6-En'am Suresi 135. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
De ki: «Ey kavmim! Son derece iktidarınız ile yapacağınızı yapınız, şüphe yok ki, ben de (memur olduğum vazifeyi) yapmaktayım. Artık şüphesiz yakında bileceksinizdir ki, dar-ı ahiretin güzel akibeti (kime) nâsip olacaktır! Şu muhakkak ki, zalimler felâha eremiyeceklerdir.» |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
De ki: Ey kavmim!. Bütün gücünüzle yapacağınızı yapınız, şüphe yok ki, ben de -emrolunduğum vazifeyi- yapmaktayım. Artık şüphesiz yakında bileceksinizdir ki, âhiret yurdunun güzel akibeti -kime- nasip olacaktır!. Şu muhakkak ki, zâlimler kurtuluşa eremiyeceklerdir. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler, kıyamet âlemini inkâr edenleri tehdit etmektedir. Ve o inkarcıların ne kadar cahilce hareketlerde, iddialarda bulunduklarını etrafa anlatmakta ve o gibi cahillerin sözlerine iltifattan akıl sahiplerini nefret ettirmektedir. Şöyle ki: Resulüm!. O inkarcılara ehemmiyet verme. Onları tehdit etmek için (De ki: Ey kavmim!.) ey Kureyş müşrikleri!. (Bütün gücünüzle) Bütün kuvvet ve iktidarınız ile (yapacağınızı yapınız) küfrünüzde, düşmanlığınızda bocalayıp durunuz, (şüphe yok ki, ben de -emrolunduğum vazifeyi- yapmaktayım.) Allah'ın emri doğrultusunda İslâmiyet'i yaymaya çalışmaktayım, salih amellere devam etmekteyim, hak yolunda sabır ve sebatta bulunmaktayım. (Artık şüphesiz yakında) Âhiret âleminde (bileceksinizdir ki, âhiret yurdunun güzel akibeti kime) nasip (olacaktır.) o güzel âkibete bizlerin mi yoksa sizlerin mi kavuşacağı yakinen anlaşılacaktır. (Şu muhakkak ki, zâlimler) Hak dine görmeyerek kendilerini azaba uğratmış olan kâfirler (kurtuluşa eremiyeceklerdir.) binaenaleyh ey müşrik kavim!. Siz de öyle zâlim kimseler olduğunuzdan kurtuluşa, güzel bir âkibete nail olamayacaksınızdır. Bunu anlayın da ona göre hareketlerinizi düzenlemeye çalışınız. Ne büyük tehdit ve ne kadar merhametçe bir öğüt.
|