KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ
KUR'AN-I KERİM 56-Vakia Suresi ne GÖRE AYETLERİ SΙRALAMAVâkıa Suresi

SURE
AYET NO
ARAPÇA OKUNUŞU DİYANET VAKFI ELMALILI CELAL YILDIRIM  CÜZÜ
SAYFA
56-Vakia Suresi

1.Ayet

Mekke
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ إِذَا وَقَعَتِ الْوَاقِعَةُ -1 İza veka´atilvaki´atu. (1-2) Kesin gerçekleşecek (olan Kıyamet) koptuğu zaman, onun kopuşunu yalanlayacak kimse olmayacaktır. Koptu mu o Vakı´a bir (1-2) Kıyamet olayı meydana gelince ki onun meydana gelmesini (inkâr edecek) bir yalancı bulunmaz. 27 / 533
56-Vakia Suresi

2.Ayet

Mekke
لَيْسَ لِوَقْعَتِهَا كَاذِبَةٌ -2 Leyse livak´atiha kazibetun. (1-2) Kesin gerçekleşecek (olan Kıyamet) koptuğu zaman, onun kopuşunu yalanlayacak kimse olmayacaktır. Olmaz vak´asına yalan diyen dil (1-2) Kıyamet olayı meydana gelince ki onun meydana gelmesini (inkâr edecek) bir yalancı bulunmaz. 27 / 533
56-Vakia Suresi

3.Ayet

Mekke
خَافِضَةٌ رَافِعَةٌ -3 Hafıdatun rafi´tun. (3-7) Yeryüzü şiddetle sarsıldığı, dağlar parça parça dağılıp saçılmış toz olduğu ve siz de üç sınıf olduğunuz zaman, O, (kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır. İndirir bindirir (Bu büyük olay kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır. 27 / 533
56-Vakia Suresi

4.Ayet

Mekke
إِذَا رُجَّتِ الْأَرْضُ رَجًّا -4 İza ruccetil´ardu reccen. (3-7) Yeryüzü şiddetle sarsıldığı, dağlar parça parça dağılıp saçılmış toz olduğu ve siz de üç sınıf olduğunuz zaman, O, (kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır. Yer bir sarsılış sarsıldığı Yer sarsıldıkça sarsıldığı, 27 / 533
56-Vakia Suresi

5.Ayet

Mekke
وَبُسَّتِ الْجِبَالُ بَسًّا -5 Ve bussetilcibalu bessen. (3-7) Yeryüzü şiddetle sarsıldığı, dağlar parça parça dağılıp saçılmış toz olduğu ve siz de üç sınıf olduğunuz zaman, O, (kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır. Dağlar bir serpiliş serpildiği (5-6) Dağlar tuz-buz olup parçalandığı, toz halinde dağıldığı zaman, 27 / 533
56-Vakia Suresi

6.Ayet

Mekke
فَكَانَتْ هَبَاءً مُنْبَثًّا -6 Ve fekanet hebaen munbessen. (3-7) Yeryüzü şiddetle sarsıldığı, dağlar parça parça dağılıp saçılmış toz olduğu ve siz de üç sınıf olduğunuz zaman, O, (kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır. Hepsi dağılıp berhevâ bir hebâ olduğu (5-6) Dağlar tuz-buz olup parçalandığı, toz halinde dağıldığı zaman, 27 / 533
56-Vakia Suresi

7.Ayet

Mekke
وَكُنْتُمْ أَزْوَاجًا ثَلَاثَةً -7 Ve kuntum ezvacen selaseten. (3-7) Yeryüzü şiddetle sarsıldığı, dağlar parça parça dağılıp saçılmış toz olduğu ve siz de üç sınıf olduğunuz zaman, O, (kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır. Siz de üç sınıf olduğunuz zaman Sizler üç sınıfa ayrılmış bulunacaksınız. 27 / 533
56-Vakia Suresi

8.Ayet

Mekke
فَأَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ مَا أَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ -8 Feashabulmeymeneti ma ashaulmeymeneti. Ahiret mutluluğuna erenler var ya; ne mutlu kimselerdir! Ki sağda «Ashab-ı Meymene»: Ne «Ashab-ı Meymene!» Meymenetliler, ne mutludur meymenetliler! 27 / 533
56-Vakia Suresi

9.Ayet

Mekke
وَأَصْحَابُ الْمَشْأَمَةِ مَا أَصْحَابُ الْمَشْأَمَةِ -9 Ve ashabulmeş´emeti ma ashabulmeş´emeti. Kötülüğe batanlara gelince; ne mutsuz kimselerdir! Solda «Ashab-ı Meş´eme»: Ne «Ashab-ı Meş´eme!» Şeâmetliler, ne bedbahttır şeâmetliler! 27 / 533
56-Vakia Suresi

10.Ayet

Mekke
وَالسَّابِقُونَ السَّابِقُونَ -10 Vessabikunessabikune. (10-11) (İman ve amelde) öne geçenler ise (Ahirette de) öne geçenlerdir. İşte onlar (Allah’a) yaklaştırılmış kimselerdir. İlerde sabikun, işte o sabikun İyilikte öne geçenler, (mükâfatta da) öne geçenlerdir. 27 / 533
56-Vakia Suresi

11.Ayet

Mekke
أُولَٰئِكَ الْمُقَرَّبُونَ -11 Ulaikelmukarrabune. (10-11) (İman ve amelde) öne geçenler ise (Ahirette de) öne geçenlerdir. İşte onlar (Allah’a) yaklaştırılmış kimselerdir. (11-12) Onlar ne´ıym Cennetlerinde mukarrebun işte (Allah´a) yakın olanlar bunlardır. 27 / 533
56-Vakia Suresi

