23-Mü'minun Suresi 24. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Bunun üzerine kavminden kâfirler olmuş olan ileri gelen zümre dedi ki: «Bu başka değil ancak sizin gibi bir insan; istiyor ki, sizin üzerinize tefevvuk etsin. Ve eğer Allah dilemiş olsa idi elbette melekleri indirirdi. Biz bunu evvelki babalarımızdan işitmedik.» |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Bunun üzerine kavminden kâfirler olmuş olan ileri gelen bir zümre dedi ki: Bu başka değil, ancak sizin gibi bir insan, istiyor ki, sizin üzerinize üstünlük etsin. Ve eğer Allah dilemiş olsa idi elbette melekleri indirirdi. Biz bunu evvelki babalarımızda işitmedik. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
(Bunun üzerine) Hazreti Nuh'un bu ihtarına karşı (kavminden kâfirler olmuş olan ileri gelen bir zümre) kavminin eşrafından sayılan dinsiz bir taife, diğer halk takımına (dedi ki: Bu) Peygamberlik iddiasında bulunan Nuh -Aleyhisselâm- (başka değil) öyle iddia ettiği gibi Allah tarafından gönderilmiş bir Peygamber değil, o (ancak sizin gibi bir insan) aranızda bir fark yok, artık o nasıl olur da Peygamberlik gibi bir imtiyaza sahip bulunur!. 0 bu iddiası yi e (istiyor ki, sizin üzerinize üstünlük etsin) sizin âmiriniz olsun, sizi kendi arzusuna tâbi kılsın. (Ve eğer Allah dilemiş olsa idi) size bir Peygamber göndermek, sizi başkalarına ibadetten men eylemek istemiş bulunsa idi (elbette melekleri indirirdi) onları size Peygamber gönderirdi (biz bunu) yani: Yalnız bir Allaha ibadet edilip de başkalarına ibadet edilmemesini veyahut Nuh gibi peygamberlik davasında bulunmuş bir kimseyi (babalarımız arasında işitmedik) geçmiş ümmetler içinde böyle bir Allah'ın birliği inancı anlatılmış değildir.
Bu cahil kavmin sözleri, kendilerinin akıl ve mantığa aykırı şüpheler içinde kalmış olduklarını göstermektedir. Bunlar, taşlardan, ağaçlardan yapılmış putların Hanlığına, mâbudluğuna inandıkları halde bir insanın peygamber olacağına razı, inanmış bulunmuyorlardı. Düşünmüyorlardı ki: Bütün insanlık fertleri, melekler ile görüşerek dinî
hükümleri o meleklerden bizzat işitip almaya müstait olamazlar. Allah Teâlâ ancak bir kısım seçkin kullarını melekler vasıtasiyle vahyi almaya müstait bir tabiatta yaratmıştır, böyle bir yetenek bütün insanlığa verilmemiştir. Bu hikmete aykırıdır. Bu sapıklar diyelim ki melekler insan şekline girip kendilerine görünecek, Allah'ın hükümlerini tebliğ edecek olsalardı yine o melekleri de insan sanarak inkâr ederlerdi.
|