KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ

24-NUR SURESI (64 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64
Nur Suresi 62 Ayet ve Mealleri
24-NUR SURESI - 62. AYET    Medine
إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ الَّذِينَ آمَنُوا بِاللَّهِ وَرَسُولِهِ وَإِذَا كَانُوا مَعَهُ عَلَىٰ أَمْرٍ جَامِعٍ لَمْ يَذْهَبُوا حَتَّىٰ يَسْتَأْذِنُوهُ ۚ إِنَّ الَّذِينَ يَسْتَأْذِنُونَكَ أُولَٰئِكَ الَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَرَسُولِهِ ۚ فَإِذَا اسْتَأْذَنُوكَ لِبَعْضِ شَأْنِهِمْ فَأْذَنْ لِمَنْ شِئْتَ مِنْهُمْ وَاسْتَغْفِرْ لَهُمُ اللَّهَ ۚ إِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ رَحِيمٌ -62
İnnemel mü´minunellezıne amenu billahi ve rasulihı ve iza kanu meahu ala emrin camiıl lem yezhebu hatta yeste´zinuh innellezıne yeste´zinuneke ülaikellezıne yü´minune billahi ve rasulih fe izeste´zenuke li ba´dı şe´nihim fe´zel li men şi´te minhüm vestağfir lehümüllah innellahe ğafurur rahıym
İnnelmel mu’minûnellezîne âmenû billâhi ve resûlihî ve izâ kânû meahu alâ emrin câmiın lem yezhebû hattâ yeste’zinûh(yeste’zinûhu), innellezîne yeste’zinûneke ulâikellezîne yu’minûne billâhi ve resûlih(resûlihi), fe izeste’zenûke li ba’dı şe’nihim fe’zen li men şi’te minhum vestağfir lehumullâh(lehumullâhe), innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).
24-Nur Suresi 62. Ayeti Kerime Mealleri
A. GÖLPINARLI : İnananlar, ancak Allah´a ve Peygamberine inanırlar ve onunla berâber, topluluğu icâb ettiren bir işte bulunurlarsa izin almadan bırakıp gitmezler. Şüphe yok ki senden izin isteyenlerdir Allah´a ve Resûlüne inananlar. Bâzı işlerini görmek için izin istediler mi senden, sen de onlardan dilediğine izin ver ve onlar için Allah´tan yarlıganma dile; şüphe yok ki Allah, suçları örter, rahîmdir.
ADEM UĞUR : Müminler, ancak Allah´a ve Resûlüne gönülden inanmış kimselerdir. Onlar, o Peygamber ile ortak bir iş üzerindeyken ondan izin istemedikçe bırakıp gitmezler. (Resûlüm!) Şu senden izin isteyenler, hakikaten Allah´a ve Resûlüne iman etmiş kimselerdir. Öyle ise, bazı işleri için senden izin istediklerinde, sen de onlardan dilediğine izin ver; onlar için Allah´tan bağış dile; Allah mağfiret edicidir, merhametlidir.
ALİ FIKRİ YAVUZ : Gerçek müminler, ancak o kimselerdir ki, Allah’a ve Rasûlüne iman etmişler ve toplu bir işte bulundukları vakit de Peygamberden izin almadıkça bırakıb gitmezler. Doğrusu senden izin istiyenler, Allah’a ve Rasûlüne iman eden kimselerdir bunlar... Bu bakımdan bazı işleri için senden izin istediklerinde sen de onlardan dilediğin kimseye izin ver. Onlar için Allah’dan mağfiret dile. Şübhe yok ki Allah Gafûr’dur= çok bağışlayıcıdır. Rahîm’dir= çok merhametlidir.
BEKİR SADAK :Dogrusu Allah´a ve Peygamberine inanan muminler, Peygamberle beraber bir ise karar vermek icin toplandiklarinda, ondan izin almaksizin gitmezler. Senden izin isteyenler, iste onlar, Allah´a ve peygamberine inananlardir. Bazi isleri icin senden izin isterl
CELAL YILDIRIM : Mü´minler ancak o kimselerdir ki, Allah´a ve Peygamber´ine imân etmişler ve Peygamberle beraber toplu bir iş üzerinde bulunup (görüştüklerinde) ondan izin istemedikçe (bir tarafa ayrılıp) gitmemişlerdir. Şüphesiz ki senden izin isteyenler var ya, işte onlar Allah´a ve Peygamber´ine (dosdoğru) inananlardır. Artık onlar bazı işleri için senden izin isterlerse, onlardan dilediğine izin ver. Onlar için Allah´tan bağışlanma isteğinde bulun. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.