12.Ayet

Mekke
فِي جَنَّاتِ النَّعِيمِ -12 Fiy cennatin na´ıymi. Onlar, Naîm cennetlerindedirler. (11-12) Onlar ne´ıym Cennetlerinde mukarrebun Bunlar Nîmet (veya Naim) Cennetlerindedirler. 27 / 533
56-Vakia Suresi

13.Ayet

Mekke
ثُلَّةٌ مِنَ الْأَوَّلِينَ -13 Sulletun minel´evveliyne. (13-14) Onların çoğu öncekilerden, azı da sonrakilerdendir. Bir çok evvelînden (13-14) Öncekilerden büyük bir cemaattir, sonrakilerden az bir topluluktur. 27 / 533
56-Vakia Suresi

14.Ayet

Mekke
وَقَلِيلٌ مِنَ الْآخِرِينَ -14 Ve kaliylun minel´ahıriyne. (13-14) Onların çoğu öncekilerden, azı da sonrakilerdendir. Biraz da âhirînden (13-14) Öncekilerden büyük bir cemaattir, sonrakilerden az bir topluluktur. 27 / 533
56-Vakia Suresi

15.Ayet

Mekke
عَلَىٰ سُرُرٍ مَوْضُونَةٍ -15 ´ala sururin medunetun. (15-16) Onlar, karşılıklı yaslanmış vaziyette mücevheratla işlenmiş tahtlar üzerindedirler. Murassa´ tahtlar üstünde işlenmiş motifli tahtlar üzerindedirler. 27 / 533
56-Vakia Suresi

16.Ayet

Mekke
مُتَّكِئِينَ عَلَيْهَا مُتَقَابِلِينَ -16 Muttekiiyne ´aleyha mutekabiliyne. (15-16) Onlar, karşılıklı yaslanmış vaziyette mücevheratla işlenmiş tahtlar üzerindedirler. Karşı karşıya kurulmuşlar Yaslanıp karşılıklı otururlar. 27 / 533
56-Vakia Suresi

17.Ayet

Mekke
يَطُوفُ عَلَيْهِمْ وِلْدَانٌ مُخَلَّدُونَ -17 Yetufu ´aleyhim veldanun muhalledune. (17-21) Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar. Pırlanır etraflarında muhalled evlâdlar Çevrelerinde sonsuzluğa erişmiş çocuklar, 27 / 534
56-Vakia Suresi

18.Ayet

Mekke
بِأَكْوَابٍ وَأَبَارِيقَ وَكَأْسٍ مِنْ مَعِينٍ -18 Biekvabin ve ebariyka ve ke´sin min ma´ıynin. (17-21) Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar. Kübler ve ibrıklerle me´ıynden bir piyâle Kaynaktan (doldurup getirdikleri) küpler, ibrikler ve kadehlerle dönüp dolaşırlar. 27 / 534
56-Vakia Suresi

19.Ayet

Mekke
لَا يُصَدَّعُونَ عَنْهَا وَلَا يُنْزِفُونَ -19 La yusadda´une ´anha ve la yunzifune. (17-21) Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar. Ne başları ağrıtılır ondan ne de irer zevâle Ondan ne başlan ağırır, ne de başdönmesi ve bitkinlik meydana gelir. 27 / 534
56-Vakia Suresi

20.Ayet

Mekke
وَفَاكِهَةٍ مِمَّا يَتَخَيَّرُونَ -20 Ve fakihetin mimma yetehayyerune. (17-21) Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar. Meyve beğendiklerinden Ve bir de seçip beğenecekleri meyvalar; 27 / 534
56-Vakia Suresi

21.Ayet

Mekke
وَلَحْمِ طَيْرٍ مِمَّا يَشْتَهُونَ -21 Ve lahmi tayrin mimma yeştehune. (17-21) Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar. Kuş eti istediklerinden Canlarının çektiği cinsten kuş eti; 27 / 534
56-Vakia Suresi

22.Ayet

Mekke
وَحُورٌ عِينٌ -22 Ve hurun ´ıynun. (22-23) Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır. Huri ıyn Ve iri kara gözlü eşler ki, 27 / 534
56-Vakia Suresi

23.Ayet

Mekke
كَأَمْثَالِ اللُّؤْلُؤِ الْمَكْنُونِ -23 Keemsalillu´luilmeknuni. (22-23) Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır. Saklı inci timsalleri gibi Sedefinde saklı inciller misâli.. 27 / 534
56-Vakia Suresi

24.Ayet

Mekke
جَزَاءً بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ -24 Cezaen bima kanu ya´melune. (Bütün bunlar) işledikleri amellere karşılık bir mükâfat olarak (verilir.) İşledikleri amellere mükâfat için (Bütün bunlar) işlediklerinin karşılığı.. 27 / 534
56-Vakia Suresi

25.Ayet

Mekke
لَا يَسْمَعُونَ فِيهَا لَغْوًا وَلَا تَأْثِيمًا -25 La yesme´une fiyha lağven ve la te´siymen. Orada ne boş bir söz, ne de günaha sokan bir şey işitirler. Ne bir boş lâf işidirler orada ne de bir te´sîm Orada boş-anlamsız söz işitmezler ; 27 / 534
56-Vakia Suresi

