6-En'am Suresi 145. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
De ki: «Bana vahyedilmiş olan da yiyecek bir kimseye yiyeceği haram kılınmış bir taam bulamıyorum. Meğer ki ölü veya akar kan veya domuz eti ki bu şüphesiz bir murdar şeydir veyahut bir fısk ki, üzerine Allah´tan başkasının ismi zikredilerek kesilmiş bulunur, maahaza her kim muzdar kalırsa tecavüz etmeksizin ve haddi aşmaksızın (bunlardan yiyebilir).» Çünkü senin Rabbin şüphe yok ki gafûrdur, rahîmdir. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
De ki: Bana vahy edilmiş olan da, yiyecek bir kimseye yiyeceği haram kılınmış bir taam bulamıyorum. Meğer ki ölü veya akan kan veya domuz eti ki, bu şüphesiz bir murdar şeydir veyahut birfısk ki üzerine Allah'tan başkasının ismi zikredilerek kesilmiş bulunur. Bununla beraber her kim yemek zorunda kalırsa başkasına zarar vermeksizin ve haddi aşmaksızın -bunlardan yiyebilir- Çünki senin Rab'bin şüphe yok ki, bağışlayan, esirgeyendir. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu âyeti kerime, yenilmesi helâl ve haram olan şeyleri beyan ederek câhiliyet devri insanının bu husustaki iddialarını şöylece yalanlamaktadır. Resulüm!. Kendi asılsız sözleriyle bir takım şeylerin helâl ve haram olduğunu iddia eden câhillere (De ki: Bana vahy edilmiş olanda) Kur'an-ı Kerim'd e o ilâhî bir vahiyden ibarettir.
Birşeyin helâl ve haram olması ise, ancak öyle bir ilâhî vahiy ile ortaya çıkar, (yiyecek bir kimseye) erkek olsun olmasın herhangi bir şahsa (yiyeceği haram kılınmış bir şey bulamıyorum.) öyle sizin iddia ettiğiniz gibi bazı yiyeceklerin, hayvan ellerinin kadınlara haram olduğuna dâir bir hüküm bulunmamaktadır. (Meğer ki,) O yiyecekleri şey (ölü) yani: Meşru bir şekilde kesilmeksizin hayatı sona ermiş bulunsun. Bundan balık ile çekirge müstesnadır. Bunlar kesilmeden ölseler de etleri haram olmaz, (veya akan kan) olsun. Damarlardan çıkıp serpilen, ceryan eden kanlar gibi bulunsun. Bundan kara ciğerle akciğer müstesnadır. Gerçi bunlar da kan ise de bunlar akmaz bir haldedirler. Bunlar katı oldukları için adetâ kan mahiyetinden ayrılmışlardır, (veya domuz eti ki, bu şüphesiz bir murdar şeydir.) Yaratılıştan pistir, necasetler! Yer durur. Böyle murdar, zararlı olan herşey ise dinî bakımdan zâten haram bulunmuştur. (Veyahut bir fısk ki, üzerine Allah'tan başkasının ismi zikredilerek kesilmiş bulunur.) Putların adları zikredilerek boğazlanmış olur. İşte bunların yenilmesi haramdır. Bunların bu haramlığı ilâhî vahye dayanmaktadır. (Bununla beraber) Bu hususta da dinî bir izin vardır. Şöyle ki (her kim yemek zorunda kalırsa) kendisine açlık isabet edip de başka yiyecek helâl, bir şey bulamazsa ve öyle açlığı devam ettiği takdirde öleceğinden korkarsa o halde kendisi gibi yemek zorunda olan bir şahsın hakkına (tecâvüz etmeksizin) onun elinden öyle hayâtını kurtaracak bir yiyeceği almaksızın (ve haddi aşmaksızın) zaruret miktarını geçmeksizin hayatını kurtaracak derecede (bunlardan yiyebilir.) bundan mes'ul olmaz, buna müsaade vardır, bu ilâhî bir merhametin eseridir. (Çünki senin Rab'bin şüphe yok ki gafurdur) Bunu yemekten dolayı hesaba çekmez ve (rahimdir.) öyle yemek zorunda olanlara o haram şeylerden istifâde etmelerini mubah kılmıştır.
§ Ehli eşek, köpek, kedi gibi azı dişleri olanlar, ayı, kurt gibi vahşi hayvanlar ve pençe sahibi olan kuşlar da haramdır, etleri yenilemez. Bunlar zararlıdır, pistir, bir nevi necis veya Allah'a karşı gelme gibidir. Bu sebeble bunlar da bu konudaki haram kılmaya dahildirler. Bunların haklarında ayrıca hadisler de vardır.
|