27-Neml Suresi 14. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Ve bu âyetleri, vicdanları da tam bir kanaat getirdiği halde bir zulm ve kibirden dolayı inkar ettiler. Artık bak, o müfsidlerin akibeti nasıl oldu? |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ve bu âyetleri, vicdanları da tam bir kanaat getirdiği halde bir zulüm ve kibirden dolayı inkâr ettiler. Artık bak, o bozguncuların akibeti nasıl oldu. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
(Ve bu âyetleri) Öyle açık, yoruma ihtiyaç kalmadan gördükleri (vicdanları da) bunların birer hârika, birer mucize olduğuna (tam bir kanaat getirdiği halde) yine onu tasdik edip, hareketlerini değiştirmediler, o muazzam alametlere karşı (bir zulüm ve kibirden dolayı) onları (inkâr ettiler) o hârikaların ilâhi kudret ile meydana gelmiş birer mucize olduklarını vicdanen bildikleri halde yalnızca bir zulüm ve gurur tesiriyle Hz. Musa'nın Peygamberliğini kabule yaklaşmadılar, yine inkâra devam edip durdular, (artık) ey mahlûkatın en şereflisi olan Son Peygamber!, (bak o bozguncuların âkibeti nasıl oldu) Onlar nihayet dünyada pek korkunç bir şekilde boğularak helake uğradılar, ahirette ise cehennem azabı içinde ebedî olarak kalacaklardır. İşte Ey Peygamberlerin en faziletlisi!. Seni inkâr edenler de senin gösterdiğin mucizeleri kabul etmeyenler de senin gerçekliği, yüceliği apaçık olan dinini, sırf bir gurur, dinsizlikte bir ısrar neticesi olarak inkâra cür'et gösterenler de elbette bir gün öyle müthiş bir âkibete uğrayacaklardır. Hz. Musa'ya ait birinci kıssa, burada nihayete ermiştir. Bütün insanlık için ne büyük bir ibret muamelesi!. Hz. Dâvud ile Hz Süleyman'a ait olan ikinci kıssaya sıra gelmiştir.
|