26.Ayet

Mekke
إِلَّا قِيلًا سَلَامًا سَلَامًا -26 İlla kıylen selamen selamen. Sadece “selâm!”, “selâm!” sözünü işitirler. Ancak bir kelâm: Selâmen selâm Ancak «selâm !. Selâm !.» sözü işitilir. 27 / 534
56-Vakia Suresi

27.Ayet

Mekke
وَأَصْحَابُ الْيَمِينِ مَا أَصْحَابُ الْيَمِينِ -27 Ve ashabulyemiyni ma ashabulyemiyni. Ahiret mutluluğuna erenler, ne mutlu kimselerdir! Ashabı yemîn ise ne Ashab-ı yemîn! Meymenetliler, ne mutludur meymenetliler!. 27 / 534
56-Vakia Suresi

28.Ayet

Mekke
فِي سِدْرٍ مَخْضُودٍ -28 Fiy sidrin mahdudin. (28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Dal bastı kirazlar Dikensiz kiraz, 27 / 534
56-Vakia Suresi

29.Ayet

Mekke
وَطَلْحٍ مَنْضُودٍ -29 Ve talhın mendudin. (28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Sıvama muzlar içinde Salkım salkım muzlar, 27 / 534
56-Vakia Suresi

30.Ayet

Mekke
وَظِلٍّ مَمْدُودٍ -30 Ve zıllin memdudin. (28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Memdud bir saye Yaygın gölgeler, 27 / 534
56-Vakia Suresi

31.Ayet

Mekke
وَمَاءٍ مَسْكُوبٍ -31 Ve main meskubin. (28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Çağlıyan bir su Devamlı akan sular, 27 / 534
56-Vakia Suresi

32.Ayet

Mekke
وَفَاكِهَةٍ كَثِيرَةٍ -32 Ve fakihetin kesiyretin. (28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Bir çok meyve (32-33) Eksilmeyen, sonu gelmeyen, alıkonmayan birçok meyvalar arasında ; 27 / 534
56-Vakia Suresi

33.Ayet

Mekke
لَا مَقْطُوعَةٍ وَلَا مَمْنُوعَةٍ -33 La maktu´atin ve la memnu´atin. (28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Ne eksilir, ne men´edilir (32-33) Eksilmeyen, sonu gelmeyen, alıkonmayan birçok meyvalar arasında ; 27 / 534
56-Vakia Suresi

34.Ayet

Mekke
وَفُرُشٍ مَرْفُوعَةٍ -34 Ve furuşin merfu´atin. (28-34) (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler. Yüksek döşekler Yüksek döşekler üstündedirler. 27 / 534
56-Vakia Suresi

35.Ayet

Mekke
إِنَّا أَنْشَأْنَاهُنَّ إِنْشَاءً -35 İnna enşe´nahunne inşaen. Biz onları (hurileri) yepyeni bir yaratılışta yarattık. Biz etmişizdir de onları yeniden inşa Biz onları (Cennet´teki Hurileri) yepyeni bir yaratılışla yaratıp meydana getirdik. 27 / 534
56-Vakia Suresi

36.Ayet

Mekke
فَجَعَلْنَاهُنَّ أَبْكَارًا -36 Fece´alnahunne ebkaren. (36-38) Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık. (36-37) Kılmışızdır bir yaşıd ebkâr-i şeyda (36-37-38) Onları hep bakire, meymenetli olan eşlerine karşı sevgi dolu ve hep bir yaşıt kıldık. 27 / 534
56-Vakia Suresi

37.Ayet

Mekke
عُرُبًا أَتْرَابًا -37 ´Uruben etraben. (36-38) Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık. (36-37) Kılmışızdır bir yaşıd ebkâr-i şeyda (36-37-38) Onları hep bakire, meymenetli olan eşlerine karşı sevgi dolu ve hep bir yaşıt kıldık. 27 / 534
56-Vakia Suresi

38.Ayet

Mekke
لِأَصْحَابِ الْيَمِينِ -38 Liashabilyemiyni. (36-38) Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık. Ashabı yemîn için (36-37-38) Onları hep bakire, meymenetli olan eşlerine karşı sevgi dolu ve hep bir yaşıt kıldık. 27 / 534
56-Vakia Suresi

39.Ayet

Mekke
ثُلَّةٌ مِنَ الْأَوَّلِينَ -39 Sulletun minel´evveliyne. (39-40) Bunların birçoğu öncekilerden, birçoğu da sonrakilerdendir. Bir çok evvelînden (39-40) Bunlar öncekilerden bir büyük cemaattir, sonrakilerden de büyük bir cemaat. 27 / 534
56-Vakia Suresi

40.Ayet

Mekke
وَثُلَّةٌ مِنَ الْآخِرِينَ -40 Ve sulletun minelahiriyne. (39-40) Bunların birçoğu öncekilerden, birçoğu da sonrakilerdendir. Ve bir çok âhirînden (39-40) Bunlar öncekilerden bir büyük cemaattir, sonrakilerden de büyük bir cemaat. 27 / 534
56-Vakia Suresi

41.Ayet

Mekke
وَأَصْحَابُ الشِّمَالِ مَا أَصْحَابُ الشِّمَالِ -41 Ve ashabuşşimali ma ishabuşşimali. Kötülüğe batanlar ise ne mutsuz kimselerdir! Eshab-i Şimal ise ne Eshab-i Şimal! Şeâmetliler, ne bedbahttır şeâmetliler! 27 / 534
56-Vakia Suresi