DİYANET : Mü’minler ancak Allah’a ve peygamberine inanan, onunla beraber toplumu ilgilendiren bir iş üzerindeyken ondan izin almadan çekip gitmeyen kimselerdir. O hâlde bazı işlerini görmek için senden izin isterlerse, içlerinden dilediğine izin ver ve onlar için Allah’tan bağışlama dile. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
DİYANET VAKFI : Müminler, ancak Allah´a ve Resûlüne gönülden inanmış kimselerdir. Onlar, o Peygamber ile ortak bir iş üzerindeyken ondan izin istemedikçe bırakıp gitmezler. (Resûlüm!) Şu senden izin isteyenler, hakikaten Allah´a ve Resûlüne iman etmiş kimselerdir. Öyle ise, bazı işleri için senden izin istediklerinde, sen de onlardan dilediğine izin ver; onlar için Allah´tan bağış dile; Allah mağfiret edicidir, merhametlidir.
DİYANET İSLERİ : Doğrusu Allah'a ve Peygamberine inanan Müminler, Peygamberle beraber bir işe karar vermek için toplandıklarında, ondan izin almaksızın gitmezler. Senden izin isteyenler, işte onlar, Allah'a ve Peygamberine inananlardır. Bazı işleri için senden izin isterlerse, içlerinden dilediğine izin ver, Allah'tan, onların bağışlanmalarını dile. Allah şüphesiz bağışlar, merhamet eder.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): Mü´minler ancak şöylelerdir ki Allaha ve Resulüne iyman etmişlerdir, cem´ıyyetli bir işte bulundukları vakıt da ondan istiyzan etmeyince gitmezler, filhakıka senden izin istiyenler, onlar öyle kimselerdir ki Allaha ve Resulüne inanırlar, binaenaleyh ba´zı işleri için senden izin istediklerinde sen de onlardan dilediğine izin ver, onlar için Allahdan mağrifet isteyiver, şübhe yok ki Allah, gafurdur rahîmdir
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : Mü´minler, ancak Allah´a ve peygamberine iman etmişlerdir. Toplu bir iş için yanında bulundukları zaman, ondan izin almadan ayrılıp gitmezler: Gerçekte senden izin isteyenler, Allah´a ve Resulüne inananlardır. Bunun için, bazı işleri sebebiyle senden izin istediklerinde, onlardan dilediğine izin ver ve Allah´tan bağışlanmalarını dile! Şüphe yok ki, Allah çok bağışlayıcıdır, merhamet sahibidir.
GÜLTEKİN ONAN : İnançlılar o kimselerdir ki, Tanrı´ya ve elçisine inananlar, onunla birlikte toplu(mu ilgilendiren) bir buyruk üzerinde iken, ondan izin alıncaya kadar bırakıp gitmeyenlerdir. Gerçekten, senden izin alanlar, işte onlar Tanrı´ya ve elçisine inananlardır. Böylelikle, senden kendi bazı işleri için izin istedikleri zaman, dilediklerine izin ver ve onlar için Tanrı´dan bağışlanma dile. Şüphesiz Tanrı bağışlayandır, esirgeyendir.
H. BASRİ ÇANTAY : Mü´minler ancak Allaha ve resulüne îman edenler ve onun (peygamberin) maiyyetinde cem´iyyetli bir iş üzerinde bulundukları vakit ondan izin isteyib alıncaya kadar (bırakıb) gitmeyenlerdir. Hakıykat, senden izin isteyenler (yok mu?) onlar Allaha ve resulüne îman edenlerdir. O halde ba´zı işleri için senden izin istedikleri zaman sen de onlardan dilediğin kimseye destur ver ve kendileri için Allahdan mağfiret iste. Çünkü Allah, çok yarlığayıcıdır, çok esirgeyicidir.
