17-İsra Suresi 30. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Şüphe yok ki, Rabbin dilediğine rızkı genişletir ve darlaştırır. Muhakkak ki o, kulları için ziyâdesiyle haberdar ve görücü bulunmaktadır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Şüphe yok ki, Rabbin dilediğine rızkı bol verir ve dilediğine darlaştırır. Muhakkak ki, o, kullarından fazlasiyle haberdardır ve -onları- çok iyi görür. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ey Yüce Resûli. (Şüphe yok ki. Rabbin dilediğine bol verir) onu fazlasiyle bir servete, bir yaşantıya sahip kılar (ve) dil ediğine de rızkını (darlaştırır) onu ihtiyaç içinde bırakır. Veren de, alan da ancak Allah Teâlâ'dır. Dilediği kullarını geniş bir yaşayışa kavuuşturur, dilediklerini de dar bir yaşantı içinde bırakır. Bütün bunlar birer fayda ve hikmet gereğidir. Zenginler şükretmelidirler. Fakirler de sabrederek manevî mükâfata ermelidirler. İnsanlığın vazifesi, meşru geçim vasıtalarına baş vurmaktır. Artık bu husustaki muvaffakiyet, ilâhî takdire dayanmaktadır. (Muhakkak ki o) Yüce Yaratıcı (kullarından fazlasiyle haberdar) dır. Hepsinin de gizli ve açık hallerini, vaziyetlerini, varlıklarını tamamiyle bilir. (Ve) o kullarının bütün vasıflarını; muamelelerini (çok iyi görür) binaenaleyh onların haklarında hikmetin gereğine göre ilâhî irade tecelli etmiş bulunmaktadır. Bütün göklerin, yerlerin hazineleri, o Kerem sahibi Yaratıcının kudret elindedir. Bazı kullarını ihtiyaç içinde bırakması, elbetteki, bir hikmet ve menfaata dayanmaktadır. Nice zenginler bilâhare fakir düşerler, nice fakirler de sonradan zengin olmaktadırlar. Ne maddî bir varlığa mağrur olmalıdır, ne de bir ihtiyaçtan dolayı ümitsizliğe düşmelidir. Bütün bunlar birer hikmet gereğidir. Bizim vazifemiz ise Allah'ın takdirine razı olmaktır.
"Mülkünde hak tasarruf eder keyfemayeşâ"
"İsterse kevni yok eder, isterse var eder"
Ziya Paşa
|