42.Ayet

Mekke
فِي سَمُومٍ وَحَمِيمٍ -42 Fiy semumin ve hamiymin. (42-44) Onlar, iliklere işleyen bir ateş ve bir kaynar su içindedirler. Ne serin ve ne de yararlı olan zifirî bir gölge içinde!. Bir semum ve hamîm Çok kızgın ateşte ve kaynarca su içindedirler. 27 / 534
56-Vakia Suresi

43.Ayet

Mekke
وَظِلٍّ مِنْ يَحْمُومٍ -43 Ve zıllin min yahmumin. (42-44) Onlar, iliklere işleyen bir ateş ve bir kaynar su içindedirler. Ne serin ve ne de yararlı olan zifirî bir gölge içinde!. Ve zifirden bir zıll-i mağmum içinde Ve kara boğucu bir dumandan meydana gelen gölgededirler. 27 / 534
56-Vakia Suresi

44.Ayet

Mekke
لَا بَارِدٍ وَلَا كَرِيمٍ -44 La baridin ve la keriymin. (42-44) Onlar, iliklere işleyen bir ateş ve bir kaynar su içindedirler. Ne serin ve ne de yararlı olan zifirî bir gölge içinde!. Ne serin ne de kerîm O ne serindir, ne de okşayıcı ve rahatlatıcıdır. 27 / 534
56-Vakia Suresi

45.Ayet

Mekke
إِنَّهُمْ كَانُوا قَبْلَ ذَٰلِكَ مُتْرَفِينَ -45 İnnehum kanu kable zalike mutrefiyne. Çünkü onlar, bundan önce (dünyada varlık içinde) sefahata dalmış ve azgın kimselerdi. Çünkü onlar bundan evvel mütrefîn: Keyflerine düşkün şımarık müsrifîn idiler Şüphesiz onlar bundan önce refah içinde, 27 / 534
56-Vakia Suresi

46.Ayet

Mekke
وَكَانُوا يُصِرُّونَ عَلَى الْحِنْثِ الْعَظِيمِ -46 Ve kanu yusırrune ´alelhınsil´azıymi. Büyük günah üzerinde ısrar ediyorlardı. Ve büyük cinayete ısrar ediyorlardı Büyük günah üzerinde ısrar edip dururlardı. 27 / 534
56-Vakia Suresi

47.Ayet

Mekke
وَكَانُوا يَقُولُونَ أَئِذَا مِتْنَا وَكُنَّا تُرَابًا وَعِظَامًا أَإِنَّا لَمَبْعُوثُونَ -47 Ve kanu yekulune eiza mitna ve kunna turaben ve ´ızamen einne lemeb´usune. Diyorlardı ki: “Biz öldükten, toprak ve kemik yığını hâline geldikten sonra mı, biz mi bir daha diriltilecekmişiz?” Ve diyorlardı ki: Öldüğümüz ve bir toprak, bir yığın kemik olduğumuz vakıt mi? Cidden biz mi mutlak ba´solunacakmışız? Ve derlerdi ki, «sahi biz öldükten, toprak ve (ufalmış) kemik haline geldikten sonra gerçekten tekrar diriltilip kaldırılacak mıyız ?» 27 / 534
56-Vakia Suresi

48.Ayet

Mekke
أَوَآبَاؤُنَا الْأَوَّلُونَ -48 Eve abaunel´evvelune. “Evvelki atalarımız da mı?” Ya evvelki atalarımız da mı? «Önce gelip geçen babalarımız da mı ?..» 27 / 534
56-Vakia Suresi

49.Ayet

Mekke
قُلْ إِنَّ الْأَوَّلِينَ وَالْآخِرِينَ -49 Kul innel´evveliyne vel´ahıriyne. (49-50) De ki: “Şüphesiz öncekiler ve sonrakiler, mutlaka belli bir günün belli bir vaktinde toplanacaklardır.” De ki: Muhakkak bütün evvelîn ve âhirîn (49-50) De ki: Öncekiler de, sen rakiler de mutlaka belli bir günün belirlenmiş vaktinde elbette biraraya toplanacaklar.. 27 / 534
56-Vakia Suresi

50.Ayet

Mekke
لَمَجْمُوعُونَ إِلَىٰ مِيقَاتِ يَوْمٍ مَعْلُومٍ -50 Lemecmu´une ila miykati yevmin ma´lumin. (49-50) De ki: “Şüphesiz öncekiler ve sonrakiler, mutlaka belli bir günün belli bir vaktinde toplanacaklardır.” Lâbüd cem´ olunacaklar mikatına ma´lûm bir günün (49-50) De ki: Öncekiler de, sen rakiler de mutlaka belli bir günün belirlenmiş vaktinde elbette biraraya toplanacaklar.. 27 / 534
56-Vakia Suresi

51.Ayet

Mekke
ثُمَّ إِنَّكُمْ أَيُّهَا الضَّالُّونَ الْمُكَذِّبُونَ -51 Summe innekum eyyuheddallunelmukezzibune. (51-52) Sonra siz ey haktan sapan yalanlayıcılar! Mutlaka (cehennemde) bir ağaçtan, zakkumdan yiyeceksiniz. Sonra siz, ey sapgın münkirler! Sonra siz, ey şaşkın sapıklar, (hakkı) yalan sayanlar! 27 / 535
56-Vakia Suresi

