19-Meryem Suresi 47. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
(Hazret-i İbrahim de) Dedi ki: «Sana selâm olsun. Senin için Rabbime elbette ki istiğfarda bulunacağım, şüphe yok ki, O benim için çok ikram etmektedir.» |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
-Hazreti İbrahim de- dedi ki: Sana selâm olsun. Senin için Rabbime elbetteki, istiğfarda bulunacağım, şüphe yok ki, o benim için çok ikram etmektedir. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Hz. İbrahim de babasının o şiddetli mukabelesine karşı yine nezaketten, hayır dilerlikten ayrılmadı, bilakis (dedi ki: Sana selâm olsun) endişe etme, ben selâmetine dua etmekteyim. Yahut seninle barış halinde mütarekede bulunmuş durumdayım, sana bir fenalık yapacak değilim (senin için Rabbime elbettki, istiğfarda bulunacağım,) seni tövbeye muvaffak etsin, seni mağfirete nail buyursun (şüphe yok ki, o) kerim olan Rabbim (benim için çok ikram etmektedir) beni tekrar tekrar lûtf ve iyiliğine nail buyurmuştur. Hz. İbrahim'in bu ifadesi gösteriyor ki, daha küfr içinde ölüp gitmemiş, İmana gelmemesinden ümit kesilmemiş olan bir kimsenin imana, hidayete kavuşmasını temenni etmek caizdir. Hz. İbrahim de, babasına olan vaadini yerine getirmiş "babama mağfiret buyur" diye dua etmiştir. Fakat bu dua, Azer'ln bir Allah düşmanı olduğu apaçık ortaya çıkmadan önce olmuştur.
|