2-Bakara Suresi 114. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Allah Teâlâ´nın mescitlerinde O´nun isminin zikredilmesini men eden ve o mescitlerin harap olmasına çalışan kimseden daha zalim kim vardır? Onlar için o mescitlere korka korka girmelerinden başka selahiyet yoktur. Onlar için dünyada rüsvaylık vardır, onlar için ahirette ise pek büyük bir azap vardır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Allah Teâlâ'nın mescitlerinde onun isminin zikredilmesini engelleyen ve o mescitlerin harap olmasına çalışan kimseden daha zâlim kim vardır? Onlar için o mescitlere korka korka girmelerinden başka selâhiyet yoktur. Onlar için dünyada rezillik vardır onlar için ahirette ise pek büvül bir azap vardır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu âyeti kerime; mabetlerin harap olmasına sebebiyet veren, onlarda ibâdet ve itaatin yerine getirilmesine mâni olan kimselerin fecî akıbetlerini ihtar etmektedir. Şöyle ki: (Allah Teâlâ'nın mescitlerinde) mukaddes mabedlerinde (onun) o Yüce Mabudun mübarek (İsminin anılmasını) ona tekbir ve tesbihde bulunulmasını (engelleyen) böyle yüce bir ibâdete engel olan (ve o mescitlerin) bakılmayarak, cemaatten mahrum bırakılarak (harap olmasına) içinde ibâdet ve itaat edilmeyerek boş kalmasına (çalışan kimseden daha zâlim) müslümanların hukukuna daha çok tecâvüz eden (kim vardır?) Evet!.. Böyle bir şahıs, son derece zâlimdir. Büyük cezaları hak etmiştir. (Onlar için) öyle bir zulme cesaret, mabedlere karşı ne büyük bir hakarettir. Halbuki onların (o mescitlere korka korka) saygılı bir vazîyet almış olarak (girmelerinden başka selâhiyet yoktur.) Onlar ne hak ile o mabetlerin harap olmasına öyle cesaret edebiliyorlar? Artık (onlar için) bu engelleme ve tahribe cüretleri yüzünden (dünyada rezillik vardır) rezil ve rüsva olacaklardır. (Onlar için ahirette ise pek büyük bir azap vardır.) Onlar cehennemde azap göreceklerdir. Binaenaleyh İslâm mabetlerinin muhafazasına, onlarda Allah'ın zikrin, selâtü selamın devamına hizmet edilmesi bizim için mühim bir vazifedir.
§ Rivayet olunduğu üzere Rasûlü Ekrem Hazretleri Hicretin altıncı senesi Kabe'yi ziyaret için eshabı kirâmından 500 zat ile Medine-i Münevvereden çıkıp Mekke-i Mükerreme tarafına hareket etmişlerdi. "Hudeybiye" denilen mevkide Mekke müşrikleri ile karşılaşmış, onlar bu ziyarete mâni olmuşlardı. Vaktiyle Romalılar da Beyti Makdisi yıkmış, orada ibâdet ve itaatte bulunulmasına imkân bırakmamışlardı. İşte Cenab'ı Hak bu gibi ibâdet ve itaate mâni, mescitleri yıkıp içlerinde teşbih ve tahlîl yapılmasına engel olanlar hakkında bu âyeti kerimesini İndirmiştir.
|