52.Ayet

Mekke
لَآكِلُونَ مِنْ شَجَرٍ مِنْ زَقُّومٍ -52 Leakilune min şecerin min zakkumin. (51-52) Sonra siz ey haktan sapan yalanlayıcılar! Mutlaka (cehennemde) bir ağaçtan, zakkumdan yiyeceksiniz. Lâbüd yersiniz de bir ağaçtan, zakkumdan Şüpheniz olmasın ki, Zakkum ağacından yiyeceksiniz. 27 / 535
56-Vakia Suresi

53.Ayet

Mekke
فَمَالِئُونَ مِنْهَا الْبُطُونَ -53 Femaliune minhelbutune. Karınlarınızı ondan dolduracaksınız. Doldurursunuz da karınlarınızı ondan Karınlarınızı onunla dolduracaksınız. 27 / 535
56-Vakia Suresi

54.Ayet

Mekke
فَشَارِبُونَ عَلَيْهِ مِنَ الْحَمِيمِ -54 Feşaribune ´aleyhi minelhamiymi. Üstüne de o kaynar sudan içeceksiniz. İçersiniz de üstüne o hamîmden Üzerine de kaynar su içeceksiniz. 27 / 535
56-Vakia Suresi

55.Ayet

Mekke
فَشَارِبُونَ شُرْبَ الْهِيمِ -55 Feşaribune şurbelhiymi. Kanmak bilmez susamış develerin suya saldırışı gibi içeceksiniz. İçersiniz hüyam ılletine tutulmuş kanmak bilmez develer gibi Hem de susamış develer gibi içeceksiniz. 27 / 535
56-Vakia Suresi

56.Ayet

Mekke
هَٰذَا نُزُلُهُمْ يَوْمَ الدِّينِ -56 Haza nuzuluhum yevmeddiyni. İşte bu hesap ve ceza gününde onlara ziyafetleridir. İşte bu onların konuklukları o din günü (ceza günü) Hesap ve ceza gününde onların konacakları (sofra) işte budur! 27 / 535
56-Vakia Suresi

57.Ayet

Mekke
نَحْنُ خَلَقْنَاكُمْ فَلَوْلَا تُصَدِّقُونَ -57 Nahnu halaknakum felevla tusaddikune. Sizi biz yarattık. Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz? Biz, yarattık sizi hâlâ tasdık etmiyecek misiniz? Biz, sizi yarattık; hâlâ (bu gerçeği) tasdîk etmiyecek misiniz ? 27 / 535
56-Vakia Suresi

58.Ayet

Mekke
أَفَرَأَيْتُمْ مَا تُمْنُونَ -58 Efereeytum ma tumnune. Attığınız o meniye ne dersiniz?! Şimdi gördünüz mü o döktüğünüz menîyi? (58-59) Gördünüz mü o akıttığınız meniyi ? Siz mi onu yaratıyorsunuz, yoksa biz mi yaratıyoruz? 27 / 535
56-Vakia Suresi

59.Ayet

Mekke
أَأَنْتُمْ تَخْلُقُونَهُ أَمْ نَحْنُ الْخَالِقُونَ -59 Eentum tahlukunehu em nahnulhalikune. Onu siz mi yaratıyorsunuz, yoksa yaratan biz miyiz? Siz mi yaratıyorsunuz onu yoksa biz miyiz yaratan? (58-59) Gördünüz mü o akıttığınız meniyi ? Siz mi onu yaratıyorsunuz, yoksa biz mi yaratıyoruz? 27 / 535
56-Vakia Suresi

60.Ayet

Mekke
نَحْنُ قَدَّرْنَا بَيْنَكُمُ الْمَوْتَ وَمَا نَحْنُ بِمَسْبُوقِينَ -60 Nahnu kadderna beynekumulmevte ve ma nahnu bimesbukıyne. (60-61) Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceğiniz bir şekilde yeniden yaratmak üzere aranızda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez. Biz takdir ettik aranızda o ölümü ve bizim önümüze geçilmez Sizi (yok edip yerinize) benzerlerinizi getirmemize ve sizi bilemiyeceğiniz (şekil ve vasıfta) yaratıp ortaya çıkarmamıza karşı önümüze geçilecek de değiliz. 27 / 535
56-Vakia Suresi

61.Ayet

Mekke
عَلَىٰ أَنْ نُبَدِّلَ أَمْثَالَكُمْ وَنُنْشِئَكُمْ فِي مَا لَا تَعْلَمُونَ -61 ´Ala en nubeddile emsalekum ve nunşiekum fiy ma la ta´lemune. (60-61) Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceğiniz bir şekilde yeniden yaratmak üzere aranızda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez. Kılıklarınızı değiştirmek ve sizi bilemiyeceğiniz bir neş´ette inşa etmek üzereyiz Sizi (yok edip yerinize) benzerlerinizi getirmemize ve sizi bilemiyeceğiniz (şekil ve vasıfta) yaratıp ortaya çıkarmamıza karşı önümüze geçilecek de değiliz. 27 / 535
56-Vakia Suresi

62.Ayet

Mekke
وَلَقَدْ عَلِمْتُمُ النَّشْأَةَ الْأُولَىٰ فَلَوْلَا تَذَكَّرُونَ -62 Ve lekad ´alimtumunneş´etel´ula felevla tezekkerune. Andolsun, birinci yaratılışı(nızı) biliyorsunuz. O hâlde düşünseniz ya! Her halde ilk neş´eti biliyorsunuz o halde düşünseniz a And olsun ki, siz, ilk yaratılıp ortaya çıkarılışınızı biliyorsunuzdur. Artık düşünüp ibret almaz mısınız ? 27 / 535
56-Vakia Suresi