MUHAMMET ESED : (Gerçek) Müminler öyle kimselerdir ki Allah´a ve O´nun Rasulü´ne yürekten inanırlar ve o´nunla bütün cemaati ilgilendiren bir mesele için bir araya geldiklerinde (hangi karara varılacak olursa olsun) o´nun iznini almadıkça ayrılmazlar. Gerçekten de, senden izin al(madıkça karara bağlanan eylemden geri durmay)anlar, işte Allah´a ve O´nun Rasulü´ne (yürekten) inananlar böyleleridir! Bunun içindir ki, onlar kendi bazı özel işleri için senden izin istedikleri zaman, uygun gördüğün kimselere bu izni ver; ve Allah´tan onlar için bağışlanma dile; çünkü Allah, şüphesiz, çok acıyan esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır!
Ö NASUHİ BİLMEN : Muhakkak mü´minler onlardır ki, Allah´a ve Resûlune imân etmişlerdir ve onun maiyetinde cemiyetli bir iş üzerinde bulundukları zaman da ondan izin istemedikçe gidivermiş olmazlar. İşte onlar, öyle kimselerdir ki, Allah´a ve resûlüne imân ederler. Binaenaleyh bâzı işleri için senden izin istedikleri zaman artık sen de onlardan dilediğine izin ver ve onlar için mağfiret iste. Şüphe yok ki Allah gafûrdur, rahîmdir.
SUAT YILDIRIM : Gerçek müminler ancak öyle kimselerdir ki Allah’a ve Resulüne bütün kalpleriyle iman etmiş olup, bütün toplumu ilgilendiren meseleleri görüşmek üzere onun yanında bulundukları vakit ondan izin almadıkça ayrılıp gitmezler. Senden izin isteyenler hakikaten Allah’a ve Resulüne gerçekten iman edenlerdir. Öyle ise bazı işleri için senden izin istedikleri zaman, sen de onlardan dilediğin kimselere izin ver ve onlar için Allah’tan af dile. Muhakkak ki Allah gafurdur, rahîmdir.
SÜLEYMAN ATEŞ : Mü´minler o kimselerdir ki Allah´a ve Elçisine (gönülden) inanmışlardır. Toplumsal bir iş için Allâh´ın Elçisi ile beraber bulundukları zaman ondan izin almadan gitmezler. (Ey Muhammed), Senden izin alanlar, işte Allah´a ve Elçisine inananlar onlardır. Bazı işleri için senden izin istedikleri zaman onlardan dilediğine izin ver ve onlar için Allah´tan mağfiret dile. Şüphesiz Allâh çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : Müminler o insanlardır ki, Allah´a ve O´nun resulüne inanırlar. Resulle beraber, ortaklaşa bir iş üzerinde bulundukları zaman, ondan izin almadan çekip gitmezler. O senden izin isteyenler var ya, onlar Allah´a ve O´nun resulüne iman edenlerdir. Bazı uğraşları için senden izin istediklerinde, onlardan dilediğine izin ver ve kendileri için af dile. Allah Gafûr´dur, Rahîm´dir.
FİZİLAL : Mü’minler ancak Allah’a ve Resul’üne iman edenler ve peygamberle birlikte bir işe karar vermek için toplandıklarında ondan izin isteyip alıncaya kadar gitmeyenlerdir. Gerçekten senden izin isteyenler, işte onlar Allah’a ve Resulüne inananlardır. Birtakım işleri için senden izin isterlerse içlerinden dilediğine izin ver. Ve Allah’tan onların bağışlanmalarını dile. Şüphesiz ki Allah, Gafur’dur, Rahim’dir.
İBNİ KESİR : Mü´minler; ancak Allah´a ve Rasulüne iman edenler ve peygamberle birlikte bir işe karar vermek için toplandıklarında, ondan izin isteyip alıncaya kadar ayrılıp gitmeyenlerdir. Gerçekten senden izin isteyenler; işte onlar, Allah´a ve Rasulüne iman edenlerdir. Bir takım işleri için senden izin isterlerse içlerinden dilediğine izin ver ve Allah´tan onların bağışlanmalarını dile. Şüphesiz ki Allah; Gafur´dur, Rahim´dir.
TEFHİMÜL KURAN : Mü´minler o kimselerdir ki, Allah´a ve Resulüne iman edenler, onunla birlikte toplu(mu ilgilendiren) bir iş üzerinde iken, ondan izin alıncaya kadar bırakıp gitmeyenlerdir. Gerçekten, senden izin alanlar, işte onlar Allah´a ve Resulüne iman edenlerdir. Böylelikle, senden, kendi bazı işleri için izin istedikleri zaman, onlardan dilediklerine izin ver ve onlar için Allah´tan bağışlanma dile. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014