günü burada vakfeye dururlar, zilhiccenin 8 inci gününe de "terviye günü" denilir.
Rivayete göre Hz. Adem Hinde, Hz. Havva da Ciddiye indirilmişlerdi. Birbirini ararken arafat sahasında karşılaşmış, birbirlerini tanımışlardı. Bu cihetle o güne arefe, o karşılaşma sahasına da Arafat denilmiştir. Diğer bir rivayete göre de İbrahim Aleyhisselâm'a hacla ilgili ibâdetler burada vahyolunmuş olduğu için buraya Arafat adı verilmiştir.
Müzdelife: Mekke'de hacla ilgili İbâdetlerin yapıldığı yerlerden biridir. Hacılar Arafattan sonra Müzdelifeye vararak orada akşam, yatsı ve sabah namazlarını kılarlar.
§ Meş'ari Haram, Müzdelifenin bitişiğinde bir tepedir. Buna "Cebeli Kuzah" da denir. Arafattan Müzdelifeye dönüp gelen hacılar, yolculara engel olmama! İçin bu Meş'ari Haram tepesi civarında gecelerler.
|