63.Ayet

Mekke
أَفَرَأَيْتُمْ مَا تَحْرُثُونَ -63 Efereeytum ma tahrusune. Ektiğiniz tohuma ne dersiniz?! Şimdi gördünüz mü o ekdiğiniz tohumu? Söyleseniz ya, o ektiklerinizi, 27 / 535
56-Vakia Suresi

64.Ayet

Mekke
أَأَنْتُمْ تَزْرَعُونَهُ أَمْ نَحْنُ الزَّارِعُونَ -64 Eeentum tezre´unehu em nahnuzzari´une. Onu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitiren biz miyiz? Siz mi bitiriyorsunuz onu? Yoksa biz miyiz bitiren? Siz mi onları bitiriyorsunuz, yoksa biz mi bitiriyoruz? 27 / 535
56-Vakia Suresi

65.Ayet

Mekke
لَوْ نَشَاءُ لَجَعَلْنَاهُ حُطَامًا فَظَلْتُمْ تَفَكَّهُونَ -65 Lev neşa´u lece´alnahu hutamen fezaltum tefekkehune. Dileseydik, onu kuru bir çöp yapardık da şaşkınlık içinde şöyle geveleyip dururdunuz: Onları elbet bir çöpe çeviriverdik de şöyle geveler dururdunuz: istesek onu çer-çöp yapardık da siz de şaşırıp kalırdınız.. 27 / 535
56-Vakia Suresi

66.Ayet

Mekke
إِنَّا لَمُغْرَمُونَ -66 İnna lemuğremune. “Muhakkak biz çok ziyandayız!” Her halde biz çok ziyandayız (66-67) Ve «doğrusu borç altına girdik, hattâ büsbütün mahrum kaldık» (dersiniz). 27 / 535
56-Vakia Suresi

67.Ayet

Mekke
بَلْ نَحْنُ مَحْرُومُونَ -67 Bel nahnu mahrumune. “Daha doğrusu büsbütün mahrumuz!” Daha doğrusu büsbütün mahrumuz!.. (66-67) Ve «doğrusu borç altına girdik, hattâ büsbütün mahrum kaldık» (dersiniz). 27 / 535
56-Vakia Suresi

68.Ayet

Mekke
أَفَرَأَيْتُمُ الْمَاءَ الَّذِي تَشْرَبُونَ -68 Efereeytumulmaelleziy teşrebune. İçtiğiniz suya ne dersiniz?! Şimdi gördünüz mü o içdiğiniz suyu? İçtiğiniz suya ne dersiniz? 27 / 535
56-Vakia Suresi

69.Ayet

Mekke
أَأَنْتُمْ أَنْزَلْتُمُوهُ مِنَ الْمُزْنِ أَمْ نَحْنُ الْمُنْزِلُونَ -69 Eentum enzeltumuhu minelmizni em nahnulmunzilune. Siz mi onu buluttan indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz? Siz mi indiriyorsunuz onu buluttan yoksa biz miyiz indiren? Onu siz mi buluttan indirdiniz, yoksa biz mi indirenleriz ? 27 / 535
56-Vakia Suresi

70.Ayet

Mekke
لَوْ نَشَاءُ جَعَلْنَاهُ أُجَاجًا فَلَوْلَا تَشْكُرُونَ -70 Lev neşa´u ce´alnahu ucacen felevla teşkurune. Dileseydik onu acı bir su yapardık. O hâlde şükretseydiniz ya!. Dilesek onu acı bir çorak ediverirdik o halde şükretseniz a Dileseydik onu acı yapardık. Artık şükretmez misiniz ? 27 / 535
56-Vakia Suresi

71.Ayet

Mekke
أَفَرَأَيْتُمُ النَّارَ الَّتِي تُورُونَ -71 Efereeytumunnarelletiy turune. Tutuşturduğunuz ateşe ne dersiniz?! bir de gördünüz mü o çakdığınız ateşi? Ya yaktığınız ateşe ne dersiniz ? 27 / 535
56-Vakia Suresi

72.Ayet

Mekke
أَأَنْتُمْ أَنْشَأْتُمْ شَجَرَتَهَا أَمْ نَحْنُ الْمُنْشِئُونَ -72 Eentum enşe´tum şecereteha em nahnul munşiune. Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa yaratan biz miyiz? Siz mi inşa ettiniz onun ağacını? Yoksa biz miyiz inşa eden? Onun ağacını siz mi yaratıp meydana getirdiniz, yoksa biz mi yaratıp meydana getirenleriz? 27 / 535
56-Vakia Suresi

73.Ayet

Mekke
نَحْنُ جَعَلْنَاهَا تَذْكِرَةً وَمَتَاعًا لِلْمُقْوِينَ -73 Nahnu ce´alnaha tezkireten ve meta´an lilmukviyne. Biz onu bir ibret ve ıssız yerlerde yaşayanlara bir yarar kaynağı kıldık. Biz onu hem bir muhtıra kıldık hem de bir istifade; alandaki muhtaclar için. Biz, onu bir öğüt ve ibret ve hem de boş arazide yolculuk yapanlar (gezip dolaşanlar, rahat ve temiz hava almak isteyenler) için bir fayda kıldık. 27 / 535
56-Vakia Suresi

