KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

12-YUSUF SURESI (111 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Yusuf Suresi 100  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 12/100
12-YUSUF SURESI - 100. AYET    Mekke
وَرَفَعَ أَبَوَيْهِ عَلَى الْعَرْشِ وَخَرُّوا لَهُ سُجَّدًا ۖ وَقَالَ يَا أَبَتِ هَٰذَا تَأْوِيلُ رُؤْيَايَ مِنْ قَبْلُ قَدْ جَعَلَهَا رَبِّي حَقًّا ۖ وَقَدْ أَحْسَنَ بِي إِذْ أَخْرَجَنِي مِنَ السِّجْنِ وَجَاءَ بِكُمْ مِنَ الْبَدْوِ مِنْ بَعْدِ أَنْ نَزَغَ الشَّيْطَانُ بَيْنِي وَبَيْنَ إِخْوَتِي ۚ إِنَّ رَبِّي لَطِيفٌ لِمَا يَشَاءُ ۚ إِنَّهُ هُوَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ -100
Ve rafea ebeveyhi alel arşi ve harru lehu sücceda ve kale ya ebeti haza te´vılü rü´yaye min kablü kad cealeha ribbı hakka ve kad ahsene bı iz ahracenı mines sicni ve cae biküm minel bedvi mim ba´di en nezeğaş şeytanü beynı ve beyne ıhvetı inne rabbı latıyfül lima yeşa´ innehu hüvel alımül hakım
12-Yusuf Suresi 100. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve babası ile anasını yüksek bir taht üzerine kaldırdı ve onun için hepsi secdeye kapandılar ve dedi ki: «Ey pederim! İşte bu, evvelce görmüş olduğum rüyamın te´vilidir. Onu Rabbim vakıa mutabık kıldı ve muhakkak ki, bana ihsanda bulundu. Çünkü beni zindandan çıkardı ve sizi çölden getirdi, benim ile kardeşlerimin arasını şeytan bozduktan sonra. Şüphe yok ki, Rabbim dilediği şey için pek latîf tedbir sahibidir. Muhakkak ki alîm, hakîm olan O´dur O.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve babası ile anasını yüksek bir taht üzerine kaldırdı ve onun için hepsi secdeye kapandılar ve dedi ki: Ey babacığım! İşte bu, evvelce görmüş olduğum rüyamın vorumudur. Onu Rab'bim gerçekleştirdi ve muhakkak ki, bana ihsanda bulundu. Çünki beni zindandan çıkardı ve sizi çölden getirdi, benim ile kardeşlerimin arasını şeytan bozduktan sonra. Şüphe yok ki, Rab'bim dilediğine lütfedicidir. Muhakkak ki, çok iyi bilen ve hikmet sahibi olan o'dur o.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ne zaman ki, Yâkub Aleyhisselâm ile oğulları ve aileleri Mısır'a girdiler. (Ve) Hz. Yûsuf ile buluştular, Yûsuf Aleyhisselâm (babası ile anasını) sarayındaki (yüksek bir taht) bir kürsü, bir yüksek yer (üzerine kaldırdı) kendilerine hürmette bulundu (ve) bu anda (onun için) Hz. Yûsuf'a kav; ut u ki arın d an dolayı (hepsi) babasiyle anası ve bütün kardeşleri (secdeye kapandılar) yani: Böyle bir kavuşma nimetine ulaşmalarından dolayı Cenâb-ı Hak için şükür secdesinde bulundular. Ibni Abbas Hazretlerinden rivayet olunmuştur ki: Bu âyeti celîledeki secdeden maksat, Yûsuf Aleyhisselâm'a kavuştuklarından dolayı onun huzurunda Cenâb-ı Hak için bir şükür secdesinde bulunmaktan ibaret d ir. Maamafih şöyle de denilmiştir ki: Bu secdeden maksat, bir eğilmekten bir tevazu göstermekden ibaretti, buna secde denilmiştir. Yoksa bu, alnı yere koymak suretiyle olan bir secde değildi. Böyle bir secde ibâdet yoluyla yapılan bir secde olmayıp bazı zatlara karşı selâm ve hürmet yoluyla yapılan saygı şeklinde bir vaziyetden ibâretdi. Böyle bir hareket, eski ümmetlere caiz bulunmuşdu. İslâm şeriatında bu kaldırılmıştır. Öyle secde gibi sayılacak hareketler insanlara karşı yapılamaz. Mefatihülgayb; Essiraccülmünir, tefsirlerine bakınız. § Hz. Yûsuf o zatların böyle şükür secdesinde bulunduklarını görünce gençliği zamanındaki rüyasını hatırladı (ve) muhterem babası Yâkub Aleyhisselâm'a hitab ederek (dedi ki: Ey babacığım!. İşte bu) sizin böyle şükür secdesine kapanmanız, benim (evvelce görmüş olduğum rüyamın) onbir yıldız ile güneşin ve aynı benim için secdeye vardıkları şeklindeki rüyamın (yorumudur) böylece fiilen gerçekleşen mânâsıdır. (Onu) o rüyamı (Rab'bim gerçekleştirdi) işaret edildiği şekilde meydana getirdi, (ve muhakkak ki,) Kerem Sahibi Yaratıcım (bana ihsanda bulundu) beni lûtf ve keremine kavuşturdu (çünki beni zindandan çıkardı) öyle bir imtihandan sonra beni ondan kurtardı ve (sizi çölden) Filistin sahrasından, böyle bir cemiyet merkezi olan bir beldeye (getirdi) bizleri birbirimize kavuşturdu. Hz. Yâkub aslında Ken'an ilinde öyle bir şehirde bulunuyordu kendisi şehir ahalisinden idi fakat koyun ve sığır gibi hayvanlarla beraber sahraya çıkar, vakit vakit öyle çöllerde bulunurlardı. Bu sebeple çölden geldiği beyân olunmuştur. (Benim ile kardeşlerimin arasını şeytan bozduktan sonra) şimdi yeniden böyle bir kavuşmaya, bir lütfa ulaşmış bulundum. (Şüphe yok ki: Rab'bim) Kerem ve Merhamet Sahibidir (dilediğine lütfedicidir) herhangi müşkil bir hadiseyi dileyince kolaylaştırır, meydana gelmesini dilediği şeyin sebeplerini güzelce yaratır (Muhakkak ki, bilen) her işin sebeplerini, tedbirlerini hakkıyle bilen ve (hakîm olan) her şeyi münasip vaktinde, hikmetin gereğine göre meydana getiren (o'dur) evet (o) Yüce Yaratıcıdır. Hz. Yûsuf, kavuştukları muvaffakiyetleri nîmetleri bir şükür lisanıyla zikrederken kardeşlerini utandırmamak için, onların başlarına kakmış olmamak için kuyudan çıkarılmış olduğunu açıklamamış öyle bir nezâketde, affedici bir durumda bulunmuştur. Uyulması gereken ne güzel bir örnek!.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014