74.Ayet

Mekke
فَسَبِّحْ بِاسْمِ رَبِّكَ الْعَظِيمِ -74 Fesibbıh bismi rabbikel´azıymi. O hâlde, O yüce Rabbinin adını tesbih et (yücelt). O halde tesbih et rabbine azîm ismiyle O halde sen, O Büyük Rabbın´ın adını tesbîh ve tenzîh et. 27 / 535
56-Vakia Suresi

75.Ayet

Mekke
فَلَا أُقْسِمُ بِمَوَاقِعِ النُّجُومِ -75 Fela uksimu bimevakı´ınnnucumi. (75-76) Yıldızların yerlerine yemin ederim ki, -eğer bilirseniz, gerçekten bu, büyük bir yemindir- Artık yok, o nücumun mevkı´lerine kasem ederim (75-76) Hayır, (bu nimetleri inkâr edemezsiniz ?) Parça parça inen Kur´ân´ın (iniş) mevki´lerine yemin ederim ki, eğer bilirseniz bu cidden büyük bir yemindir. 27 / 535
56-Vakia Suresi

76.Ayet

Mekke
وَإِنَّهُ لَقَسَمٌ لَوْ تَعْلَمُونَ عَظِيمٌ -76 Ve innehu lekasemun lev ta´lemune ´azıymun. (75-76) Yıldızların yerlerine yemin ederim ki, -eğer bilirseniz, gerçekten bu, büyük bir yemindir- ve filhakika o, bilseniz çok büyük bir kasemdir (75-76) Hayır, (bu nimetleri inkâr edemezsiniz ?) Parça parça inen Kur´ân´ın (iniş) mevki´lerine yemin ederim ki, eğer bilirseniz bu cidden büyük bir yemindir. 27 / 535
56-Vakia Suresi

77.Ayet

Mekke
إِنَّهُ لَقُرْآنٌ كَرِيمٌ -77 İnnehu lekur´anun keriymun. O, elbette değerli bir Kur’an’dır. ki hakıkaten o bir Kur´an-ı Kerîm´dir Şüphesiz bu, çok yüce, çok değerli Kur´ân´dır. 27 / 536
56-Vakia Suresi

78.Ayet

Mekke
فِي كِتَابٍ مَكْنُونٍ -78 Fiy kitamin meknunin. Korunmuş bir kitaptadır. Öyle bir kitabda ki mahfuz tutulur Saklı bir kitaptadır. 27 / 536
56-Vakia Suresi

79.Ayet

Mekke
لَا يَمَسُّهُ إِلَّا الْمُطَهَّرُونَ -79 Lya yemessuhu illelmutahherune. Ona, ancak tertemiz olanlar dokunabilir. ona tertemiz temizlenmiş olanlardan başkası el süremez O´na ancak arınıp temizlenmiş olanlar dokunabilir. 27 / 536
56-Vakia Suresi

80.Ayet

Mekke
تَنْزِيلٌ مِنْ رَبِّ الْعَالَمِينَ -80 Tenziylun min rabbil´alemiyne. Âlemlerin Rabb’inden indirilmedir. Rabbül´âlemînden indirilmedir Âlemlerin Rabbı´ndan indirilmedir. 27 / 536
56-Vakia Suresi

81.Ayet

Mekke
أَفَبِهَٰذَا الْحَدِيثِ أَنْتُمْ مُدْهِنُونَ -81 Efebihazelhadiysi entum mudhinune. (81-82) Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz ve Allah’ın verdiği rızka O’nu yalanlayarak mı şükrediyorsunuz? Şimdi bu kelâma siz yağ mı süreceksiniz? Siz, bu sözü mü küçümseyip değersiz görüyorsunuz? 27 / 536
56-Vakia Suresi

82.Ayet

Mekke
وَتَجْعَلُونَ رِزْقَكُمْ أَنَّكُمْ تُكَذِّبُونَ -82 Ve tec´alune rizkakum ennekum tukezzibune. (81-82) Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz ve Allah’ın verdiği rızka O’nu yalanlayarak mı şükrediyorsunuz? Ve rızkınızı tekzibiniz mi kılacaksınız? Siz, rızkınızı (şükürle karşılıyacağınız yerde) yalan saymanıza çeviriyor (onunla nankörlük yapıyorsunuz. 27 / 536
56-Vakia Suresi

83.Ayet

Mekke
فَلَوْلَا إِذَا بَلَغَتِ الْحُلْقُومَ -83 Felevla iza beleğatilhulkume. Can boğaza geldiğinde, onu geri döndürsenize! O halde haydiseniz â can hulkuma geldiği vakıt Can boğaza gelip dayandı ğında, 27 / 536
56-Vakia Suresi

84.Ayet

Mekke
وَأَنْتُمْ حِينَئِذٍ تَنْظُرُونَ -84 Ve entum hıyneizin tenzurune. Oysa siz o zaman bakıp durursunuz. ki siz o vakıt bakar durursunuz Siz de bakıp dururken, 27 / 536
56-Vakia Suresi

85.Ayet

Mekke
وَنَحْنُ أَقْرَبُ إِلَيْهِ مِنْكُمْ وَلَٰكِنْ لَا تُبْصِرُونَ -85 Ve nahnu akrebu ileyhi minkum ve lakin la tubsırune. Biz ise ona sizden daha yakınız. Fakat siz göremezsiniz. Biz ise ona sizden yakınızdır ve lâkin görmezsiniz Biz ona sizden daha yakınızdır, ama siz göremezsiniz. 27 / 536
56-Vakia Suresi

86.Ayet

Mekke
فَلَوْلَا إِنْ كُنْتُمْ غَيْرَ مَدِينِينَ -86 Felevla in kuntum ğayre mediyniyne. (86-87) Eğer hesaba çekilmeyecekseniz ve doğru söyleyenler iseniz, onu geri döndürsenize! Evet haydiseniz â dîne boyun eğmiyecek, ceza çekmiyecekseniz, (86-87) Eğer siz hesap ve ceza görmeyecekseniz, haydi iddianızda doğrular iseniz o (çıkmak üzere olan) canı geri çevirin!. 27 / 536
56-Vakia Suresi

87.Ayet

Mekke
تَرْجِعُونَهَا إِنْ كُنْتُمْ صَادِقِينَ -87 Terci´uneha in kuntum sadikıyne. (86-87) Eğer hesaba çekilmeyecekseniz ve doğru söyleyenler iseniz, onu geri döndürsenize! onu giri çevirseniz â! da´vanızda doğru iseniz (86-87) Eğer siz hesap ve ceza görmeyecekseniz, haydi iddianızda doğrular iseniz o (çıkmak üzere olan) canı geri çevirin!. 27 / 536
56-Vakia Suresi

88.Ayet

Mekke
فَأَمَّا إِنْ كَانَ مِنَ الْمُقَرَّبِينَ -88 Feemma in kane minelmukarrebiyne. (88-89) Fakat (ölen kişi) Allah’a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır. Amma o mukarrebînden ise (88-89) Fakat o (ölmek üzere olan kimse Allah´a) yakınlık sağlayanlardan ise, rahatlık, huzur, neş´e ve Nîmet Cenneti onundur. 27 / 536
56-Vakia Suresi

89.Ayet

Mekke
فَرَوْحٌ وَرَيْحَانٌ وَجَنَّتُ نَعِيمٍ -89 Feravhun ve reyhanun ve cennetu na´ıymin. (88-89) Fakat (ölen kişi) Allah’a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır. artık bir revh-u reyhan ve bir Cenneti ne´îm (88-89) Fakat o (ölmek üzere olan kimse Allah´a) yakınlık sağlayanlardan ise, rahatlık, huzur, neş´e ve Nîmet Cenneti onundur. 27 / 536
56-Vakia Suresi

90.Ayet

Mekke
وَأَمَّا إِنْ كَانَ مِنْ أَصْحَابِ الْيَمِينِ -90 Ve emma in kane min ashabilyemiyni. (90-91) Eğer Ahiret mutluluğuna ermiş kişilerden ise, kendisine, “Selâm sana Ahiret mutluluğuna ermişlerden!” denir. Ve amma Eshab-ı Yemîn´den ise (90-91) Ve eğer meymenetlilerden ise, meymenetlilerden sana selâm olsun ! 27 / 536
56-Vakia Suresi

91.Ayet

Mekke
فَسَلَامٌ لَكَ مِنْ أَصْحَابِ الْيَمِينِ -91 Feselamun leke min ashabilyemiyni. (90-91) Eğer Ahiret mutluluğuna ermiş kişilerden ise, kendisine, “Selâm sana Ahiret mutluluğuna ermişlerden!” denir. artık selâm sana Eshab-ı Yemîn´den (90-91) Ve eğer meymenetlilerden ise, meymenetlilerden sana selâm olsun ! 27 / 536
56-Vakia Suresi

92.Ayet

Mekke
وَأَمَّا إِنْ كَانَ مِنَ الْمُكَذِّبِينَ الضَّالِّينَ -92 Ve emma in kane minelmukezzibiyneddalliyne. (92-93) Ama haktan sapan yalancılardan ise, işte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır. Ve amma o tekzib eden sapgınlardan ise (92-93-94) Eğer o (hakkı) yalanlayan sapık şaşkınlardan ise, ona da kaynar sudan bir konukluk ve Cehennem´e yaslanmak vardır. 27 / 536
56-Vakia Suresi

93.Ayet

Mekke
فَنُزُلٌ مِنْ حَمِيمٍ -93 Fenuzulun min hamiymin. (92-93) Ama haktan sapan yalancılardan ise, işte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır. her halde konukluğu hamîm (92-93-94) Eğer o (hakkı) yalanlayan sapık şaşkınlardan ise, ona da kaynar sudan bir konukluk ve Cehennem´e yaslanmak vardır. 27 / 536
56-Vakia Suresi

94.Ayet

Mekke
وَتَصْلِيَةُ جَحِيمٍ -94 Ve tasliyetu cahıymin. Bir de cehenneme atılma vardır. Ve yaslanacağı Cahîmdir Eğer o (hakkı) yalanlayan sapık şaşkınlardan ise, ona da kaynar sudan bir konukluk ve Cehennem´e yaslanmak vardır. 27 / 536
56-Vakia Suresi

95.Ayet

Mekke
إِنَّ هَٰذَا لَهُوَ حَقُّ الْيَقِينِ -95 İnne haza lehuve hakkulyakıyni. Şüphesiz bu, kesin gerçektir. İşte budur hakikat hakkulyakîn Şüphesiz ki bu, kesin bilgi derecesinde bir gerçektir. 27 / 536
56-Vakia Suresi

96.Ayet

Mekke
فَسَبِّحْ بِاسْمِ رَبِّكَ الْعَظِيمِ -96 Fesebbih bismi rabbikel´azıymi. Öyleyse yüce Rabbinin adını tesbih et. Haydi tesbih et Rabbına azîm ismiyle O halde O çok büyük Rabbın´ın ismini tesbîh ve tenzîh et.. 27 / 536
KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014